Birlikte oturduk. Şaşkınlığımı attıktan sonra konuşmaya başladık. Sohbetimiz çok güzeldi ikimizinde yüzü gülüyordu ve sanırım o donukluğu atlatmıştım.
Güneşin doğmaya başladığını dakikalar ilerledikçe görünce bana yaklaşıp dediği tek şey,"Şu karşında gördüğün sapsarı güneş gibi, sende benim kalbimin tam ortasında doğdun altın sarısı saçlarınla. Gündüzüme güneşim, geceme ay ışığım olsan ya?"
--------
Aniden kafamı çevirip Kağan'a baktım gülümsüyordu,benimse gözlerim açılmıştı kocaman ve adeta donup kalmıştım.
Acele ile ayağa kaldım.
"Ne diyorsun sen Kağan?"
Bana doğru yürümeye başladı. Bense geriye doğru adım atıp ondan uzaklaşıyordum.
"Beren özür dilerim böyle tepki vereceğini bilemezdim."
"Ha-hayır gelme üzerime, istemiyorum. Seninle konuşmak istemiyorum!"
"Beren lütfen bi dinle." Koşarak kapıya gittim merdivenlerden inip asansöre bindim. Sanırım artık istese de yetişemezdi bana.
Ellerim titreyerek kapıyı açtım ve üzerinden kilitledim.
Bu verdiğim tepki fazla değildi olması gerekendi. 2 sene önce yakın arkadaşımla yakaladığım çocukla beraber olamazdım.
Ne yazık ki 2 sene önce olduğu gibi yine ondan kaçmak zorunda kalacaktım.
Bu düşüncelerden sıyrılıp uyumak istiyordum. Saat 6 olmuştu.
Öğlene Seçil'in burda olacağını düşünerek uyumamaya karar verdim, zaten uyuyabilmem imkansızdı sanırım.Öncelikle temizliğe başladım. Evet, delirmiş olmalıyım ama kafamı dağıtmam gerekiyordu.
Seçil'in odasını hazırladım. Mutfak alışverişi için liste yaptım. Yazlık ev olduğu için tüm işlerim 1 saat sürmemişti bile.
Bende bikinilerimi giydim, üzerime spor şortumu ve rastgele bi tişörtümü giyip spor ayakkabılarımı dolaptan aldım. Anahtarımı ve kulaklığımı alıp çıktım.
Deniz kenarında bi yürüyüş bana gayet iyi gelebilirdi.
Yürüyüş yoluna çıktım. Önce hafif tempoda yürüyordum daha sonra önce Egemen daha sonra Kağan'la olanlar aklıma gelince istemsiz hızlandım ve koşmaya başladım.
1 saattir hızla yürüyor ara ara koşuyordum. Artık eve dönme zamanım gelmişti.Siteye geldiğimde havuz kabininde üzerimi çıkardım, bikinilerimi şortumun altına giymek fazla iyi bi fikirdi bunu düşünerek gülümsediğimi fark ettim.
Havuza girdim yarım saat hiç durmadan boydan boya yüzdüm. İstemsiz bi şekilde başımı yukarı katlara kaldırdığımda Kağan'ı gördüm ve acele ile çıkıp eve gittim. Kapıyı üzerime kitlemeyi ihmal etmedim.
Güzel bir duştan sonra güzelce hazırlandım. Saçlarımı yaptım,hafif bir makyaj kot etek ve askılı bir bluz giydim. Daha sonra Seçil'i aradım.
"Tatlım nasılsın?"
"İyiyim Berencim sen?"
"İyiyim bende. Yolculuk nasıl?"
"Güzel gidiyor az kaldı geldiğimde sımsıkı sarılacağım sana" dedi ufak bi kahkaha atarak.
"Sabırsızlıkla bekliyorum" dedim aynı tepki ile. Sonra biraz daha sohbet edip kapattık telefonu.
Saate baktığımda 10'u 18 geçiyordu. Cüzdanımı ve telefonumu alıp markete gittim. Listemdekileri aldım eve dönerken telefonum çalıyordu fakat açamazdım.
Eve geldiğimde telefonuma baktım, bu Kağan'dı ve ben açmak istemiyordum.
Poşetleri mutfağa yerleştirdim ve yemeklerimi yapıp balkona masa hazırladım.
Dışarı çıktım, Seçil'i beklemeye başladım.
Giriş kapısının önünde beklerken bi yandan telefonla uğraşıyor diğer yandan müzik dinliyordum. Ara sırada yola bakıyordum otobüs geldi mi diye.
Otobüs geldi mi diye yola baktığımda, Kağan'ın yolun karşısından geldiğini gördüm. Acele ile kulaklığı çıkardım,telefonla konusuyor gibi yapıp ordan uzaklaştım.
Konuşmak istemiyordum görmek istemiyordum."Beren!" diye bağırarak seslendi.
"Telefonda konuşuyorum gider misin?" dedim rahatsız olmuş bi şekilde. Fakat zaten rahatsız olmuştum.
Ben bunu dedikten sonra gülümsedi. Arkamı döndüm hala konuşuyor gibi yapıyordum.
Birden telefonum son ses çalmaya başladı. Anın şoku ile gözlerim kocaman açılmış alt dudağımı ısırarak arkamı döndüm. Kağan kulağında telefon gülerek bana bakıyordu ve gülüşü yüzüne öyle yayılmıştı ki..
Ne yapacağımı bilemedim, o an tek kurtarıcım otobüsün gelmesi ve Seçil'in 'Bereeeen! Ben geldiiiiim!' diye bağırıp üzerime atlaması oldu.
Neyden kaçıyordum bilmiyorum. Kendimden mi, sevmekten mi yoksa üzülmekten mi kaçıyordum? Bilmiyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Güz. Hüznün Mevsimi.
Teen Fictionİstediği sadece mutluluk ve aşk dolu bir hayat olan 17 yaşında bi' kız. Yalanlar üzerine kurulmuş ve bir anda biten bir ilişki. Ailesinden ayrı geçirdiği bir tatilinde herşey gün yüzüne çıkar. Tüm acı gerçekler bir tokat gibi vurur yüzüne fakat burd...