Herkese merhaba!
Nasılsınız?
Ben çok iyi olmaya çalışıyorum!
Sınır: 45+vote 60+yorum
Bölüm şarkısı: Akif Alkan, çok özledim.
*
Baba, dört harf bir kelime. Herkesin için baba, güven demek. Baba yaslanılacak dağ demek, baba düştüğünde kaldıran demek, baba şefkat demek. Peki ya babası onu terk edenler? Onların yaslanacak dağı yok mu? Düştüğünde kaldıran biri yok mu? Şefkatini verecek biri yok mu?"Sezen," dedi babam koltukta Kartal'ın çaprazına oturmuştu.
"Efendim?" dedim soğuk bir sesle, gözlerini kapatıp açtı.
"Şimdi söyleme." dedi annem içeri girerek. Bakışlarım hızla ona döndü.
"Neyi söylemesin?" dedim anneme bakarak.
"Öleceğimi." dediğinde duraksadım. Sizin için hiç var olmamış birinin ölüm haberini aldığınızda ne hissedersiniz?
"O yüzden mi geldin?" dedim alayla, içim kan ağlıyordu. Hiç sarılmadığım babam ölüyordu. Artık sarılmak içinde çok uzaktık.
"Pişmanım." dediğinde kahkaha attım.
"Pişmansın," dedim kahkahalarımın arasından, "Ne için pişmansın söylesene!" diye bağırdım ayaklanarak.
"Söyle! Sizi terk ettim de!" diye bağırdım.
"Sizi terk ettim." dedi gözleri dolmuştu, gözlerimden yaşlar akıyordu.
"Neden diye bile sormayacağım biliyor musun! Çünkü sensizliğe alıştım ben, yoktun sen, yoksun. Şimdi hiçbir şey olmamış beni ve annemi terk etmemiş gibi hayatımda var olamazsın."
"Kızım," dedi ağlarken. "Ölmeden önce seni görmek istedim bencilce ama beni affet istedim." diye ekledi.
"Sen kendini affettin mi?" dedim. Kafasını iki yana salladı. Evin kapısı tekrardan çaldığında kahkaha atarak kapıyı açtım, karşımda hiç tanımadığım iki kişi vardı.
"Buyrun?" dedim sakince. Kadının sapsarı uzun saçları, yeşil gözleri vardı. Gözleri kızarmıştı. Kız ise benden bir yaş küçük ya da benle yaşıttı. Bana benziyordu, bana benziyordu. Aklıma gelen şeyle duraksadım. Olamaz ya, bu kadar olamaz. Diyerek geriye adımladım.
"Kime bakmıştınız?" dedim aynı şekilde sakin kalmaya çalışarak.
"Babama, yarım saattir arabada bekliyoruz."
"Hikmet'e bakmaya geldik, müsade var mı?" diyen sarışın kadına nasıl baktığımı bilmiyordum ama girdiğim şoktan yararlanıp yanımdan geçip içeri girdiler. Girdiğim şoktan hızla sıyrılıp peşlerinden içeri koştum. Annem.. annem nasıl hissedecekti.
"Babacığım!" diyerek babasına sarılan kız gibi olamamıştım hiçbir zaman. Babacığım diye sarıldığım bir babam yoktu, beni terk eden bir babam vardı.
Babam gerçekten var mıydı?
**
Bölüm sonu!Âlâcığım, canımın içi. Bugün hava kapalı ama yarın senin için güneş açtıracak ne olur unutma.
Âlâ yerinde olsaydınız siz ne yapardınız? Her şeye rağmen babanızı affeder miydiniz?
"Çocukluk çağında baba korumasından daha güçlü bir ihtiyaç düşünemiyorum."
-Sigmund Freud
Aile güçtür.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DÖVMECİ || TEXTİNG
Short StoryT A M A M L A N D I Nokta: Beni de o çizdiğin, ince ince ayrıntılarını düşündüğün dövmelerin gibi çizer misin? Nokta: Beni de dövme yapmayı sevdiğin gibi sever misin? Nokta: Çünkü ben sana aşık olmak üzereyim.