5

1K 88 20
                                    

"Neyse," derken elimdeki bardağı masaya bıraktım ve ayaklandım. "Gitmem lazım benim."

"Görüşürüz."

"Dikkat et kendine."

"İyi geceler."

Hepsi bir ağızdan veda sözcükleri söylerken başımı sallayarak kulisten çıktım. Hafif çakır keyif olmanın etki ile başım dönse de son derece ayıktım aslında. Bilincim açıktı. Tek sorun ayakta durmak arada zorlaşıyordu.

"Neva!"

Adımı duymamla duraksadım. Lavaboya girip elimi yüzümü yıkamak istiyordum fakat bana doğru gelen Erva buna engel olmak ister gibiydi.

Kaşlarım havada ona bakarken yanımdaki duvara yaslandım.

"Bir şey söylemem lazım." derken hâlâ dikkatle ona bakıyordum. "Yani artık grupsak bilmen lazım."

Başımı salladım. "Ne oldu?"

Elindeki telefonu bana uzattı. Elinden alırken birden elimi tuttu. Telefon ikimizin elleri arasıda sıkışsa da umursamadı ve beni duvara yaslayarak dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Şaşkınlık ve şok içinde gözlerin açılırken dudaklarını daha da sert bastırarak karşılık beklediğini belli etti.

Gözlerim yavaşça kapandı ve elimi ensesine çıkartarak öpüşüne karşılık verdim. Alt dudağını ısırarak geri çekildi. İkiniz de nefes nefese öylece kaldık.

"Cesaretli ol dedin," diye soludu yüzüme doğru. Hâlâ çok yakındı. "Bu yeterince cesaretli miydi?"

Dilimi dudaklarımın üzerinde gezdirdim ve güldüm. "Vişneli," derken tekrardan dilim dudaklarımın üzerinde gezindi. "Sevdim."

Şaşkınlıkla bana bakarken tekrardan güldüm. Bir şey demesine izin vermeden yanından geçerek lavobaya girdim. Derin bir nefes verirken suyu açıp birkaç kere yüzüme çarptım.

İtiraf etmeliyim bu baya iyiydi.

sigara | textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin