12.BÖLÜM "AİLEM"

185 12 6
                                    

Arabadan ikimizde aynı anda indik. normalde bu suratı görünce korkmam veya kaçmam lazımdı ama şuan öyle değildi. Nehir şuan korkmuyordu bu aksi, huysuz suratı gördüğünde. Bu bile onun için büyük bi gelişmeydi.

arabadan indikleri zaman tekrar yürüyüp yanyana geldiler Polislere ve huysuz babasının yanına gittiğinde içinde en ufak bir korku bile yoktu. Hatta rahat rahat yürüyerek onların yanlarına gitmesi polisi sinir etmişe benziyordu. bunu yüzünden anlamak o kadar da zor değildi polis ani bir zaman da kükreyerek " kelepçeleyinn!!" diye emir yagdırdı. iki polis koşar adımlarla yanımıza geldiğinde konuşma gereği duymuşum

"neden kelepçeliyosunuz ayazı?" yüzümdeki rahatlık hala yerinde duruyordu. Ne bir endişe, ne bir korku hiç bişey yoktu. çünkü biliyorum ki bizi bir yere götüremiyceklerdi. bu halime polis de dahil herkes şaşırmıştı babamın yanında durup emirler dagıtan polis sonunda ağzını açıp konuşabilmişi. "Kızım seni kaçırmadı mı bu herif bu ne rahatlık!" bu cümle sadece tebessüm etmeme sebep olmuştu ama sonradan kendimi tutamayıp kahkalara boğuldum. Bu duruma babam çok kızmış olacak ki " neden gülüyorsun nehir " diye bağırdı bana bakarak ama ben hala kendimi durduramıyordum. annem yanıma gelip kolumdan tuttu ve beni çekiştirmeye çalıştı. Hem refleks olarak hem de sinirle kolumu geri çektim. Yüzümde ki içten olmayan gülüşüm çoktan silinmişti.

"Beni kaçıran ayaz mı sence baba sen tekrar düşün bence şöyle bi hafta öncesini felan düşün beni kaçıran ayaz mı!! neye güvenerek polisle geldin yoksa artık her şeyi anlatmamdan korkmuyo musun? bence kendine bu kadar güvenme çünkü birazdan o kelepçeler senin bileğinde olucak !!" herkes pür dikkat beni dinliyordu. kimse ağzını bile açamamıştı. Benim bu kadar rahatken birden patlamama şaşırmış olmalılar. tabi ağzının açamazlar ne diyecek ki? yoksa polislerin önünde tekrar mı kaçırma planı yapıyor hah bu bile beklenir o adamdan.

"Nehirr!! kapa çeneni sizde oyalanmayın götürün"

"hayırr bırakın ayazı o beni kaçırmadı. Ben kendi istegimle buradayım" babam dediğim adamın yanında ki polis bir babama bir bana bakıyordu şaşırmış gibi görünüyordu. "ama barış bey sizin burda zorla tutulduğunuzu söylemişti. Madem öyle çıkarın kelepçeleri" zafer kazanmışcasına içten bir sevinçle ayaza döndüm. Yanındaki polis ellerindeki kelepçeleri çözüyordu. Bir yandan da nerden geldiğini bilmediğim cesaretime hayran kaldım. Vay be bunu hiç kendimden beklemezdim. Karşımdaki bu dev adama, herşeyi yapabilecek bir adama karşı gelmiştim. O da buna şaşırmış olacak ki hiç birşey yapmıyor, olduğu yerde duruyordu. Kendime gelerek hemen ayazın yanına yavaş, zafer kazanmış ve amacına ulaşmış bir bakışla yürüdüm. Bakışıma karşılık vererek o eşsiz yüzle göz göze geldim. Yanına vardığımda harika bir gülüşle bana döndü ve kulağıma eğilerek "iyi işti" diye fısıldadı. Bende onun gülüşüne karşılık vererek susmayı tercih ettim. Geldiğinden beri annemin sesini duymamam iyiydi aslında ama tam mutluyum derken annemin sesini duymamla yüzümdeki gülüşte soldu, gözümdeki ışıltı da.

"Kızım lütfen bırakma beni. sensiz ne yaparım ben"

"ben o evde yaşarken de bensizdin anne. Yanıma gelip nasılsın dediğin mi vardı. Aklına geliyor muydum senin acaba? Aynı evin içinde yüzünüzü gördüğüm yoktu be. Kaç kere ağladım haberin varmı neden benim annemde diğer anneler gibi değil? neden annem bana hiç sarılmıyor? neden annem beni sevmiyor? Annemin yanında olmasına ragmen annesizlik çektim ben. Annesiz Babasız çocukların halinden anlar duruma geldim. Ama sizin paradan başka gözünüzü bişey görmüyor. varsa yoksa para aman param azalmasın aman param eksilmesin hep fazlası gelsin.. Bi kızınız olduğunu unuttunuz. Bakın unutmanızı daha da kolaylaştırıyorum artık bi kızınız yok anladınız mı?" işte tek ihtiyacım olan buydu sanırım. Senelerin birikimini artık onların yüzüne vurarak söylemem içimi rahatlatmıştı. Bu rahatlamayla ağladığımın da farkında değildim zaten elime düşen göz damlasıyla anlamam ve hemen gözlerimi silmem bir olmuştu. Onların karşısında ağlamayacaktım bu beni sadece güçsüz gösterir.

"Demek burada yaşıyorsunuz. Anılarınızdan bahsediyor olmalısınız birbirinizi ne kadar da iyi tanıyorsunuz ama.."
Birden ayaz sesini yükselterek "gidelim bence artık nehir burda işimiz kalmadı" bunları söylerken gözlerini bir an olsun babamın gözlerinden ayırmamıştı. Aynı hareketin karşılıgına almıştı. Ben sadece kafamı sallamakla yetinmiştim ne yalan söyleyeyim korktum bu halinden.
Onlardan uzaklaşarak arabaya dogru ilerliyoduk ta ki babamın sesini duyup arkamıza donene kadar.
"Yoksa bilmiyor mu ayaz? Seni hatırlamasını da beklemiyordun sanırım" ne diyor bu adam. Sanki aralarında bir bilmece var onlar cevabını biliyor ve bizim çözmemizi bekliyor.
"Kapa çenenii!!" ayazın bu halini görmem bi iki adım geri atmama sebep oldu. Sanırım ayazın sinirli yüzünü daha yeni görüyorum. E bu da haliyle korkmama sebep oluyor. Bakınsana masum, sakin adamı ne hale getirdi o pislik. Ne yaptıgım kafama daha yeni dank etti ve hızlı bir kaç adımla hemen ayazın yanında bittim. Bu sinirle bana bile bisey yapabilirdi. Arkasında oldugum için beni göremiyordu yanında oldugumu bilmesi için elimi omzuna koydum. Refleks olarak arkasına dönmesini fırsat bilerek konuşmaya atıldım.
"Hadi gidelim ayaz." ama bu bana yetmemişti, ki onunda sinirini yatıştırmış gibi görünmüyordu. Kulagına egilip fısıltı gibi çıkmasına özen gösterdigim sesimle "sinirlenme ben hep yanındayım" dedim. işte şimdi olmuştu..

Uzun zamandır yb gelmiyo bunun sebebi son yayımladıgım bölümün kac hafta olmasına ragmen hala dusuk okuyucusu olması. Bu beni rahatsız etti açıkçası. Bu kadar zamanda artmasini bekledim ama olmadi bende bari okuyan kisileri merakta bırakmamak icin bölüm yayımladım. Hee bu arada çevrenizdeki wattpad okuyucularına kitabımı önerirseniz sevinirim.

Benim kitabımı okuyan sınıf arkadaslarım kitabımın kiraz mevsimine benzedigini söylüyor. Açıkçası ben dizi izlemedigim için bilmiyorum eğer izleyen bir arkadasımız varsa yorumda belirtmesini isterim.
Karakter adı benziyormus ben cok yakın bir arkadaşıma danıştım karakter ismi icin o ayaz olmasını istedi bende kırmayıp ayaz yaptım. Birde ayazın mimar olması benziyormus benim ileride istedigim meslek mimarlık oldugu icin mimar dedim hic dusunmeden.
Yani bu dizinin kopyasını yazmaya çalışmam degil tamamen bir tesadüf.

Yanımda kalHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin