Bölüm 4

130 37 15
                                    

    Bekir'in hastalığını ailesi öğrendiğinden beri neredeyse bir ay geçmişti. Üzerlerindeki kara bulutları atmayı başaramamışlardı. Anne ve babalarını zaten küçük yaşta kaybetmişler birde üzerine Bekir'in hastalığı çıkınca iyice perişan olmuşlardı. 

     Öyle yada böyle zaman geçiyordu.  Onlarda her insan gibi bu duruma alışmışlardı. Bekir, anne ve babasının yokluğuna alışmıştı. Abisi, kardeşi ve yengesi de şimdi Bekir'in hastalığına alışmışlardı. Anne ve babası nasıl yoklarsa artık Bekir'de onların gözünde hasta olarak vardı. Bekir bile bu durumunu kabullendiğini fark etti. Sağlıklı günleri ona çok uzak geliyordu.  

...

     Bekir'in hastalığını konu komşu ve çarşıda ki esnaflarda öğrenmişti. Bir süre gelip gidenleri olmuştu. Bunların içinde, Bekir en çok dükkan komşuları olan usta Ali'nin kızına şaşırmıştı. Yengesinin dediğine göre Ayşe onun hastalığını duyunca ağlamıştı. Bekir, Ayşe'nin dükkandayken  ona baktığını bir çok kez görmüştü ama ona karşı bir sevgi beslememişti. Ayşe beyaz tenli, kara kaşlı, kara gözlü bir kızdı, güzel de denebilirdi. Yengesi bir keresinde şaka ile karışık, iyileşince Ayşe'yi isteriz sana demişti. Bekir o anı hatırladı, nedense çok utanmıştı. Bekir Ayşe'yi sevmiyordu ama sevmeyi deneyebilirdi belkide.

...

   Bunları düşünürken doğduğu büyüdüğü evi geldi aklına, çok özlediğini fark etti. İki haftadır bu odadaydı.

AKÇAAĞAÇHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin