Ertesi sabah;
Gon'un anlatımından;
Uyandığımda yanımda uzanmış,huzurla uyuyan Killua'yı görmek benim de içime huzur salmıştı.
Ama durun bir dakika,onun niye üstü yoktu?
Kendimi yataktan fırlatıp salona doğru fırladığımda killua kahkaha atmaya başlamıştı.
Kahretsin.
"Gece terleyince tişörtümü çıkartmıştım. Sen uyuyordun muhtemelen"
Salondan aldığım yastıkla odaya doğru ilerlerken yastığı çok sert olmayacak şekilde kafasına fırlattım.
O hala gülüyordu.
Ama yalan yok,kendimi yataktan komik fırlatmıştım.
bunu söylersem şımarırdı.
O yüzden söylemeyeceğim."Ya tamam yeter bu kadar gülmek.Kalk üstünü giy kahvaltı edelim."
Hızlıca konuyu değiştiğimde mutfağa doğru ilerlemeye başlamıştım bile.
Killua'dan eskisine kıyasla daha fazla utanıyordum artık.
Kafamı salladım ve dolaptan masaya kahvaltılıkları yerleştirmeye başladım.
Kurapika'nın anlatımından dün ;
evin kapısını açtım ve içeri girdim.
Leorio arkadaşlarıyla takılacaktı,
Ben ise eve erken gelmiştim."Killua,Gon?"
Sesimi çok yükseltmeden onlara seslendim.
Ses vermediklerinde evin ışıklarının sönük olduğunu farkettim.
Muhtemelen uyumuştular.Odama doğru ilerlerken Hemen benim odamın yanında olan Killua'nın odasının açık olan kapısından içeriye göz attım.
Killua ve Gon birbirlerine sıkı sıkı sarılmış,uyuyordular.
Gülümsedim ve kendimi odama attım.
Bu ikisinde bir şeyler vardı.
Killua'nın anlatımından;
Mutfağa geçtiğimde Gon oturmuş,beni bekliyordu.
Sırıttım.
"Hayırdır?Ben olmadan boğazından lokma geçmiyor mu yoksa?"
Gon kızardı ve masadan bana fırlatabileceği bir şey aranmaya başladı.
Bulamayınca hüsran ile sandalyeye yayıldı.
Gülümsedim ve kendime çay alıp masaya oturdum.
Aramızda hala ne öpücükten,ne de dün akşam hakkında hiçbir şeyden konuşulmuyordu.
Yaşanmamış gibi davranıyorduk.
Gitmeme de az kalmıştı.
Moralimi yüksek tutmaya çalışıyordum ama çok başarabildiğim söylenemezdi.Kararımı vermiştim.
2 gün.
Yarın Gon'a benim de içim yanmasına rağmen soğuk davranacaktım.
Sonraki günün sabahı ise,Bana Sanki kalbim sökülüyormuş gibi hissettiren bir şeyi yapacaktım.
Gon'la kavga edip ona şiddetli şekilde çıkışacaktım.
Onu acımasızca aşağılayacaktım.
Bunu istemiyordum.Hatta ailemin beni öldürmesine bile razıydım.