14.Bölüm

125 37 5
                                    

Multimedia : Berk'in Evi

ELİF'İN AĞZINDAN

En sonunda nihayet "Nerede kalacağım?" diyebilmeyi başarmıştım. O anda araba durdu. "Burada." dedi Berk. O böyle deyince camdan dışarı baktım ve ne göreyim?! Kocaman, üç katlı ve bembeyaz bir villa. Villayi görünce resmen nutkum tutuldu. Böyle bir şey olamaz. Burası çok güzel. Peki ama burası kimin ev...villasi? "Berk burası çoooook güzel. Senin evin mi?" diye sordum merakla. Berk de "Evet, benim evim. Ben bu evde tek başıma yaşıyorum. Aslında yaşamıyorum. Yanii artık. Çünkü artık sizde kalacaksınız. Yani eğer isterseniz." dedi. "Berk çok teşekkür ederim. Çok iyi niyetlisin. Ama biz bunu kabul edemeyiz." dedim. Berk de "Niye ama? Hem kalacak yeriniz de yok. Lütfen kalın, lütfen lütfen lütfeeeen." dedi. Aman Allah'ım bu nasıl bir tatlılıktır?! Yani şimdi siz şöyle bi düşünün; bebek gibi konuşan, konuşurken dudaklarını sarkıtan ve gözleri parıl parıl parlayan bir Berk. Tamam yeter hayal ettiniz, o benim!! "Uff Berk! Sen böyle konuşunca sana hayır diyemiyorum ki!" dedim. Berk de hemen gözlerini kocaman açıp "Yani şimdi kalıyor musun?" dedi. Ben de onun bu şaşkın haline gülüp "Evet kalıyorum şaşkın!" dedim. Bunun üzerine Berk hızlıca bana sarıldı ve "Oh bee! Valla bir an kabul etmeyeceksin sanmıştım. Çok korktum." dedi. Ben de "Valla sen böyle tatlı tatlı baktığın sürece benim sana hayır demem çok zor olacak." dedim. Bunu demem üzerine yine o tatlı bakışları yapmaya başladı. O böyle yapınca o yanaklarını ısırasım geliyor. Ben böyle düşüncelere dalmışken Berk çarpık gülüşüyle "İstersen ısırabilirsin güzelim." dedi. Hey bi dakika o benim böyle düşündüğümü nereden biliyor? Yoksa müneccim mi? "Hayır güzelim ben müneccim falan değilim sadece sen sesli düşünüyorsun." dedi. Aman Allah'ım!! Olamaz böyle bir şey! Kesin şimdi yanaklarım pancar gibi kızarmayı bırak patlıcan gibi morarmıştır. Berk de utandığımı anlamış olacak ki : "Neyse hadi, artık eve girelim de sana evi gezdireyim. Sonuçta artık burada kalacaksın." dedi. Ben de başımı tamam anlamında salladım. Berk arabadan indikten sonra ön taraftan dolaşıp benim kapımı açtı (yok pencereden aldı zaten beni kucağına^^) ve beni kucağına aldı. Kapıyı ayağıyla kapattıktan sonra kilitledi ve eve doğru yürümeye başladı. Eve geldikten sonra uzun uğraşlar sonucu kapıyı açtı ve içeri girdik. Ve tabii girer girmez ben şok oldum. Allah'ım burası ev mi?! Evin döşemesi beyaz ve kahverengi tonları arasında değişiyor. Modern ve çooook ferah bir ev. Ben böyle evin güzelliğine kapılmışken Berk salona doğru ilerlemeye başladı. Beni koltuğun üzerine bıraktı ve o da yanıma oturdu. Bi 5 dk. hiç konuşmadan oturduk. Sonra Berk beni tekrar kucağına aldı ve mutfak olduğunu düşündüğüm yere doğru ilerledi. Burası gerçekten mutfak mıydı? Gözlerime inanamıyorum. Kocaman bir yer burası! Mutfakta da salonda olduğu gibi beyaz ve kahverengi tonları ağırlıklıydı. Mutfaktan çıktıktan sonra merdivenlere doğru yürümeye başladı. Yukarı çıktıktan sonra Berk'in odasının olduğunu tahmin ettiğim bir odaya girdi. Ve ben gözlerime inanamadım. Çok güzel bir odası vaaaaar!!! Bu odadan çıktıktan sonra başka bir odaya girdik. Bu oda tam benim zevklerime uygun bir odaydı. Berk'e "Berk bu oda kimin?" diye sordum. Berk de gülümseyerek cevap verdi. "Senin odan olacak. Ben kendim düzenledim ama istediğin gibi değişiklik yapabilirisin." dedi. Ben de "Hayır, kesinlikle hiçbir şeyin yerini değiştirmeme gerek yok. Çok güzel olmuş. Hayalimdeki oda işte bu! Çok