Happiness [Paulo Dybala]

29

Aniden gözlerimi açtım. Paulo aklıma gelmişti. Yan tarafıma döndüğümde kimse yoktu.

Tam ayağa kalkacaktım ki odanın kapısı açıldı ve içeriye tepsiyle Paulo girdi.

Yatağa benim için kahvaltı getirmişti. Tepsiyi bana verdiğinde saçlarımı öptü. Onu kendime çekerek alnını öperek ateşini kontrol ettim. Düşmüştü.

Kahvaltı tepsisine baktığımda bana krep yaptığını gördüm. Tepsinin yanında kırmızı bir tane gül vardı.

"Sen aç değil misin?"dedim. Paulo "Ben biraz erken kalktım erkenden kahvaltımı yaptım."dedi. "Saat kaç?"dedim. Paulo "12.30."dedi.

"Nasıl bu kadar uyudum?"dedim. Paulo "Sabaha kadar uyanıktın Ori."dedi.

Ona bir şey demeden kahvaltımı yapmaya başladım. Kahvaltım bittiğinde Paulo tepsiyi alarak mutfağa götürdü.

Tekrar geri geldiğinde kafasını dizlerime yaslayarak bana bakmaya başladı.

"Dünden beri bana daha farklı davranıyorsun."dedim. Paulo "Ori sana zaten çok aşıktım ama sen dün tüm gününü bana harcadın benim için ne kadar uğraştığını gördüm. Ben dün sana bir daha aşık oldum."dedi.

Gülümsedim. "Boka bastık desene."dedim. Paulo kahkaha attı. "Hemde fena derecede artık seni hayatta bırakmam."dedi.

"Tamam çok romantik olduk eski halimize dönme zamanı."dedim. Paulo "Aynen."dedi.

Paulo'nun telefonu çaldığında Paulo şaşırarak telefonu eline aldı. Meraklanmıştım.

Telefonu açtı ama yanımdan gitmedi. "Efendim?"dedi sorgular sesiyle. "Evet Italya'dayım."dedi.

"Tamam görüşürüz."dedi. "Kim?"dedim. Paulo "Arjantin'den eski bir arkadaşım."dedi. "Tamam."dedim.

Paulo yanıma gelerek elimi tuttu. "Ama sana bazı şeyler söylemem lazım benden başka kimseden öğrenmeni istemiyorum."dedi.

Sakin bir sesle "Dinliyorum."dedim. "Gelecek kişiyle bir geçmişimiz var."dedi. Sinir kat sayım artmaya başlamıştı.

Alaycı bir gülüşle "Bir geçmişin olduğu kişi neden bizim evimize geliyor?"dedim.

"Ori sonrasında arkadaş kaldık çünkü."dedi. "Eski sevgilinle arkadaş mı kalıyorsun? Saçma."dedim.

"Eğer ben senden birgün ayrılırsam asla arkadaş olarak kalmam haberin olsun."dedim. Paulo "Ori biz ayrılmayacağız."dedi.

"Ne zaman gelecekmiş?"dedim. Paulo "Biraz işi varmış bir saate burada olurmuş."dedi. Sinirlenmemeye çalışıyordum ama elimde değildi.

Paulo'yu odada bırakarak aşağıya indim ve televizyonu açtım. O kız gidene kadar onunla konuşmayacaktım.

Yaklaşık bir saatin sonunda kapı çalmıştı. Umursamaz davranmaya çalışıyordum. Televizyondan başımı kaldırmadım.

Paulo kapıyı açtığında göz ucuyla kıza baktım. Hemen Paulo'ya sarılmıştı. İçimdeki kıskançlığa engel olarak tekrar televizyona döndüm.

Kız yanımdaki koltuğa oturdu. Paulo "Anto tanıyorsundur sevgilim Oriana."dedi. Anto cevap vermemişti.

Kızın üstünü süzdüğümde göğüs dekolteli bir büstiyer altında da mini etek vardı. Benim üstümde ise sadece Paulo'nun tişörtü vardı.

Anto bana bakarak "İçecek bir şey varsa alabilir miyim?"dedi. "Kalk al."dedim. Paulo "Ben getiririm."dedi.

Paulo elinde 3 kadeh viskiyle geldi. Birini bana uzattığında viskinin çok soğuk olduğunu gördüm.