"Killua,hadi pamuk şeker alalım!"Gon'un heyecanla kolumu çekiştirerek söylediği şey ile ona döndüm.
Denizden çıkıp kumsalda birazcık yürümüştük,yine Gon'un ısrarları ile sahilde geziniyorduk.Saat geç olmasına rağmen burada hala insanlar vardı.Hepsi eğleniyor gibi duruyordu.
Her ne kadar Gon'un ısrarları ile demiş olsam bile bende şuan halimden memnundum.
Eğleniyordum.
Gon ile olduğum her dakika zaten benim için dünyanın en mutlu dakikası sayılıyordu.
Gon'un masum bakışlarına daha fazla dayanamadım.
satıcıya doğru ilerledik.Gon sevinçle ellerini çırptı ve pamuk şekerini seçti.Fiyatını ödedikten sonra yürümeye devam ettik.
Daha Bir kaç dakika yürümüştük ki Gon durdu ve konuşmaya başladı."Killua, eğer sıkıldıysan eve gidebiliriz?"
Gon'a döndüm ve neden böyle bir şey sorduğunu anlamak istermiş gibi kaşlarımı çattım.
"Hayır,Sıkılmadım da sen şimdi niye durduk yere böyle bir soru sordun ki?"
İlgiyle gözlerime baktı ve hafifçe omuzlarını silkeledi.
"Bilmem.Gözüme sanki sıkılmışsın gibi geldi."
Gülümsedim ve elini daha sıkı kavradım.
"Gon Sence ben seninleyken sıkılır mıyım?"
O da Hafifçe gülümsediğinde gülümsemem sırıtmaya döndü.
"Bilmem.Sıkılmaz mısın?"
Şuan o kadar şirin gözüküyordu ki.
"Hayır.Hiç sıkılmam hem de."
Bu söylediğimle bana döndü.
Ben de seninleyken hiç sıkılmıyorum.Hatta çok eğleniyorum Killua.
eğilip onu yanağından öptüğümde once şaşırdı,Sonra mutlu bir şekilde yürümeye devam etti.
...