ELİMİ BIRAKMA

25.Bölüm

AZRA'dan:

Eve geldiğimizde ikimizde durup birbirimize baktık.

Eee şimdi?

Acele mi ettik biraz?

Cenk aklımı okumuştu sanırım çünkü,

"Geç bile kaldık" dedi ve elimden tuttuğu gibi yukarı çıktı.

Şaşkınca ona bakarken hesaba katmadığım şeyler şimdi zihnimde bir bir canlanırken vücud ısım arttı, bi sıcak bastı.

Cenk ile tekrar göz göze geldiğimizde ikimizde de aynı ifade vardı.

Suratının aldığı o ifadeye güldüm.

C:"Çok istiyorum Azra, bir bebeğimizin olmasını çok istiyorum"

"Bende"

Yavaşça dudakları dudaklarını bulurken büyük bir arzuyla karşılık verdim.
...
Daha yeni uyumuştum ki çalan kapı uykumu yarıda bıraktı. Kalktım ve üzerime yandaki Cenk'in switini  geçirdim.

Kapı çalmaya inatla devam ederken koşar adım aşağı indim ve kim bu münasebetsiz diye düşünmeden kapıyı açtım.

M:" Ben geldimmm!"

"Niye?" dedim o anın verdiği rehavetle.

M:"Niye derken?"

C:"Kim miş gelen" dedi Cenk arkadan.

M:"Ooo... Yanlış zamanda mı geldim?" dedi arkaya kocaman açılan gözleriyle bakarak.

Ben baktığı yere döndüm. Üzeri çıplak Cenk...

"Şşş... Melis! Ayıp ayıp!"

M:"Ne yapıyordunuz?" dedi 😏 gülüşü atarak.

"Bir şey yapmıyoruz Melis, gir içeri ya!"

Melis içeri girdi, Cenk hala yarı çıplak evin içinde dolaşıyordu.

Bende ondan farksızdım. Üzerimde onun switi  vardı.

M:"Gidiyim mi?"

"YA MELİS!" diye bağırdım.

M:"Tamam yenge, sakin ol"

C:"Kızım sen niye geldin sabah sabah?"

M:"Kahvaltı ederiz diye, keşke gelmeseydim" dedi kıkırdayarak.

Cenk koltuktan kaptığı yastığı Melis'e fırlattı.

C:"Kıkır kıkır ne kıkırdıyorsun?" dedi ve gitti.

O gider gitmez Melis dibimde bitti.

M:"Ne yapıyordunuz doğru söyle"

"Hay Allah'ım sen bu kıza akıl ver! Melis uyuyorduk ne yapabiliriz"

M:"Bilmem... Ne yapabilirsiniz?"

Melis'in saçından tuttuğum gibi kendime çektim.

"Çok konuşma, git çay koy"

M:"Ah tamam ya, bırak saçımı"

Ben saçını bırakıp odaya çıktım.

Cenk giyinmişti. Ben de dolaptan bir şeyler aldım.

Hızlıca giyindim ve Cenk'in yanına döndüm.

"Melis'in zamanlamasına ne diyeceksin?"

C:"Bu kız küçükkende böyleydi, hiç olmayacak zamanda çıkıverirdi"

"Hah aynı bizim Arda"

C:"Çocuk yapın diye ömrümüzü yiyorlar ama bir rahat vermiyorlar" diye dert yakındı.