Bakın arkadaşlar, bunları artık söylemeliyim çünkü artık tahammül edemiyorum...
Birkaç dakikanızı ayırıp şu yazdıklarımı okuyun.
(Lütfen, bu dediklerimi üstüne alınacak olanlar alınsın, çok mutlu olurum.)
Son zamanlarda benim de çok dikkatimi çeken ve birkaç arkadaşımın da hiç hoşuna gitmediği bazı durumlar var.
Bakın, Türkiye'de en çok okunan Nico hikayesi benimki. Sadece bu kitabın 70,87K okuyucusu ve 5,11K oy sayısı var, ama Allah aşkına bana söyleyin ben ne zaman kalkıp da bununla övündüm? Ne zaman diğer Nico FanFiction yazan kişileri eleştirdim? Ne zaman diğer hikayelerin kendimce klişe olan yerlerini yazıp insanların gururunu kırdım?
Evet, ben öyle bir şey yapmadım ama yapanlar yok değil. Peki bu durum benim canımı sıkıyor mu? Fazlasıyla. Üstüme mi alınıyorum? Hayır, hemde hiç, ama üstüme alınmıyor oluşum rahatsız olmadığım anlamına gelmez.
Her şeyden önce, 10-15 tane yayımlamdığı halde bitmemiş kurgusu olan insanların Wattpad'de "ben kaliteli yazarım" havasında dolaşmaları beni sinir ediyor. Kendisine üç-beş tane arkadaş bulduğunda, ooooh havasından geçilmiyor.
Kaldı ki, diğer hikayelerin eksiklerini eleştirmek? Bu biraz ukala olmaya kaçıyor bence. Kişinin kendi yazdığı kurgu, ondan başka kimseyi ilgilendirmez. Kimse bir başkasının ne kadar çabaladığını bilmeden yazdığı şeye bir klişe muamelesi yapamaz. Yazar, bu sitede ne isterse onu kurgular, onu yazar. İsterse Nico'yu eşcinsel yapar isterse aşk kelebeği, isterse PlayBoy, isterse de kötü çocuk yapar. Ve kimse buna karışamaz...
Bunu yazma nedenimi bilen biliyordur herhalde. Ve umarım güzel değerlendirilir. Şimdi izninizle Okan Bayülgen beni DaDa'ya çağırıyor, gitmem lazım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hermes'in Kızı || Röportaj Kitabı
No FicciónHermes'in Kızı Serisi, |Ek Kitabı| Bu kitap, ilk olarak Hermes'in Kızı serisinin karakterlerinin okuyucularla yaptığı röportajları içeriyordu, bu nedenle adı 'Röportaj Kitabı' idi. Sonradan ek olarak, okuyucuların yazdığı küçük sahneler ve karakterl...