teşekkür ederim." dedim ve Berk'e sıkıca sarıldım. Berk de "Önemli değil." dedi ve diğer bir odaya doğru yürümeye başladı. O da benimkine benzer bir odaydı ve tam da Begüm'ün tarzındaydı. Ki muhtemelen de Begüm'ün odasıydı. Berk "Burası Begüm'ün odası. O da istediği gibi düzenleyebilir." dedi. Ben de "Bence görür görmez odaya aşık olacak ve deli gibi çığlık atacaktır." dedim. Sonra da "Berk hadi aşağıya inelim. Ben biraz televizyon izlemek istiyorum da..." diyerek suratına baktım. "Tamam aşkım inelim." dedi. Yaa bu aşkım deyince şımarıyorum ama yaa^^ Aşağıya indik ve beni koltuğa bıraktı. Ayağımı uzatmamı sağladı ve televizyonu açtı. Sonra gözlerimin içine baktı ve gülümsedi. Sonra mutfağa gitti. Ben de o ara Begüm'e adresi mesaj attım. 5 dk. sonra Berk elinde iki fincan kahve ile geldi. "Kahvelerimiz de geldiiiii." dedi gülümseyerek. Yanıma oturdu ve kahvenin birisini bana uzattı. "Sağol." diyerek birisini aldım. "İzlemek istediğin bir şey var mı?" diye sordu. "Farketmez. İstediğini aç." dedim. "Peki o zaman." dedi ve kumandadan kanalları sırasıyla geçerek bir film açtı. İlk başlar çok sıkıcıydı. Çaktırmamak için izledim. Daha doğrusu izliyormuş gibi yaptım. Sonradan film ilgimi çekmeye başladı. Korku, macera, dövüş, aksiyon, cinayet... Tam benlik. Git gide film ilerledikçe Berk bana daha çok sokuluyordu. Hayır yani, hareket de edemiyorum ki uzaklaşayım! Ben yerimde ağaç gibi duruyordum. Kalbim küt küt atıyordu. Git gide yanıma geliyor, bana sarılmaya başlıyordu. Başımı ona çevirdim ve 'ne yapıyorsun' dercesine bakarak "Berk?!?!" dedim. Başını yasladığı göğsümden kaldırarak bana baktı ve gözlerini dudaklarıma odakladı. "Seni seviyorum Elif..." dedi ve bana iyice yaklaştı. Veeeeeee pat pat pat pat pat pat" Aaaaaaayyyy! Meteooorrr düşüyoooooor!!!" diye bağırdım istemeden. Arkamıza dönüp baktığımızda Begüm deliler gibi cama vuruyordu. Berk gözlerini devirerek ofladı ve ona kapıyı açmak için ayağa kalktı. Salonun camlı bir kapısı olduğu için Begüm içeriye camlı kapıdan girdi. "Ay enişte yaa, niye oflayıp pufluyorsun? Asıl benim tısılamam lazım. Şu valizlere bak be! İnsan bi yardım eder di mi?! Elif, kızım bak ben sana söyliyeyim, bak bu ilk başlarda romantik olur, sonra sen ayaklandın mı bütün her şeyi sana taşıttırır. Aha buraya yazıyorum. Hıh!" dedi yine her zaman ki gibi hıphızlı. "Ay Begüm! Yazma sakın! Ağzından yel alsın. Öyle bir şey olmayacak! Değil mi Berk?!" dedim Berk'e dönerek. "Tabii ki de aşkım. Öyle bir şey olmayacak." dedi. "Berk, hadi ne duruyosun? Begüm'ün valilerini hemen odaya çıkar!" dedim sert bir tavırla. "Hemen aşkım!" dedi korkmuş gibi. Kıyamam yaa. Ben bunu adam etmesini bilirim ama! Yok öyle taşıtmalar felan! O ne yaa! Her neyse sonra Begüm'e dönerek "Hadi sen de Berk'in arkasından git. Sana bir sürprizi var." dedim. Gözleri yuvalarından fırlayarak 32 diş sırıttı. Hemen koşarak Berk'in arkasına yetişti. "Enişte ver ver sen taşıma ben taşırım." Ahahah şuna bak ya. Yağcı! Sürpriz dedim ya hemen yalakalık tabii ^^ Begüm'ün odasını gördükten sonra vereceği tepkiyi düşünürken yukarıdan bir çığlık sesi geldi. "Aaaaayyy! Enişteeeee! Çok teşekkür ederiiiiiiiimmmm! Bu oda çok güzeeeeell!" Begüm koşarak aşağıya indi ve beni öptü. "Elif, ben yanılmışım. Bu enişte sana taşıttırmaz, yaşatır bu seni yaşatırrr!" Hep beraber Begüm'ün bu haline güldük. Birden aklıma çok güzel bir fikir geldi ve bunu açıkladım : "Benim karnım çok acıktı. Bugün dışarda şöyleeee güzel bir yemek mi yesek? Canım da sıkılıyor. Hava almış oluruz hem?"

