KORSAN SERİSİ 3. KİTAP- CADI

Bölüm 9

İYİ OKUMALAR ARKADAŞLAR... YENİ BÖLÜMLER SİZLERİN YORUM VE BEĞENİLERİNİZE GÖRE GELİYOR... OTUZ YORUMUN ALTINA YENİ BÖLÜM GELMEYECEKTİR... BOL KEYİFLER...

Yasemen Denizi dedikleri yer dört küçük adanın ortasında bulunan bir denizdi. Atlas okyanusunun bir parçasıydı. Dört adanın her biri ticaret merkezi halindeydi. En iyi kumaşlar, bıçaklar, ipler, elbiseler ve hatta en iyi fahişeler bile bu adada bulunurdu.

Ryan, karaya adımını attığı anda iki gündür üzerinde bulunan gerginliğin dinmeye başladığını hissetti. Neden bilmiyordu ancak bu adaların her birini ayrı ayrı severdi. Gemi tersanelerinin bulunduğu yer bulundukları adadaydı. Bütün tayfa ve kadın gemiden aşağı indiler. Ryan ustalardan biriyle neler yapılacağı konusunda konuşurken Olesia, hemen yanında dikiliyordu.

Tayfasından kimse kadına yanaşmak istemediği içindir ki hepsi bir köşede sinmiş kötü bakışlarla kadına bakıp konuşmanın bitmesini bekliyordu. Ryan, başını salladı. "Evet" dedi adamın sorularına karşılık. "Hepsinin değişmesini istiyorum. Halatlar, yelkenler, geminin çürüyen tahtalarını da yeniden yapın"

Ryan, arkasını döndü ve kimseye bakmadan yürümeye başladı. İki gündür akşamları odaya gitmiyordu. Genellikle de çok içmiş ve geminin bir yerlerinde sızmış olarak uyanıyordu. Pek iç açıcı bir durum olduğu söylenemezdi ancak gene de kafasını rahatlatıyordu. İki gündür başlarına başka bir felaket gelmemiş olması da iyi bir durumdu.

Genç adam Pazar yerinin girişinde tayfasına döndü. "Önümüzdeki iki gün içinde rahatça dinlenin" dedi her ne kadar onların dinlenmeyeceğini bilse de. "Geminin hazırlığı düşündüğümden kısa sürecek ondan sonra tekrar yola çıkacağız"

Erkek arkasını döndü. Pazar yerine girmeden bulduğu ilk hana girdi. Burada daha önce de kalmıştı. Olesia ve kendisi için iki ayrı oda tuttuktan sonra kadın hemen odasına çıktı. Ryan, onun kendisinden ne kadar uzaksa o kadar iyi olacağını biliyordu. Ayrıca bu gece için kendi çapında planları vardı.

Olesia, odasına çıktığında eşyalarını hızla bir kenara attı ve cama doğru yürüdü. Sinirlenmeye başladığını hissedebiliyordu. Hiçbir zaman sabır taşı olmamıştı ancak işler istemediği bir hale geldiğinde gerçekten korkunç biri olabiliyordu ve Ryan kesinlikle istediği gibi hareket etmiyordu.

Ondan uzaklaştığı her an daha da Slyvia'ya yaklaşıyordu. Muhtemelen bunun farkında da değildi. Ancak Olesia ile arasındaki var olan duvarı o kadar kalınlaştırmıştı ki genç kadın ona ulaşamıyordu. Olesia bedenini iş gereği kullanmazdı. Arzu etmediği hiçbir erkekle ilişkiye girmezdi ancak eğer Ryan ondan böyle uzaklaşmaya devam ederse erkeği cezp etmek için gereken her şeyi yapmaya hazırdı.

Ryan bir süre alışveriş yaptıktan sonra eşyaları kaldığı hana götürmesi için bir çocuğa verdi. Ardından kendini bir birahaneye attı. Tayfasının çoğu çoktan içmeye başlamıştı bile. Kadınlarla eğleniyorlardı. Ryan onlara bakıp güldü. Ardından hizmet eden kadınlara baktı. Müşterilerini memnun etmek ve fazladan birkaç altın kazanmak adına her şeyi yaparlardı bu kadınlar. Üstelik gerçekten de isteklilerdi.

Bir tanesi Ryan'a yaklaştı. Uzun siyah saçları ve kahverengi gözleri vardı kadının. "Hoş geldiniz, Lordum" dedi işveli bir şekilde Ryan'ın oturduğu masaya doğru eğildi ve zaten dışarı fırlamaya hazır göğüslerini onun gözlerine soktu. "Ne arzu edersiniz?"

Bu kadın gerçekten çok iyi görünüyordu. Ryan arkasına yaslandı ve tembel bir şekilde onu süzdü. Onu yatağa eğdiğinde nasıl görüneceğini düşündü. Gerçekten de önüne gelen manzara onu istediği gibi tatmin edebilirdi. "Bana bir bira getir, tatlım" dedi sakince. "Ve birkaç saat sonra müsait olduğundan emin ol"