Bölüm 14 & 1. Kısım

68 29 8
                                    

Kapı çaldı ve ardından Hacı Hamit seslendi. ' Müsaade var mı? '

Bekir, ' Gel amcam gel bak kardeşim geldi. Tanıştırayım seni. ' Dedi.

Hacı Hamit başı ile selamlayıp odaya girdi.

' Nasılsınız? ' diye sordu.

' İyiyiz amcacım. Şeyma tanıştırayım Hacı Hamit. Amca bu da kardeşim Şeyma. ' dedi Bekir.

Şeyma, ' Sizi çok duymuştum. Çok memnun oldum amca.'

Hacı Hamit,' Bende çok memnun oldum evladım.' Dedi gülümsedi. Bugün az durabileceğim. Yarın hastaneden çıkış yapacağız, işleri ayarlamamız lazım. Olur da sabah göremez isem sizi helallik almaya geldim.' 

Bekir ' Helal olsun amca, asıl sen hakkını helal et senin çok hakkın dokundu bana. ' dedi, üzülmüştü bu habere.

' Helal olsun evladım. Evin numarasını buraya yazdım, seni ziyarete geleceğim zaten bu bir veda değil, hastaneden çıktın mı da görüşürüz hem Allah nasip ederse.' Dedi kağıdı Bekir'e doğru uzattı. Bekir komidinin üstünden cüzdanını aldı ve en sağlam yerine kağıdı yerleştirdi.

Hacı Hamit ' Allah'a emanet olun. Görüşmek üzere.' dedi ve vedalaşıp odadan çıktı.

Şeyma; ' Kapıdan ağlayan amca demiştim ya, işte Hacıt Hamit'miş o. ' dedi şaşkın bir vaziyette. Bekir'de buna şaşırmıştı. ' Neden ağladı biliyor musun? ' diye devam etti kardeşi.

' Bilmiyorum. ' Dedi Bekir ama Sultan'ın ismini verdikten sonra Hacı Hamit'in yüzü düşmüştü ve konuyu değiştirmişti bunu hatırladı. Bekir; Hacı Hamit'in, Sultan'ı tanıdığı kanaatine vardı ve düşüncesine göre hastalığı daha da kötüydü.

***

Sabah olmuştu. Bekir kafasında ki düşüncelerden gece boyunca yatağında dönüp durmuştu, uyuyamamıştı. Kardeşine baktığında Şeyma'nın uyuduğunu gördü. Bastonuna uzanıp aldı ve elini yüzünü yıkamaya kalktı. Sağ ayağının iyice güçten düştüğünü fark etti. Bugün ilk fırsatta Doktor Suat'a ayağının durumunu söylemesi gerektiğine karar verdi.

Bekir'in yaptığı seslerden kardeşi de uyanmıştı. ' Günaydın abi hayrola erkencisin bugün.' Dedi.

Bekir, ' Başım ağrıyor biraz ondandır. ' diye bir bahane attı ortaya. Sultan'ı düşünmekten onu merak etmekten uyuyamamıştı. Kardeşine ' Hadi kalkta bak Sultan'a ameliyata girecek mi? ' demek istiyordu ama diyemiyordu.

Kardeşi de, yatağını düzelttikten sonra Bekir'in arkasından elini yüzünü yıkamaya girdi.

...

Kahvaltılarını yaptılar. Bekir dayanamadı; ' Sultan'a gidip baksana ameliyata bugün mü girecekmiş. ' Dedi.

' Tamam abi benimde aklımda o var, saat on olsun gideceğim. ' dedi Şeyma.

Bekir kahvaltısını yaptıktan sonra pencereyi açtı, dışarı izlemeye başladı.

İçinde kötü bir his vardı. Göğüsü daralıyordu. Hacı Hamit keşke burada olsaydı şimdi diye geçirdi aklından. Arkasını döndü saate baktı, saat daha  8:30'du. Bir şeyler yapması gerekiyordu içi içine sığmıyordu.

' Şeyma ' diye seslendi.

' Buyur abi.'

' Dışarıda bir tur atalım mı ne dersin?'

' Tamam, olur abi. ' Dedi Şeyma. Abisinde ki gerginliği sezerek.

Üstlerini değiştirdiler ve dışarı çıktılar. Bahçe içinde bir tur attıktan sonra Akçaağaç'ın orada ki kütüğün üzerinde oturdular.

' Abi iyi misin? ' diye sordu Şeyma.

' İyiyim. Canım sıkıldı biraz.' Diye kısaca cevapladı Bekir.

Saat dokuzu çeyrek geçiyordu. Onlar için bu gün kırk sekiz saatti. Bekir durmadan saatini kontrol ediyordu.

Şeyma anlamış olmalı ki abisine' Abi ben bir Sultan'a bakayım sen burada mı olacaksın ?' diye sordu.

' Burada beklerim seni. ' dedi Bekir.

Şeyma kalktı, Sultan'ın odasına doğru yürümeye başladı.

Bekir Akçaağaç'ın altında kafasını bastonuna dayamış  vaziyette bekliyordu ondan gelecek haberi.

' Allah'ım ne olur ona bir şey olmasın. ' Diye dua ediyordu içinden. Başını yukarı doğru kaldırdı. Akçaağaç tüm heybeti ile oradaydı. Bir süre öylece durdu, hiç bir şey düşünmeden onu izledi.

' Sen söyle Akçaağaç; ben ne günah işledim de bu haldeyim. ' diye içinden haykırdı. 

' ilk defa ömrümde bir kızı sevdim. ' Durdu bir süre. 

' Sen de bilir misin Akçaağaç sevmenin ne demek olduğunu. ' 

Durakladı.

' Evet. İki gün önceye kadar onu tanımıyordum bile. ' duraklayarak konuşuyordu sanki Akçaağaç'ın ona cevap vermesi için süre tanır gibi.

 ' İlk gördüğümde hissettim onu... ' 

Durakladı.

' Bir güç mü desem yada bir enerji beni ona doğru çekti. '

Durakladı.

' Ben onu iki gündür tanımıyorum inan ki hep tanıyordum.'

Durakladı.

' Baksana hiç yabancılık çekmedik bile birbirimizde.'

Durakladı.

Yerden bir yaprak aldı. ' Ya o da bu yaprak gibi düşer ise toprağa ben ne yapacağım.' Başını yere eğdi.

Hacı Hamit'in dedikleri geldi aklına; '  Seçimlerine çok dikkat etmen gerekiyor. Hiçbir seçim için, hiçbir zaman geç değildir. ' demişti.

 ' Evet o gün bir seçim yaptım onun büyüsüne kapıldım. Takip etmeseydim onu o gün böyle olabilir miydim? Bastonumu unutmamış olsam gözleri ile tanışabilir miydim?'

' Hayır! Bu seçimi ben yapmadım. ' dedi ve elinde ki yaprağı yere attı.

' Hayır! Ben seçmedim onu tanımayı. Hem nerden bilebilirdim onunda benim gibi bu hastanede yatacağını.' dedi.

Durakladı.

' Belki de o seçti bunu, bilemiyorum. Tek emin olduğum, bundan sonra ki seçimlerimde Sultan'ın da olacağı.'

Durakladı.

' Söyle be Akçaağaç acılar mi beni buluyor yoksa ben mi acıları çekiyorum. '

Bekir, Akçaağaç ona' Ameliyattan sağlam çıkacak, abartma. ' der gibi hissetti ve cevaplama gereği duydu.

' Biliyorum Akçaağaç, hissediyorum işte neler olacağını. İstesemde istemesem de engel olamam. '

AKÇAAĞAÇHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin