Vampir Şehri 2 : Yeni Düşman (BİTTİ.)

Anlaşma

Melden

Yavaş yavaş gözlerim açıldı iki kişinin konuşmasını duyuyordum . 

P : Bak kendilerine geliyorlar hadi zaman işliyor buraya gelsene yoksa Mel'inde dediği gibi çok mu korkuyorsun . 

S : Sakın bir şey yapayım deme .

P : Benim yapmama gerek kalmadan zaten ölüyor görmüyor musun .

S : Geliceğim .

Bende söze karıştım gözlerim kapalı bir şekilde ' gelmeyeceksin bıraktığın gibi git . Seni burada istemiyorum hayatımıda kurtarma . Kendini borçluda hissetme ben mal olduğumdan insanların canı için kendimi feda edebilme kabiliyetine sahibim .

S : Sus Mel geliceğim bir şey olmayacak sana sonra ne istersen de nereye gitmek istersen git . 

P : Evet evet her ne ise hadi ben konumu yolluyorum zaman kaybetmeden geliyorsun hesaplamaya göre panzehri vermezsem yarım saat içinde ölecek ya da direk üçüncü dozu verip hayatına son verebilirim . 

S : Öyle bir şey yapar isen 

P : Bla bla 

Dedi ve kapattı . Konumuda attığı gibi telefonu bir köşeye bıraktı . Sonra 'Sam geliyor peki ne olacak . Tabikide öldüreceğim onu ' dedi . Şaşkınca ona baktım ' neden ' dedim . O da ' çünkü canım öyle istiyor ' dedi ve güldü . ' öyle bir şey yaparsan seni kendi ellerimle öldürürüm ' dedim . Dahada çok güldü ve ' kendin ölmede ' diyerek kapıya yöneldi . ' Arkadaş biraz hızlı çıktı . Sam kapıdan girer girmez Peter onu tutup duvara çarptırdı . ' Merhaba Sami görüşmeyeli uzun zaman oldu . Nasılsın ' dedi . Samde ' geldim ne istiyorsan yap nuda bırak ' dedi . O da gülüp ' şaka mısınız birbirinizi korumaktan vazgeçin burada ikinizde öleceksiniz artık barışında küs gitmeyin ' dedi . Ben olduğum yerden doğruldum keskin ağrılar kıpırdamama engel oluyordu . Bende ' o güçsüzle işin ne senin ' dedim . O da ' sorun da bu işte herkes ona güçsüz diyor ama kendisi o kadar zeki o kadar güçlü ki bana tehdit oluşturuyor ' dedi . Bende ' o zaten gidiyor bırakta gitsin ' dedi . Peter gülerken Sam ' gitmiyorum ben hiçbir yere kararım kesin artık savaşsa savaş olacak ' dedi . Peter gülmeye devam ederken bir şırınga çıkardı ' eski sevgiliye elveda diyebilirsin ' diyerek o şırıngayı bana fırlattı . Gelen şırıngayı çıkardım ama sonra bir keskin baş ağrısı ile kendimden geçtim . 

YAZARDAN

Mel şırıngayı yedikten sonra Sam ile Peter birbirine girdi . Peter en sonunda Sam'i boğazladı . Sam kurtulmaya çalışırken Peter'in elleri dahada boğazını sıktı . ' buradan kimse canlı çıkmayacak ' dedi . Tam boğazınıda kıracakken kapıdan içeri biri girdi ve onu tutup bir yere fırlattı . Peşinden iki kişi daha girdi . İkisi Peter'ı hallederken öndeki kişide Mel'e gitti doğrudan . Bu kişi Max idi . Max'in nasıl burada olduğunu sorarsanız . Tabikide bunu Sam söylemişti . Sam olacakları tahmin ediyordu . Tek gelmiş gibi yaptı ama aslında Max ile işbirliği içerisindeydi . O şırınga tahmin edilemezdi ama o zaten panzehirdi . Peter panzeri fırlatmıştı Mel'e  

Max Mel'i kucağına aldı Sam' e döndü ' anlaşıldığı gibi burası artık bizde ' dedi . Sam endişeyle kafa salladı sonrada birlikte barakadan çıktılar ve başka taraflara dağıldılar . Max sürünün yanına getirmişti Mel'i . Onun uyanmasını bekliyordu . En sonunda gözlerini açtı . Tabikide ilk aradığı kişi Sam idi ama hayaller Sam sadece . Mel ' Sam nerede ' diye sordu Max ise ona ' gitti ' diyerek cevap verdi . Mel anlamayarak sordu . Sonra Max ' Sam benle iletişime geçip seni kurtarmamı söyledi . O sadece Peter onu istiyor diye gelmişti ' dedi . Ne yani Sam Mel'i önemsememiş miydi yoksa öyle olması mı gerekiyordu . Belkide Max bir yalancıdır . Acaba bunlardan hangisi ?

