Andaç (bitti)

"Seni SEVİYORUM "

Selam herkese merhaba. Bir bölümle daha merhaba.🤣🥰😉
Hepinize iyi okumalar diliyorum ❤️

Medya: Andaç kızımız. Mükodur kendisi 😉

Gözlerimi yavaşça açtım. Doruk hala uyanmamıştı kafası gögsümün üstündeydi eli ise belime dolamıştı. Halimize gülüp bir müddet onu izledim.

Yavaşça kafasını kaldırıp kalktım. Odada ki lavaboya girip işlerimi hallettim. Dağılmış saçlarımı balıksırtı ördüm ve lavabodan çıktım. Doruka baktığımda hala uyuyordu. Çok ses yapmadan odadan çıktım. Yavaş adımlarla aşağı indim. Ses seda yoktu. Mutfağa girip çay suyu koydum. Buzdolabını açtım ve kahvaltılıkları masaya çıkardım. Ardından salatalık domates aldım ve yıkamak için suyu açtım. Bir güzel yıkadıktan sonra. Tahtada doğramaya başladım. Arkamdan belime dolanan eller ile yerimde sıçramış bıçağı lavaboya fırlatmıştım.

Dorukun " hey benim korkma" demesi üzerine derin nefes aldım.

Ellerini belime dolamış enseme öpücük kondurdu. "Doruk biri görücek" demem üzerine saniyeler içinde Doruk beni kendine çevirdi. Omuzlarını silkti ve ardından
" bananey" dedi. Kelimesine gülüp omuzlarından yavaşça ittim
" hadi bizimkileri uyandır da kahvaltı yapalım" dedim.

Gözlerime bakıp geri adım attı " nayır beni kovamazsın nayırr gitmek istemiyorum gül cemalini görmek istiyorum" diyerek mutfaktan çıktı. Haline gülüp doğradıklarımı masaya koydum.
Çay suyu kaynadığında çayı demledim. Ve dolaptan çıkardığım yumurtaları çırpmaya başladım. Büyük bir gürültüyle mutfağa giren

Doruka baktım arkasından koşan Peri "hayvan kapıyı tıktıklasana" diye bağırıp yastığı fırlattı.
Doruk arkama geçmiş ellerini belime yerleştirdi "kızım ne biliyim öpüştüğünüzü" demesi üzerine bende gülmeye başlamıştım.

Peri utanmış halde "ayıp ama yaa" diyip mutfaktan çıktı. Doruk kulağıma eğilip " evet öpüşüyorlardı" dedi. Haline gülüp
" sende niye tıktıklamıyorsun" dedim. Sandalyelerden birine otururken "nerden bilebilirdim sabah sabah öpüştüklerini"
Kafamı olumsuz anlamda salladım o sırada içeriye Giray "hayvan herif kız utandı" diye girmiş hızla sandalyeye oturmuştu. Doruk "tamam özür dilerim" demiş ciddileşmişti. " bu hiç olmamış gibi davranın" dedim ve çay bardaklarını masaya koydum.
Peri saçlarını bağlayarak içeriye girmişti. " Günaydın güzelim" demiş ardından çaydanlığı alıp masaya koydu. Tavada yaptığım omleti tabağa alıp parça parça kestim. Ve masaya koydum. Peri çayları koydu ve dağıttı.  Tabağıma masadakilerden koydum  ve yemeye başladım.
Giray
" ne uyumuşum ya nabtık dün biz" diyip Doruka baktı. Doruk " ayakta çok durduk ondan oldu" dedi. Çayında yudum aldım
" çok dans ettiniz siz ondandır" dedim.
Doruk bana bakış atıp " doğru Ebruyla dans ettik" dedi. Derin bir nefes aldım ve domatesi ağzıma attım.
Giray " ee ne yapmayı düşünüyorsunuz bugün ki plan ne" demiş Doruka bakmıştı. Doruk omuzlarını silkip
"bilmiyorum bir planım yok" dedi.
O sırada Peri " bugün pazar mı" demiş Giray " evet" diye onaylanmıştı.

Ardından Doruk bize bakıp " Kahvaltı günü" demişti. Giray " ve bizde" diye eklemişti. Ardından telefonlarımız çalmaya başlamıştı.

İlk açan ben oldum
"babacım" dedim. " kızım nerdesiniz herkes sizi bekliyor" demişti. Dudağımı ısırıp Doruka bakış attım.
" babacım biz unuttuk bizde kahvaltı yapıyoruz" dedim. Peride telefonla konuşuyordu.

Peri " annecim bizde yapıyoruz siz yiyin" dedi. Babam
" gelmiceksiniz yani" nefes alıp
" evet akşam gelirim eve" dedim. Babam onaylayıp ayıp olduğunu söylemiş ve kapatmıştı.

  Zaten Dorukun annesi ve babası İstanbula gitmişlerdi.
Peri " annem evde ağzıma tükürecek" diyip telefonu cebine sıkıştırdı.
Kafamı salladım " benimkide söylenicek" dedim Doruk geriye yaslandı
" ben rahatım siz düşünün" dedi. Giray
" olan oldu boşverin"