"Barbaros'un üstündeki Serhat'ın favori kapüşonlusu değil mi?"
"Evet o, dokunduğum için dayak manyağı olduğum kapüşonluyu nerde görsem tanırım."
"Çok tatlı duruyorlar ya"
"Baksana bizim aslan Serhat kedi olup Barbaros'a nasıl sırnaşmış."
"Fotoğrafını çeksenize oğlum"
"Bok herif niye flashı açık unuttun, uyancaklar"
"Bırak lan iyi ki öyle yaptım baksana Serhat iyice yapıştı çocuğa"
"Ben gece bunları hiç görmemiştim birlikte miymişler?"
"Şu an bakınca öyle görünüyor"
"İkisinin de birbirine karşı bir şeyler hissettiği belliyi iyi olmuş birleşmeleri"
"Bence de, Serhat nişan yüzüğünü de bayağıdır takmıyor demek ki sebebi bizim Barbo'ymuş."
"Barbaros resmen ağzının içine düşüyordu Serhat'ın"
"Valla bize söylememelerine kırıldım ben"
"Ulan Sefa sen de ne çıt kırıldım adamsın"
"Sen hiç konuşma Uğur"
"O değilde Barbo'nun boynu tutulmamıştır umarım yattığı pozisyona bakın. Kafası koltuğun kol koyma yerine gelmiş."
"Onu bilmem ama Serhat'ın rahat olduğuna yemin edebilirim. Barbo'nun göğüsüne kafasını koymuş kolları ile de joker kılıklı adamı sarmalamış. Birbirine karışmış bacaklarından bahsetmiyorum bile."
"Susun lan uyanacaklar"
"Kapasana çeneni karı kölesi Berker"
"Sefa ile kalmayı ben seçmedim Uğur, aranızdaki garip ilişki yüzünden beni suçlama"
"Emir nerde? Az önce buradaydı"
"Furkanla beraberdir bu da soru mu?"
"Demedi demeyin o ikisini de iki üç güne kalmaz böyle yakalarız"
Duyduğum seslerle rüyalar aleminden kalkmış gözlerim kapalı bir şekilde onları dinliyordum. Boynumda hissettiğim nefesin düzensizleşmesiyle Serhat'ın da uyandığını fark etmiştim. Nefesimi ona uydurmamla gülmeden önce çıkan son hızlı nefesi boynumda hissetmiştim. Serhat'ın sırtındaki elimi dışarıdan fark edilmeyecek şekilde hareket ettirip ona kendimce tepkimi verdim. Başımızda dikilen bok heriflere
"Oğlum kesin sesinizi lan uyumaya çalışıyorum" diye sitem ettim uyandım uyanalı daha hiç konuşmadığım için çatallı olan sesimle. Birkaç kıkırdama duyduktan sonra adım sesleriyle gittiklerini anlamıştım.
"Serat, uyumadığını biliyorum."
"Ben de bildiğini biliyorum ama burası çok rahat hiç kalkasım yok"
"Kedi gibi adamsın lan Serat"
"Yoo~"
"Nasıl yoo? Dün gece kucağımda mayışırken de emin ol kedi gibi değildin"
"Kedi gibiysek sadece size öyleyizdir Barbaros efendi"
Kıkırdadım ve elim Serhat'ın eline ulaştı. Parmaklarım parmaklarında gezerken yüzük parmağında durdum ve orta-işaret-baş parmaklarımda kavradım.
"Serat yüzüğün nerede?"
"O söz yüzüğüydü; ona bağlı olacağımın, onun yanında olacağımın, onunla birlikte olacağımın sözünü gösteren bir yüzüktü ama ben artık ona bağlı olamıyorum. O da bunu biliyor. Bizim ilişkimiz bitti her ne kadar Burcu bunu inkar etse de."
"Üzüldüm demem gerekiyor mu?"
"Üzülmediğinin farkındayım dolayısıyla takıl kafana göre"
"Nasıl farkındasın ya"
"Yüzünü görmesem bile sesindeki tını farklarından anlıyorum"
"Allah, allah."
"Barbo ben biraz daha burda kalsam olur mu? Bana huzurlu hissettiriyor bura"
"Takıl kafana göre de benim telefonum orada bir yerdeyse bana versene"
"Oğlum napçan telefona bakıp bana bak yeter"
Kıkırdadım "Sen nasıl istersen chef"
Elimi saçlarına çıkardım ve hafifçe okşadım, o ise kedi mırlamasına benzer sesler çıkarıyordu. Pek çok kişinin korkulu rüyası Serhat Doğramacı şu an da koynumda resmen mırlayarak uyuyordu. Aramızda bir çekim olduğu aşikardı ama ne olduğuna dair isim vermek kolay değildi. Şu anda boynuma vuran ılık nefeslerde benim için pek çok şeyi zorlaştırıyordu. Serhat hafifçe kıpırdanıp ufak da olsa yer değiştirdi. Erkekliği tam benimkinin üzerine gelmişti. Biraz ani olduğu için boğuk inlememi saklayamamıştım. Serhat hafifçe kıkırdadı ve bacaklarını iki yanımdan açarak onu iyice hissetmemi sağladı. Az önce olanların şokundan çıkamamışken böyle bir hamle beni daha da şoke etmiş ve tabii ki inlememi baskılamamı zorlaştırmıştı.
Bir kez daha Serhat'ın kulağına doğru inlerken o hafifçe doğruldu ve deliği tam hafif kalmış erkekliğimin üstüne gelmişti. Bu sefer diğer ili sefere göre daha hazırlıklı olduğum için sadece dudaklarımı ısırmakla yetinmiştim. Bu halime kıkırdayan Serhat yavaşça kucağımdan kalkmış ve "Günaydın" diyerek odaya doğru yol almıştı. Sanırım benim banyoda bir takım işlerimi halletmem gerekiyordu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
basit bir şekilde
FanfictionDost, dost, dost... bu kelime neden bu kadar canımı yakmıştı ki?