Mel'in Anlatımı

Sam Max'i aramış öyle mi ? Kahraman bile değil onun kahramanca tavırlarına ne oldu . Bombalar uçurumlar hepsi zamanla soldu mu . Neden hep ümitlendim boşa değmeyen bir şey için . Yattığım yerden doğruldum ' hiç bir şey bilemk istemiyorum sadece eve gitmek istiyorum götürür müsün ? ' dedim .  O da kafasını sallayıp ' gidelim ' dedi . Ben kalktım o beni sıkıca tuttu ve aracına bindirdi . Evin önüne geldiğimizde durdurdu ve arabadan inip inmeme yardımcı oldu kapıda da Mia vardı . Bizi görünce geldi ' o öpmelerin arkasında bir şey olduğunu biliyordum ' dedi . Max' e kısa bir teşekkür ile beni tutarak içeri soktu kimseye görünmeden de odaya çıktık . Beni yatağa oturunca ' sen delirdin mi canına kıymak nedir . Nereye gittin sen yeni düşman kim ' dedi . Bende ' yeni düşmanımız hayırlı uğurlu olsun kendini güce adamış bir deli olan Peter aynı zamanda yarı vampir yarı kurt adam olan bir melezdir ve kendi sürüsü vardır ' dedim .  İlk başta şaşırdı sonrada ' melezler bana öre değil maalesef ' dedi . Sonra beni yatırdı ve ' dinlen ve kalkma ' dedi . Odadan çıkınca oflayarak yataktan kalktım . Camın önüne geçip baktım . Bir anım canlandı . Camın önüne oturmuş ve dışarısını seyrediyordum . O zamanlar kasabadaydım .  O eski çocukluk anıları ne harika düşman yokken gerçi o zamanlar avcılarla mücadele etmiştik . O uçurum sahnesi aklımdan gitmiyor . Kesik kesik iki kez ısırıldığımı hatırlayabiliyorum .  

Sonunda bunları unutmaya karar verdim ve yatağıma girip uzun bir uykuya daldım . Uyuyadabilmiştim tabi yorgun olunca . 

Sabah olduğunda çok değişik bir hisle uyandım her yerimde ağrıyordu . En sonunda kalkabildim ve banyoya girdim en azından bugün yoğun dersler yok . Hemen güzel bir duş aldım . Biraz rahatlamıştım . Üstümüde değiştirdim ve kahvaltıya oturdum . Yiyecekler hiç iştahımı açmıyordu . Odama çıkıp yedek kıyafetler aldım ve sonrada ormana gittim . Önüme çıkan ilk hayvanı yakalayıp karnımı onunla doyurdum . Bir ağacın arkasına geçipte yüzümü sildim . Sonra kanlı kıyafetimi çıkarıp yenisini giydim .  Oradan okula gittim .Ders müzikti .  Öğretmen herkesin önüne flüt koymuş tahtadan bir nota dizesi açıyordu . Bir şarkıda durdu ve ' evet bakalım biz bunları çalacağız yarımız çalarken yarımız söyleyecek ' dedi . Gruplara ayrıldık ve çalıp söylemeye başladık . Sonlara doğru güzel koro olmuştuk tabi bazıları abuk sabuk sesler çıkarıyordu flütte . Ders sonu öğretmen usluca çalışanları A yı bastı . 

Okulda sınıfa doğru yürürken başıma bir şey vurdu resmen bir anda ağrı girdi . O sıradada biri kolumdan tuttu ve çekiştirdi . ' ne oluyor ' diye bakınca Sam'i gördüm . ' ne arıyorsun burada . ' dedim . O da ' ne mi arıyorum seni arıyorum buldumda . ' dedi . Sonra ' iyi misin merak ettim seni ' dedi . Bende kızgınlıkla ' sen beni merak edemezsin kimsin sen . Çekip gitmeseydin nasıl olduğumu bilirdin ' dedim . O da ' tripli misin bana . Özür diliyorum benim suçum her şey anlıyorum ' dedi .  Bende ona ' umrumda değilsin ' dedim . Gidecektim engel oldu ve ' gitme . ' dedi . ' gitme çünkü ... '