1.bölüm

889 102 55
                                    

1.bölüm
"Bir şeyler olacaktı ve belkide bu olanlar bizi mahvedecekti..."

"Uyandın mı canım?"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Uyandın mı canım?"

"Evet anne günaydın. "

"Günaydın canım hadi kardeşinin yanına otur kahvaltını et."

Baran her zamanki gibi masaya oturmuş kimseyi beklemeden kahvaltı etmeye başlamıştı. Ona dil çıkarıp yanındaki sandalyeye oturup kahvaltımı etmeye başladım.

"Eline sağlık anne ben Hilal'i arayıp dışarı çıkacağım. "

"Tamam canim eve geç kalma."

Hızlıca odama çıkıp giyinmeye başladım. Dışarı çok sıcaktı üstüme çok ince bir hırka alıp evden çıktım. Baran bana böl böl bakıyordu. Kendisi cezalıydı bir hafta boyunca evden çıkamıyordu. Kardeşim Baran'ı severim ama bazen beni çok kızdırabiliyor bu nedenle bu cezayı almasına sevindim . En azından bir hafta boyunca bana bulaşamaz. Hilal'le her zaman buluştuğumuz parka gittim. Hilal benim aksime çok içine kapanık ve utangaç biridir. Ama olsun o benim en iyi arkadaşım ve arkadaşlıkta kusurlar önemli değildir. Hilal daha gelmemişti bir banka oturup onu beklemeye başladım. Çocuk seslerini dinlemek çok huzur vericiydi. Hilal kısa bir süre sonra parka geldi.

"Beklettim mi?"

"Hayır bende daha yeni gelmiştim zaten."

"Baran nerde? "

"Bir hafta boyunca dışarı çıkmama cezası aldi sanirim bir hafta rahatız. "

"Hadi o zaman avmye gidelim . Yeni bir kitapçı açıldığını duymuştum. "

Hilal kitap okumaya bayılır. Odasının yarısı kitaplarla doluydu. Aynı zamanda kendisi çok güzel kitaplarda yazar ama utandığı için ben dışında kimseye okutmuyor.  Oysaki o kadar güzel yazıyor ki insanların kitaplarına bayilacaklarina eminim.

"Tamam hadi gidelim."

Hızlıca parktan çıkıp avmeye doğru ilerlemeye başladık.

"Işte burası hadi gel."

Hilal kitapçıyı gördüğü anda beni bırakıp dünyana doğru koşmaya başladı.

"Hadi ama kitapları gördüğün anda da beni satmazsın ya."

Hilal beni duymuyordu bile kendini kitaplara çoktan kaptırmıştı.

"Baksana şuna. "

"Dur gözüme sokma görebiliyorum. "

"Özür dilerim gözüne soktuğumun farkında değildim. "

Hilal'de böyle biri işte. Insanları kırmaktan yanlış bir şey yapmaktan çok korkuyor.

"Hilal şaka olarak söylemiştim ."

"Tamam hadi baksana şu kitaba ."

"Tamam bakayım. "

Kitapı Hilal'in elinden alıp incelemeye başladım. Kitaplardan çok anlamam ama bu kitap harika gözüküyor. Avmye gidip kiriltli kalan dört arkadaşın macerasını anlatıyor. Avmenin içerisinde binlerce ceset buluyorlar . Aslında yaşanması zor bir şey. Yani kim kocaman avmenin içinde kiriltli kalıp binlerce ceset bulurki.

"Yazarı yok mu bunun?"

Hilal elimden kitapi alıp kimin yazdığına bakmaya başladı. Kitabın üstünde yazan tek şey iki harfti " N.G." Kitabın üstünde yazara ait yazan tek şey buydu.  Kimdi bu N.G.?

"Garip ama yinede alacağım bu kitabı."

"Tamam sen al ben lavaboya gidip geliyorum ."

Hızlıca mağazadan çıkıp en yakın tuvalete girdim. Kimse yoktu normalde tıklım tıklım olan tuvalette kimse olmaması garipti. Aynaya bakıp saçımı başımı düzelttim. Tam o sırada garip bir şey oldu biri  tuvaletin kapısı kapatıp kiriltledi.

"Heyy içerde ven varım. "

Hem dışardakilere sesleniyor hemde kapıyı açmaya çalışıyordum.

"Kime diyorum açın kapıyı. "

Ne kapıyı açan vardı nede söylediklerime cevap veren. Avmden ki diğer insanların çıkarmış olduğu gürültü bile yoktu. Çok sessizdi ve bu sessizlik beni korkutmaya başlamıştı.

"Kimse var mi? Lütfen ses verin. "

Telefonu çıkartıp Hilal'i aramaya başladım ama telefonum çekmiyordu. Dünyada ki en şansız insan ben olabilirdim. Çaresizce ne yapicagimi düşünmeye başladım. Biri tuvalete girmek için buraya gelene kadar burdan kurtuluşum yok gibi gözüküyordu. Ama bu çok uzun sürebilirdi. Ve ben burda bir kaç dakika bile duramazdim. Tuvaletin içinde bir oraya bir buraya ilerlemeye başladım. Hilal şimdiye dukyandan cıkmış olmalıydı . Niye hala beni aramak için gelmedi. Tam suyu açıp yüzümü yıkayacaktım ki aynada yazan şey beni hayrete düşürdü.

Aynada " kıller"  yani  "katil" yazıyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Aynada " kıller"  yani  "katil" yazıyordu. Ve bu yazı buraya ilk geldiğimde yoktu. Yanlış bir şeyler vardı. Tuvalette kimse olmaması  , benim buraya kiriltli bırakılmam ve bu yazı . Bunlar tesadüf olamayacak kadar gerçekti. Aynı Hilal'in bugün aldığı  " Kilit "  kitabının konusuna benziyordu. Ben dehşet içinde aynaya bakıp bu olanlara bir anlam vermeye çalışmaya devam ederken birden elektirikler gitti . Her taraf kapkaranlikti. Elektrikler gittikten sonra içeriyi garip bir duman sarmaya başladı.  Bu duman neyin nesiydi bilmiyorum.  Tek bildigim gözlerimin yavaş yavaş kapanmasına neden olmasıydı.   Artık emindim bunlar tesadüf değildi bir şeyler olucaktı ve bu olanlar belkide bizi mahvedecekti.

Dayanamadım evet kesinlikle dayanamadım ve birinci bölümü atmaya karar verdim . Normalde Gölge bittikten sonra yazmaya başlayacaktım.  Ama sonra tanıtım bölümüne aldığım yorumlar beni yazmaya yönlendirdi. Umarım kitabı severek okursunuz Kilit diğer kitaplara göre sizi daha çok şaşırtacak bundan eminim. Diğer kitaplarimida okumayı unutmayın. Yorumlarınızı bekliyorum sonraki bölümde görüşmek dileğiyle hoşçakalın.

                                                                     

KİLİTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin