Bu bölümü unewka bebişe ithaf ediyorummmmm dilerim beğenirsin😻
(artık yorum azlığından konuşmayacağım:( bıktınız benden biliyorum hıh. Zaten finale de 2 bölüm kaldı, kurtuluyorsunuz benden:( )
Açık anlatımlı smut bulunur. Okumak istemeyenler (m) yazısından sonrasını okumasın.
Medyadaki şarkıyla okumanız tavsiye edilirrrr
Sam Tinnesz- Play With Fire
İyi okumalar aslan parçaları
----
Son ders zilinin çaldığını fark eden Hyunjin hiç beklemeden hızlıca sıradan kalkıp sırtladığı çantasıyla sınıftan çıktı. Adımlarını gideceği yeri bilerek aceleci bir şekilde o tarafa doğru atıyordu.
Ne konuşacağını, ne diyeceğini, nasıl konuşması gerektiğini kestiremiyordu. Ancak kesinlikle ilk sinirle çıkışacağına emindi. Ona olan kırgınlığı ve kızgınlığı çok yoğundu. Öpüştüğü çocuğu ertesi gününde başka biriyle, ki bu biri kesinlikle olmaması gereken biriydi, görmek onu afallatmıştı. Ne yapacağını bilemeyip ona kırıldığını hissetmişti. Akşamında yatağa kafasını koyduğunda ilk defa biri için ağlamış, etrafı dağıtmış, bütün kontrolünü kaybetmişti. Hwang Hyunjin, Kim Seungmin'e çok büyük yenildiğini kabul etmişti.
Anlam veremiyordu. Bir anda ne değişmişti de kendisini öpen çocuk ertesi gün başka biriyle sevgili olup çıkmıştı? O da mı diğerleri gibiydi? Hayır kesinlikle değildi.
Bütün bunları sorgularken Miyoun'dan flashı alabilmek için Lia ile tekrar iletişime geçmek durumunda kalmıştı. Eğer Seungmin onları resim sınıfında görmeseydi Lia ile anlaşmayı sağlayabilirdi de, ancak olmamıştı. Düşüncelerini Seungmin'den bir an çekemiyorken yalandan da olsa başkasına yakınlık kurmak istememişti Hyunjin.
Sonunda önüne basketbol sahasının kapısını ittirirken omzundaki çantayı eline almıştı. İçeri girdiğinde ise kafası yere eğik bir biçimde zemini temizleyen Seungmin'i gördü.
Seungmin, duyduğu kapı sesiyle Miyoun'un gelmiş olabileceğini düşünüyorken Hyunjin'i görmeyi beklemiyordu. Şaşkına açılan ağzı ve gözüyle karşısındaki çocuğa bakıyordu.
Seungmin'in bakış açısı
Gözlerimi birkaç kez kırpıştırıp kapıyı kitlemekte olan Hyunjin'e bakakaldım. Göz göze geldiğimiz esnada bana doğru büyük adımlarla geldi.
Burada ne aradığını sorgularcasına öylece duruyordum. Bugün hallettiğim Miyoun olayından sonra rahat davranmaya karar vermiştim.
Hyunjin kaşlarını çatıp bana biraz daha eğildi. İstemeden geriye doğru eğilirken elimdeki sopa yeri boylamıştı.
"Sana kim böyle bir şey yapmanı söyledi?" Dediğinde anlamayarak bir süre ona baktım. Benim de kaşlarım çatılırken ne demek istediğini düşünüyordum. Zaman geçtikçe yüzümde gezdirdiği gözlerinden kaçma isteğim çoğalıyordu.
"Ne diyorsun?" Çenesi kaskatı duruyordu. Dişlerini eminimki birbirine kenetlemiş kırılmalarını umursamadan sıkıyordu. Peki yüzüne bakınca korkmam gerekiyordu ancak ben onun yüz hatlarını inceleyip zamanımı öylece durarak kullanmaya karar vermiştim bile.
"Ne dediğimi çok iyi biliyorsun Seungmin." Sakin ses tonuyla konuştu. Kafamı iki yana sallayıp elimin sarı saçlarına çıkmasına engel olmadım. İşaret parmağım uzun perçemini geri iterken Hyunjin bana afallayarak bakıyordu. Eminim ikimiz de bu hareketi yapmamı beklmiyorduk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
basketball court ✣ hyunmin ✓
Fanfiction[Tamamlandı] Aldığı ceza yüzünden basketbol sahasını temizlemek zorunda kalan Seungmin, her seferinde kendisini Hyunjin ile bir yakınlıkta buluyordu. Başlangıç: 01.07.20 Bitiş: 02.11.20