"Çok güzel bir fikir! Enişte sen ne dersin?" dedi Begüm. "Bence de güzel ama ilk önce bana enişte demeyi keseceksin?" ded Berk tek kaşını kaldırarak. "Tamaaaammmm eniştemmmm benimmm. Ayy!" dedi ve ağzını elleriyle minik çocuklar gibi kapattı. Hepimiz gülüştük. Berk beni odama çıkardıktan sonra Begüm yanıma geldi ve üstümü giyinmem de bana yardım etti. Üstüme boğazlı kırmızı bir kazak, altıma da ince siyah külotlu çorap, çorabın üstüne ise mini bir etek giydim. Tekerlekli sandalyem aşağıdaydı. Bsrk ise kapının arkasında duruyordu. Beni aşağıya indirdi. Sandalyeyi Begüm aldı. Berk de beni kucaklayarak arabaya götürdü. Sandalyeyi de bagaja koyduk. Türk yemeği yemek istediğimi söyledim. Bu yüzden Türk yemeklerinin olduğu bir restorana gittik. İskender yemek için garsonu çağırdık. 10 dk. sonra yemeklerimiz gelmişti. Ben aç kurtlar gibi yemeye başladım. Tadı çok güzeldi mmmmm... Begüm ile göz göze geldiğimizde gülümsedik ve yemeğe daha çok yumulduk. Berk yemeğini yemekten çok etrafa bakıyordu. "Berk niye yemiyorsun? Aç kalacaksın bak." dedim. "Benim lavaboya gitmem lazım." diyerek ayağa kalktı. Giderken de yüzünü göremediğim birisine eliyle bir işaret yaptı. O kimdi? Berk neden ona işaret yaptı?

EVEET ARKADAŞLAR. NASILSINIZ? BEN MUHTEŞEM ÖTESIYIM. ELHAMDÜLILLAH :) NASIL BULDUNUZ BÖLÜMÜ? GUZEL MIYDI? VOTE VE YORUMLARINIZI BEKLIYORUM. BIR DE UNUTMADAN... BIRINCI BÖLÜM SILINMISTI. TEKRAR YAZDIM. O BÖLÜME DE OY VERIRSENIZ COK SEVINIRIM. GÖRÜŞMEK ÜZERE... ♥♥♥☺ SARANGHAE... SEVİLİYORSUNUZ ;)

Aşk Senden İbaretHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin