Caitlin'in sırrı neydi? Ona ne oldu? Hala anlamamıştım. Neyse aklımda başka şeyler vardı ilk defa Caitlin'i değil de sırrını düşünüyordum. Artık nasıl kafayı taktıysam bu işe sürekli kendime Ona ne oluyo? Diye soruyordum sanırım kafayı yemiştim.
Okula girdiğimde David bir noktaya odaklanmış bakıyordu çok tuhaftı. Yanına gizlice gidip dürttüğümde çok korktu büyük bir kahkaha patlattım gerçekten çok komikti.Sordum;
- Dostum sana ne oldu böyle?
- Ahh Michael şu kızı görüyormusun? dedi. Caitlin'i gösterdi.
- Caitlin orda dostum ne varmış anlamadım?
- Rose.. Diyerek iç çekti.
- Caitlin'in arkadaşı Rose mu? Dostum belli ki sen bu kıza abayı yakmışsın.
Gerçekten David bu kıza bayılıyordu ''Onunla hiç konuştunmu'' diye sordum ve büyük bir üzüntüyle ''Hayır'' cevabını verdi. Ama ben yine bu işinde peşini bırakmayacaktım en yakın arkadaşımın bu kızla birlikte olması şarttı. Çünkü bunu David' in gözlerinden anlamak hiç de zor değildi.Ama bunu başka bir zaman ertelemek zorunda kalmıştım. Asıl amacım ne olursa olsun Caitlin'in sırrını çözmekti. Çünkü güzel olduğu kadar gizliydi de.
Caitlin'e okuldan sonra onunla birlikte bir yürüyüş yapmak istediğimi söylemiştim. Hoşuna gitmişti ki anında kabul etti. Benide mutlu etti çünkü aşık olduğunuz bir kızla herşeyi yapmayı kim istemez?
Sonunda zil çaldı hemen Caitlin'in yanına koştum. Ve dışarı çıktık önce bir şeyler atıştırdık,konuştuk ama hala sakladığı şey ile ilgili bişe sormamıştım. Hava kararmaya başlamıştı bence bu yürüyüş daha romantik olacaktı yıldızları izleyerek yürüyüş yapacaktık. Muhteşemdi! Şehirden çıktıktan sonra ormanın yanındaki yolda yürümeye başlamıştık ve ona onu sevdiğimi söyliyecektim bir yandan da bu yüzden heyecan patlaması yaşıyordum. Yürümeye başlamıştık birbirimize sorular sormaya başlamıştık. O bana soruyor ben ona soruyordum. Ve bir anda elini tuttum karşısına geçip gözlerinin içine baktım seni seviyorum hemde çok sana zarar gelmesine asla izin vermeyeceğim dedim ve dakikalarca öpüştük. Çok muhteşemdi aşırı derecede mutluydum. El ele yürümeye başlamıştık ve artık ona olan asıl duygularımı bildiğine göre o soruyu sormanın vakti gelmişti ve sordum;
- Caitlin sana önemli bir soru sormak istiyorum dedim.
- İstediğini sorabilirsin. Dedi.
- Caitlin lütfen bana yemeğe çıktığımız gecede sana gerçekten ne olduğunu söyler misin?
- Michael sana kaç kere demiştim hastaydım çok fena üşütmüşüm.
- Hayır Caitlin öyle olmadı lütfen yalan söyleme. Dedim. Sanırım biraz agresifleşmiştim çünkü bana yalan söylenmesinden hiç hoşlanmazdım.
Tam söyleyecekken arkamızdan şiddetli bir gürültü gelmişti ve arkamızdan koca bir hayvan koşuyordu aslan mıydı? Hayır. Puma mıydı? Hayır. Bu bir kurttu. Caitlin bana KOŞ!!! diye bağırmasa orda durup şaşkınlıkla bakacaktım.
Hayvan bize çok yaklaşmıştı halbuki çok hızlı var gücümüzle koşuyorduk. Tam koşarken Caitlin '' Sen git ben hallederim!! '' dedi. Hallederimmi? Ne? Bir kızmı halledecekti. Kolundan tuttum '' Saçmalama!! '' dedim ama beni dinlemedi beni itekledi ve ormanın içine doğru yuvarlandım. Sonra ben yerde baygın yatarken Caitlin hiç bişe olmamış gibi yanıma geldi ayağa kalktım ve Bu neydi şimdi!! diye bağırdım ve sonra Caitlin '' İşte ben buyum ben bir kurtum!! '' dedi. Bende bağırarak Ne!! Kurtmu!!??!?!? Çok saçmaydı o olayın etkisiyle hemen Caitlin'in yanından uzaklaştım aynı bir aptala dönmüştüm...
