YASAK İNCİ

Gerçekler

Değerli oylarınızı ve görüşlerinizi bekliyorum..
Hepinizi seviyorum..
Keyifli okumalar dilerim..

---------------------------
09.05.2015 / Cumartesi
Şikago / USA

Stanley duyduğu şeyi sindirememişti ve tepki vermeden bakmaya devam etti. Allissa ise genç adam ne diyecek diye sabırsızlıkla bekliyordu. Genç kız için bunu söylemek çok zordu öğrendiği andan beri hayatı alt üst olmuştu. Özellikle annesinin ondan istediği şeylerden sonra ne yapacağını bilememişti.

O gece hayatının dönüm noktası olmuş annesinin kuklası olmuştu. Duyduklarını kimseye anlatamazdı hatta kimsenin anlatmasına izin veremezdi bu yüzden hayatını feda etmişti. Belki kimine göre sevmediği birisi ile nişanlanacak kadar önemli olmayabilirdi ama onun için önemliydi. Genç kız ailesinin dağılmasını istemediği için her şeye boyun eğmek zorunda kalmıştı.

Stanley sonunda ağzını kapattı sonunda ve genç kızın ellerinden tutup samimiyetle okşadı. Allissa ellerinde hissettiği sıcaklık ile gülümsedi ve genç adamın onu anladığını anladı. Hemen ona sarıldı ve sessizce ağlamaya başladı. Göz yaşları birer birer genç adamın omzuna aktı. Bir süre sonra ağlaması sesli ve şiddetli oldu ama genç adam hiç konuşmadan ona sıkı sıkı sarılmaya devam etti.

Allissa daha önce rahatca ağlayamadığı günlerin acısını çıkarırcasına ağlıyordu. İçini çeke çeke salya sümük ağlıyordu. Stanley ise genç kıza sıkıca sarılmış hem ona destek oluyor hemde ona sarılmanın keyfini çıkarıyordu. O ağlıyor diye içi yanıyordu ama rahatlasın sakinleşsin diye konuşmadan bekliyordu. Elleri ile kızın belinden sıkıca tuttu ve sakince okşadı.

Allissa biraz daha sarılmadan sonra geriye çekildi ve titreyen elleri ile göz yaşlarını silmeye çalıştı. Genç adam sehbadan bir peçete alıp kızın ellerini indirdi ve nazikce önce göz yaşlarını sonrada burnunu silip kızın içini sıcacık yaptı. Allissa genç adama sulu mavilikleri ile baktı ve kalbi tekledi. Gün geçtikce genç adama olan hisleri artıyordu ama o bunu kabul etmek istemiyordu.

Burnunu çekti ve ayağa kalktı elini yüzünü yıkamak ve kendine gelmek istiyordu. Stanley sesini çıkarmadan kızın sırtına elini koydu ve onu alt kattaki lavaboya kadar takip etti. İçeriye girince de tekrar yerine geçip oturdu. Hala duyduğu şeyi düşünüyordu. Böyle bir şey nasıl olur bu zamana kadar nasıl fark edilmez aklı almıyordu.

Sofia' nın amcasını aldatabilecek birisi olduğunu da düşünmüyordu. Evet o çok sert, kimseye taviz vermeyen birisi olsa bile bunu yapabileceğini hiç düşünmemişti. Özellikle genç kızın bunu duyduktan sonra ne tepki verdiğini merak ediyordu. Sofia ondan nişanlanmasını ne karşılığında istemiş anlamıştı ve ruhu daralıyordu.

Allissa' nın bu kadar yorucu bir sırrı sakladığını öğrenmek onu da kötü etkilemişti. Oturduğu yerde iyice yerine çöktü ve genç kızın gelmesini bekledi daha fazla düşünmek istemedi. Allissa ise aynadan kendini inceliyordu. Kızarık bir burun ıslak gözler ve çökmüş bir yüz. Bu genç yaşında çok büyük yükler sırtlamış yanlış yollara sapmaya zorlanmıştı. Hemde öz annesi tarafından yapılmıştı her şey.

Musluğu açtı ve soğuk suyu yüzüne çarptı bir kaç kez. Soğukluk iyi gelmiş bedeni ürpermişti. Musluğu kapatıp yüzünü kağıt havlu ile sildi ve derin bir nefes aldı. Hazırdı ve her şeyi genç adama anlatabilirdi geç bile kalmıştı. Belkide en başında gelip her şeyi ona anlatmalıydı ama yapamamış çok korkmuştu. Şimdi neden yaptığını da bilmiyordu ama içinden gelen sesi dinlemiş suskunluğunu sonunda bozmuştu.

Stanley onu asla yargılamazdı ve bunu bir daha görmüştü genç adam ona zaman vermiş soruları ile onu sıkmamış kendisinin anlatmasını sabırla beklemişti. Onun gibi bir kuzene, arkadaşa sahip olduğu için kendinu hep şanslı saymıştı. Elindeki peçeteyi çöp kovasına attı ve son kez kendine bakıp kararlılıkla banyodan çıktı.