34 - Yeni Hayat

419 20 35
                                    

Not: Bu bölümde iki tane şarkı yer alıyor. O yüzden bilmiyorsanız bile bu şarkıları dinlemenizi tavsiye ederim. :)

Yeni bir güne gözüme ışığın girmesi ile uyanmak zorunda kalmıştım. Dün gece zaten çok geç yatmıştım ve şimdide güneş beni uyutmamaya kararlı gibi görünüyordu. Ayrıca başım.. başım çok ağrıyordu. Dün cidden gitmemem gereken bir yere Baturay şahısının zoruyla götürülmüştüm. Yeni bir hayata, doğup büyüdüğüm şehirde devam etmeye başlamıştım -yani Ankara'da-. Baturay da ben Ankara'ya temelli dönünce İstanbuldaki düzenini bozup o da benimle beraber Ankara'ya gelmişti. Biliyorum kulağa çılgınca geliyor ama Baturay'ın bu fikrine zamanında çok karşı çıkmış olsam da şuan aynı şehirde olmak bana güven veriyordu. Geçmişten o hariç kimse ile görüşmüyordum. Geçmiş, geçmiş diyorum ama koskoca geçmişimden bana kalan sadece Sina ve Baturay'dı. Yeter miydi? Tabi ki yeterdi. Zaten sonuçlar da iki gün sonra açıklanacaktı ve ben çok heycenlıydım. Yatakta mecalsiz bir halde doğruldum. Yatakta iki büklüm oturmuş halde ayılmaya çalışırken birisinin kapıma vurduğunu duydum. Ses etememe gerek yoktu çünkü kapıma vuran kişinin benden izin almadan içeri dalacağını tahmin edebiliyordum...ki öyle de oldu.

''Günaydın prenses.''

''İçeriye nasıl girdin Sina?''

Dedim gözlerimi bile açmadan.

''Gizli güçlerim var biliyorsun.''

Gözlerimi açtım ve dik dik bakarak,

''Ortadan kaybolmak gibi mi? O kadar zaman yoktun şimdi neden geldin?''

Evet Ankara'ya döndüğümüzden beri neredeyse bir ay olmak üzereydi ve Sina Bey bana haber vermeden ortadan kaybolmuştu. Bunu ara ara yapıyordu ve beni gerçekten delirtiyordu bu hareketi. Soğuk bakışlarla Sina'yı kesiyordum. Klasik Sina işte gülümseyip yanıma yaklaştı ve yatağıma oturup eliyle yanaklarımı sıkmaya başladı.

''Ya ben görmeyeli sen bir güzelleşmişsin. Ankara'nın havası sana çok iyi gelmiş prensesim benim.''

''He he Sina. Yatağımdan kalkar mısın ya! Şuan benim bölgemdesin ve bende bu bölgenin hakimiyim.''

''Tiger girl'im benim. Hrr.''

''Ya deli misin?''

Deyip kahkaha attım. Gardımı indirmeden tekrar ciddiyetimi topladım.

''Sina çık yatağımdan diyorum."

"Ama ama ama ben seni çok özledim."

"O zaman gitmeseydin."

"Ee var mı dedikodu falan anlat hemen."

"Varsa bile seni ilgilendirmez Sinacım."

Bu sefer burnu sürtmeden gardımı indirmeyecektim. Üfleyerek yataktan kalktım, dolabımı açıp siyah taytımla beyaz tişörtümü alıp arkamı döndüm ve Sinaya bakarak,

"Çık üstümü giyeceğim."

"Ya Elif böyle yapma amaaa.."

"Hadi Sina hadi biraz salona git."

"Geri geleceğim."

"Gelme."

Gülerek çıktı ve kapımı kapattı. Bu çocuk tam bir bela ya. Sina odama dalmadan hemen üstümü değiştirdim ve yatağımı toplayıp telefonumla beraber bilgisayarımın başına oturdum. Ankara'ya geldiğim günden beri hayatım bilgisayarın başında geçiyordu. Adı gereksizden kazandığım oyun alışkanlığıma Baturay ile devam ediyordum. Bana bir YouTube kanalı açtırmaya çalışsa da ben Twitch den devam ediyordum. Çok fazla takipçim yoktu ama gene de kendimi mutlu hissediyordum. En azından YouTube'den uzaktaydım ve sadece Twitch hesabımda görünür oluyordum. Onun harici ne İnstagram'da ne de Twitter'da bir profimin olduğunu bile kimse bilmiyordu. Hoş bilinse de hesaplar fake gibi duruyordu. Bilgisayarım açıldığı zaman müzik dinlemek için Spotify'a girdim ve Baturay'ın bana önerdiği enerjik şarkıları karışık çalmaya başladım. Müzik çalarken bende Whatsapp'a girip Baturay'a ;

Enes Batur Ve Ben ♡Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin