Annem ile konuşmamızdan 1 saat geçmişti. Bir yanım gitmeyi isterken, diğer yanım kalmak istiyordu. Beni burada tutan şeyin ne olduğunu anlamıyordum ve kendime kızıyordum nedensizce. Beni buraya bağlayan bir şey yok, olmamalı.
Halam çoktan mutfağa gitmiş ve börek, kek yapmaya başlamıştı. Biraz yardım edersem düşüncelerimden uzaklaşırım diye düşündüm. Artık düşünmekten başım ağrımaya başlamıştı çünkü. Berkte kokuyu almış olacak ki mutfağa doğru geldi. Köpek gibi fırını koklamaya başlayınca güldüm.
Kulağıma doğru sessizce “ sen gidince birileri çok üzülecek. " dedi. Biletimi yırtan Deniz pisliğinin eli kolu bağlı yardım edemez durumda olduğunu düşünüyordum . Anne ve babama karşı gelemez sonuçta. Yine aklıma geldiğinde Batuhan ile ne olacağını düşündüm. Hala ona aşık mıyım ? Hayır. Peki hoşlanıyor muyum? Sanırım evet.
--
“ Yolculuğa sabah başlarsınız. Şimdi bu gece bizde kalın. " dedi halam. Annemi ve babamı çok özlediğimden koltukta aralarında oturmuştum hep. 'Ben yokken kardeş planları yapmamışlardır İnş.. ' diye düşünmeden de duramadım tabi.
Yattığımda elveda etmeden gideceğim aklıma geldi. Bu yüzden Elife, Eylüle, Egemene mesaj yollamıştım. Umuta ve Denize neden yollamadığımı tahmin edebilirsiniz. Bir mesaj geldiğinde tekrar elime aldım telefonumu.
“ Sanırım seni engelleyemem. Umarım tekrar görüşürüz. Hoşçakal. "
Egemenin attığı mesaj ilgimi çekmişti çünkü direk kabullenmişti. Açıkçası işime geldi. Ayrılmak daha zor olurdu diğer türlü. Belki de umurunda bile değilimdir. Egemene her ne kadar yiyecek gibi baksamda bir abiden fazla göremem. Görmemeliyim. Şuan aklımı karıştıran sadece 2 kişi var. Deniz ve Batuhan. Umutu dostum olarak görüyordum ve araya bazı olaylar girince aramız bozuldu. Yani bana göre bozuldu. Batuhanı gördüğüm gibi aynı eski halime dönebilirim. Böyle olmamalı. Güçlü durmalıyım karşısıda.
--
Şuan arabadayım. Berke hemen söylememesini istedim gittiğimi Denize ve Umuta. Çenesini tutamamış olacak ki az önce Umut aradı. Açmadım. Bu çocuk sorunlu mu ? Olmuyorsa zorlama yani. Denizden ise hiç arama falan gelmedi. Duyupta aramadıysa.. Aramazsa aramasın canıımm. Banane. Off malım cidden. Düşünme düşünme. Hem Deniz yakışıklı bile değlhdjdjdjdskk. ( çarpıldı.)
Eve vardığımızda eşyaları taşımakta yardım ettim. Odam halamın evinde ki odaya göre daha güzeldi. Akşama kadar salonda oturup sohbet ettik. Ben yokken neler oldu diye sorduğum da biraz rahatsız oldular. İbne sırıtış atıp konuyu kapattım ama bu iş burada bitmedi. Akşam yemeğini yedikten sonra yarın okul var uyu sen konuşmasını da yapınca odama geçtim.
--
“ Hadi uyanma zamanı geldi. Kalk bakalım. "
“ Berk git başımdan Allahın cezası. "
“ Berk İstanbulda kaldı canım . Hadiii kalk uykucu. "
Ahh biz en son İstanbuldan ayrıldık dimi. Ve şimdi şu çok sevdiğim (!) eski okuluma gidicem. Ve herkes bana bakıcak. Ve ben bana herkesin bakmasını hiç sevmem.
Kahvaltımı ettikten sonra üniformalarımı giydim. Sonra okula doğru yol aldım. Henüz hazır değilim Batuhanı tekrar görmeye. Hazır değilim yine ezikleyici bakışlara. Hazır değilim kalbimin kırılmasına..
İşte karşımda tüm iğrençliği ile okul duruyor. Dimdik olmam gerekiyor. Güçlü durmam gerekiyor. Saçımı düzeltip duruşumu daha havalı hale getirdim. Artık herşey daha farklı olacak. Daha umursamaz ve daha güçlü olacağım.
Bahçede Sude ve Aylini gülerek konuşurken görünce adımlarımı hızlandırdım. Onlar benim en yakın arkadaşlarım. Hani her zaman yanında olanlardan. Hala beni farketmediler. Bende yanlarına koşarak gidip kollarımı boyunlarına sardım. Şuan biraz boğuyor olabilirim ama...
İkiside ‘ noluyo lan ' deyip olanları anlamaya çalışırken ben gülüyordum. İkisi de çığlık atınca kulaklarımı tıkadım.
“ İnanmıyorum. İdil dönmüşsün. Çook özledim. " dedi Aylin. Sonra Sude de
“ Gel buraya ya. " deyip sarıldı. Aylin de sarılınca okula doğru yürüdük. Gülüp sohbet ederken onu gördüm. Gülüşüm solarken o da etrafa bakınıyordu. Sonra beni buldu gözleri. İfadesiz bir suratla ona baktım. Şaşkın görünüyordu açılan gözlerinden anlaşıldığı kadar.
Kendime bir kez daha kızdım. Duygularını kontrol edemeyen aptalın tekiyim. Kimi sevdiğim bile belli değil.
Egemen mi ? Hayır. Onu arkadaş olarak seviyorum.
Umut mu ? Asla.
Deniz mi ? Batuhan mı ? Bilmiyorum.
--
Kantindeyiz. Kızlar ile dönüşümü kutlayacakmışız.
“ Bence önce kuaföre gidelim. İdili biraz daha çekici yapabiliriz. "
“ Kızım yaza girdik. Etek alalım, kısa şortlar alalım. "
“ Ben yokken neler oldu ? " dedim konuyu değiştirerek. Onlar neyden bahsettiğimi anlamış olacak ki gülmeye başladılar.
“ Merak etme. Kimse kapmadı. " dedi Sude. Güldüm.
“ Sen hala seviyor musun kızım ya. Kendini üzmekten başka bir şey yapmıyorsun. Sana çocuk mu yok. Elini sallasan 88 ' ı " dedi Aylin. Sude ile güldük. Biraz sesli gülmüşüz heralde bize bakmaya başladılar. Aslında hepsinin kafasına atıcaksın tekme. Sonra da kafalarını masaya geçireceksin. Ben plan kurarken bad boy havasıyla Batuhan girdi içeriye. Çoğu kız ona bakmaya başlayınca biraz sinirlendim. Telefonum çalınca baktım. ARAYAN DENİZDİ !
Aklıma gelen fikir ile sırıttım. Amaç Batuhana onu takmadığımı hissettirmekti. Gülerek telefonu açtım.
“ Alo "
“ Nasılsın "
“ İyiyim. Anne ve babamı engelleyemedin. " deyip güldüm. Batuhan ile göz göze gelince planımın yolunda olduğu kesinleşti. Daha mutlu gözükmeye çalıştım. Telefondan Denizin de güldüğünü duydum.
“ İdil. "
“ Efendim "
“ Hayalini kurduğum huzurdan kilometrelerce uzaktayım. "
.
.
.
.
Mültimedya İdil ve arkadaşları. Vote ve yorum lütfen..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~ Saplantı ~ Tamamlandı.
RomanceAşıkken unutmak ne kadar zordur? Peki bir kalp iki kişiyi birden taşır mı? İdilin sıradan olan hayatı İstanbula gitmesi ile değişir. Tekrar eski şehrine döndüğü de ise her şey daha ilginç bir hal alır.