Bölüm 22

176 13 1
                                    

-Anne, sana her şeyi anlatacağım.

-Hayır bu çok saçma!Asla olmaz.

-Anne biz birbirimizi seviyoruz önemli olan da bu değil mi zaten?

-Hayır Nehir siz çok farklısınız.Ben böyle şeylere alışık değilim.Onunla dönünce ayrılmalısın.Sakın evlenmek falan geçmesin aklından.

-Anne lütfen sana yalvarıyorum.

-Neye yalvarıyorsun diye girdi babam içeri.

-Para istiyor ne olabilir ki? dedi annem beni gözleriyle uyararak.

Çabalarım boşa gitmişti.Annem ikna olmadıysa babam hayatta ikna olmazdı.Son zamanlarda anneme üzgün üzgün bakmam, ısrarlarım fayda vermemişti.Annem sürekli inat ediyordu.Ne yani ben şimdi ondan ayrılmalı mıydım?

Kore’ye dönüş vaktim gelmişti.

Hyun bugün geleceğimi biliyor diye düşündüm uçakta.Kesin beni bekliyordur.Gider gitmez ona sımsıkı sarılmayı düşünüyordum.Ama  aslında içim acıyordu.Ben ondan gerçekten ayrılmalı mıydım?Peki bu nasıl olacaktı.Bari ilk günümü mutlu geçireyim diye düşünmeye başladım.Ama yinede kalbim acıyordu.

Hava alanında kimse yoktu.Neden gelmemişti?Yoksa bu ayrılığımızın bir başlangıcı mıydı?

Kafamda binlerce düşünceyle bir taksi çevirdim.Yurda gittiğimde her şey çok sessizdi.Hatta kapıları kapalıydı.Ne olmuştu ?Ben anlamıyordum.

Bavulumu sürükleyerek merdivenlerden çıktım.Sırtımla kapıyı ittirdim.Bavulum çok ağırdı.Kafamı kaldırdığımda herkes sürpriz diye bağırıyordu.Ben onlara şaşkın şaşkın bakıyordum.Hyun bana sarıldı ve:

-İyi ki doğdun aşkım! dedi.Tabi ya bugün benim doğum günümdü.

Tam pastayı üflüyordum ki:

-Dilek tut, dedi Kyu.Bende şartlar ne olursa olsun yine bir arada olmayı diledim.Herkese sırıtmaya başladım.

-Teşekkür ederim dedikten sonra Jane,Kyu,Prince,Jung ve Baby bana sarıldılar.

Odaya  eşyalarımı bıraktıktan sonra pastayı yedik hep beraber.Hyun bana duygu dolu ve mutlulukla bakarken annemin sözlerini unutmaya çalışıyordum.

-Geçekten çok şaşırdım.Seni havalında göremeyince üzüldüm biraz dedim.

-Biraz mı?

-Üzüldüm işte.

-Seni bırakacağımı nasıl düşünürsün?Ben senden  asla vazgeçmem.

-:D Seni çok özledim :D

-Bende..Artık daha fazla görüşebileceğiz bu seneyi sana ayırdım işe değil :D.

-Aaa buna çok sevindim :D.

-Ne diledin?:D

-Söylemem yoksa olmaz :D

Hyun’la konuşurken Jane dikkatimi çekmişti çünkü Jung’la el ele tutuşuyorlardı ve ben yeni fark ediyordum.Hyun’a onları gösterdim.

-Aa evet çıkıyorlar dedi.

-Ne?Ne zamandan beri?

-Sanırım 1 ay falan oldu.

-Gerçekten mi? Dedikten sonra Jung’ın yanına gittim.Birbirine kenetlenmiş ellerine bakarak:

-Ben yokken neler olmuş böyle?Nasıl oldu anlatın lütfen.

-Nehir bizi utandırıyorsun :D dedi Jung.İnanmamı beklemiyordu herhalde.

-Ya aslında seninle görüşmemden sonra Amerika’da sıkıldığımı fark ettim.Neden Kore’ye şimdi gitmiyorum dedim. Buraya geldim.Sonra Jung bana birkaç sürpriz yaptı…

-Zaten seksi karizmayım biliyorsun :D diye atladı Jung

Bu sözden sonra Jane Jung’a ‘öyle misin, hiç fark etmemişim’ şeklinde baktı.

-Jane iyi ki var, artık Jung’dan daha az çekiyoruz dedi baby sırıtarak.Bende ona karşılık verdim.

-Sürekli mutlu olduğu için kimseye sataşmıyor!diye devam etti prince.

O gün kahkahalar arasında geçmişti.Ama ben o günden değil gelecekten korkuyordum.

---------------22.bölüm sonu-------------

SS501 LET ME BE THE ONEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin