Ara Bulucu | bxb

29

Savaş

"Ananı sikeceğim şimdi haa!"

Söylediklerimle Semih bana uyarıcı bakışlarını attı.

"Sizin yapacağınız kulaklığın üretici firmasının müdürünün doğmasını sağlayan ebenin ta amına koyayım!"

"Savaş insanlar bize bakıyor, küfürlerini içinden etsen olmaz mı ?"

Minibüse bineli neredeyse 10 dakika olmuştu ve ben hala dolaşan lanet kulaklığı açamıyordum. Bir sinirle kulaklığı cebime tıktığımda zaten okula vardığımızı fark ettim.

Minibüsten inip bizimkileri beklemeden hızlı adımlarla okula ilerledim.

Eren'in "Bizi de bekleseydin be kardeşim." demesiyle onlara doğru dönüp sesli bir nah çekip yoluma devam ettim.

Sınıfa girdiğim gibi sıraya çantamı fırlatıp oturdum ve kafamı sıraya gömdüm.

5-10 dakika sonra yanımdaki kıpırdanma ile Çağan'ın geldiğini anladım.

***

Sınıfın içindeki gürültü normal seviyesinin üstüne çıkınca öğle teneffüsünün geldiğini anladım. Başımı yavaşça sıradan kaldırıp gerinirken sıranın yanına bir kız dikildi.

Utanarak "Çağan naber nasılsın ?" diyen kıza yüzümü buruşturarak baktım. Yanımda oturan şahısın bu kadar konuşmaya çekinilecek bir tip olduğunu düşünmüyorum. Herkes bu çocukla konuşurken sanki çok önemli bir insanla konuşuyor gibi davranıyor niyeyse.

Çağan okuduğu kitaptan başını kaldırmadan "İyidir sen ?" diyerek kızı tersledi.

"İyiyim." diyerek biraz daha Çağan'ın başında beklediğinde Çağan kafasını kaldırıp kıza baktı.

"Başka bir şey ?" dediğinde kız kafasını olumsuz anlamında sallayarak sınıftan çıktı.

Çağan'ı birkaç kez daha kızları bu şekilde terslerken görmüştüm. Değişik değişik trip yapıyor kendi kendine manyak mıdır nedir ?

Stresle bacağımı sallarken merakıma yenik düşerek Çağan'a döndüm.

"Oğlum niye kızları tersleyip duruyorsun. Değişik değişik hareketlerin var bak çözemedim."

Çağan yine kafasını okuduğu kitaptan bir milim bile kıpırdatmadan "Eğer çok merak ettiysen, onlarla ilgilenmediğimi net bir şekilde anlamalarını istediğim için böyle davranıyorum." dedi.

"O ne demek şimdi ?"

Bu sefer kafasını kaldırarak bana düz bakışlarla baktı.

"Ben gayim."

Çağan'ın söylediklerinin ardından aklımda beş yüz tane düşünce dolanmaya başlamıştı.

Çağan bunu söyledikten sonra gayet normal bir şekilde kitabına geri döndüğünde ben hala ona bakarak düşünüyordum.

Değil birine, kendime bile asla tam olarak itiraf edemediğim yönelimimin Çağan tarafından oldukça rahat bir şekilde dile getirilmesi sinirimi bozmuştu.

Çağan'ın tavrı aklımda bir şeyleri netleştirmemi sağladı. O tanımadığı birine rahatça bunu söylerken benim hala dostlarımdan bunu saklamam koymuştu. Bir şekilde benim de onlara kendimden bahsetmem gerekiyordu.

Birkaç dakika bu şekilde yerimde kalakaldıktan sonra beklemenin bir anlamı olmadığını düşünerek bir hışımla sıramdan kalktım. Bizim çocukları toparlamak için tek tek sınıflarına girerek kantine gitmelerini söyledim.