12.Bölüm

683 86 6
                                    

Gamze ile Erkam birlikte otelin restorantında yedikleri yemeğin arkasından kaldığı odaya gelip beraber televizyon izlemeye koyulmuşlardı. Erkam'ın bütün ısrarlarına rağmen dışarı çıkmak istemediğini söylemişti. İzledikleri filmden aslında Gamze pek birşey anlayamamıştı. Yanı başında ona elma doğrayan adam odaklanmıştı. Ve aslında bundan sıkılmak yerine keyif alıyordu. Bir ömür ona baksa ne sıkılır nede bıkardı. Sanem haklı çıkmış avcıyken av olmuştu. Ama bundan zerre kadar pişmanlık duyduğu da yoktu. Herkesin korktuğu bu adam şuan oturmuş ona meyve soyuyordu daha ne olsun.

Herkes ondan korksa da Erkam ile geçirdiği  saatlerde aslında onunda bu hayatta bir yarası olduğunu anlamıştı. Yemekte sohbet ettikleri sırada konu aileden geçtiğinde Ekam'ın gözlerinden gecen acıya an be an şahit olmuştu. Bu konuyu geçiştirirken en kısa zamandan onu daha çok bilgilendireceğini söyleyip konuyu kendi ailesinden alıp Gamze'nin ailesine getirmiş. Gamze'de aynı Erkam gibi onu geçiştirip birgün anlatacağını söylemişti.

"Biliyorum etkileyici bir tarafım var. Bakmaktan yorulmuyorsun."

"Ego yığını seni." dedi ona yakalanmış olduğu gerçeği ile yüzü kızarırken televizyondaki filme odaklanıyormuş  gibi yaparak." hem ben filme odaklandım sana değil."

Önüne dönüp burnunu dikleştiren kıza hayranlıkla baktı. Bu kadın gerçekten inatçı ve dediğim dedikti. Kızaran yanakları ile adeta tapılası bir heykel gibiydi.

"Ya tabi tabi. O kadar odaklanmışsın ki benim başka bir film açtığımı bile fark edemedin." dedi alayla ona biraz daha yaklaşmıştı. "İtiraf et ben filmden daha çok ilgini çektim senin" Gamze'nin daha da kızardığını gördüğünde gülümsemesi kahkahaya dönüşmüştü.

Gamze onun kahkahalarına çatık kaşlarla baksa da gülerken ki halini daha çok sevmişti. Bu adam nasıl katil olabilirdi ki?

"Tabi ki değiştirdiğini anladım." dediğinde Erkam'ın kahkahaları biraz daha artmıştı. Hiçbir insan onu bu kadar güldürmemişti. Huysuzluğu bile huzurdu. Dişleri ile alt dudağını ezmeye başladığında birşey diyeceğini ama çekindiğini anlamıştı. Ve alt dudağına bu işkenceyi yapmaya devam ederse Erkam kendini tutamayabilirdi.

"Hadi sor." dedi dikkatini acilen dağıtması gerekiyordu.

"Ne? Anlamadım?" dedi şaşkınca hayır aklından geçenleri okuyamazdı değil mi? Eee o zaman nereden anlamıştı.

"İki dakikadır alt dudağına işkence yapıp duruyorsun. Sor da dudağında bende  işkence çekmekten kurtulalım."

"A- anla- anlamadım" dedi kekeleyerek. Gayri ihtiyari dudağını son defa dişleyip bırakırken.

"Şey her neyse işte." dedi dudağının içinde dilini dolandırdı. "Sor güzelim sorunu."

"Şey sen hiç evlendin mi? Yada ne biliyim sevgilin falan oldu mu? " zorlukla sorduğu sorunun sonunda gözlerini kaçırmıştı. Adam şimdi sanane dese yeriydi. Ama onu tanımak istiyordu. Hayatını bilmek özeline girmek istiyordu. Ve bunu intikamından dolayı değilde sırf onu merak ettiği için yapıyordu. Her şeyini bilmek isteyen bir yanı vardı. Onun ayakkabı numarasından, sabah kaçta kalktığından, akşam kaçta yattığından, kaç saat uyuduğundan, hangi yemekleri sevip, hangilerini sevmediğini ve buna benzer bir sürü şey daha bilmek istiyordu. Kendini bir an sapık gibi hissetti. Adamın hayatında ona gizli olan hiçbir şey olmasın istiyordu.

"Hiç evlenmedim. Sevgilimde olmadı." dedi Erkam ondan gözlerini ayırmadan koltuğun arkasına yaslanıp onun sorularına devam etmesini belirtircesine.

"Neden. Şey yani daha önce neden evlenmedim? Yani senin için bir maksu-" dediğinde Erkam onun kıvranmasından dolayı ne kadar eğlensede onu zorda bıkakmamak ve daha çok konuşması için cesaretlendirmek istiyordu.

Sen Kırıkları (Kırık Kalpler Serisi )  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin