TEACHER [+18]

1.1

İyi okumalar;
Okula girdiğim gibi direk sınıfa çıktım. Sınıf arkadaşlarıma selam verip sırama oturdum. Melis yoktu demek ki bugün gelmeyecekti normalde benden önce gelirdi hep noldu acaba merak ettim.

Telefonumu elime alıp Melis'e mesaj atım.

Okyanus:
Melis bir sıkıntı mı var neden gelmedin.

Birkaç dakika sonra telefonuma bildirim geldi. Bende baktım kilit ekranına melisten mesaj geldiğini gördüm .

Melis:
Hayır tatlım birazcık hastalandım sanırım ondan dolayı gelmedim. Yarın gelirim merak etme.

Okyanus:
Tamam bebeğim geçmiş olsun bekliyorum seni yarın.

Melis'in iyi olduğunu öğrendikten sonra çantamdan defterimi çıkardım. Dersimiz biyoloji idi (en nefret ettiğim ders allahtan yazar bu yıl görmüyor) fazla sevmezdim bu dersi ama anlardım.

Hocanın sınıfa girdiğini görünce selamlaşma rutinini geçip derse başladık.

4 saat sonra;

Uras hocayı birkaç derstir görmüyorum. Şüphelenmiştim ama bir şey yapmadım karnım acıkmıştı ve öğle arasındaydık kantine indim.

Yiyecek bir şeyler birde çilekli şeker alıp bir masaya oturup yemeye başladım. Bugün çok huzurluydu nedense hiçbir sorun çıkmamıştı. Ama Uras hocayı görmediğim içinde üzgündüm gerçekten keşke görebilseydim.

Çilekli şekerimi ağzıma atıp emmeye başladım. Çilekli şekerleri gerçekten çok seviyordum. Tadı hep güzeldi.

Çilekli şekerimle zevk yaşarken yanıma bir kız grubu geldi. Tanımıyordum kim bu embesiller ya orospu oldukları bin kilometre öteden belli oluyordu resmen
"Okyanus sen misin?" Bu ne diyordu böyle ya kimdi bu mallar "evet benim hayırdır" kızlar mal mal gülüyordu. Sinirlerim bozuldu kimdi bunlar ya "sen gel bizimle görürsün" kaşıntıları vardı kesin kızların banada kaşımak düşer yani ters tepemem sonuç olarak.

"Bekliyorum ilerleyinde kaşıntınız neymiş görelim."

Kızlar gülümseyip en üst kattaki kızlar tuvaletine girdiler. Genellikle burda çok kişi olmazdı . Üst kat olduğu için insanlar inip çıkmaya üşenirdi o yüzden herneyse kızların arkasından bende girdim. Girer sarı saçlı kızın biri saçıma abandı hemen ben ne olduğunu anlamdım bile " kızım sen kimsinde Uras hocanın arabasına binersin üstüne üstlük bide okula gelirsin onunla" sinirlenmiştim gerçekten hemde daha fazla dayanamadım. Kızın kolunu tuttuğum gibi kolunu çevirdim. Kız acı ile bağırdı.

Umursamadım o kimdi kim olarak saçımı çekerdi diğer iki kız da üstüme doğru geldi." Sakın gelmeye cesaret etmeyin onun yerine siz geçersiniz " dedim. Gözlerimle kızı göstererek

"Sen kimsin kızım senden korkalım biz lan" kendi kaşındı. Bana yürüdüğü gibi tekmeyi karnına bastım.

Sabrım kalmadı cidden salaklara bak ya nerden buluyor bunlar bu yüzü kolunu çevirdiğim kızın kolunu serbest bırakıp direk bana döndü sağ sol olarak yumruk attım kıza kız neye uğradığını şaşırdı. Olduğu gibi direkt çıktı. Diğer kızada yürüdüğüm sırada hepsi birden tuvaletten çıkıp gitti.

Bende kendimi toparlayıp ellerimi yıkadım. Birkaç dakika ellerimi mermere yaslayıp sakinleştim. O sırada tuvaletin kapısından sesler geldi.

Sabahtan beri görmediğim o yüzü ilk kez gördüm bugün kalbim hızlanırken ona baktım durdum öylece o direk yanıma geldi.

Ellerini yanaklarıma koydu." Bir şeyin var mı olmadı değil mi bir şey iyi misin" Uras hocaya baktım.

Ellerimi ellerinin üstüne koyup " ben iyiyim hocam siz birde karşı tarafı görün" dedim. Güldüm oda güldü gözleri yüzümde gezdi. Bana bakıp " noldu neden kavga ettin Okyanus " bugün sizinle okula geldim diye hanımefendiler sinirlenmiş hesap sormak istemişler." Dedim. Bana baktı gözlerime ordan dudaklarıma " sen rahatsız oldun mu peki bu durumdan."

Kafamı hayır anlamında salladım." Neden rahatsız olayım ki sizden veya beni bırakmanızdan saçma yani "  gözleri dudaklarıma bakarken konuştu çok yakındı bana fazlasıyla her an dudaklarımız birleşebilirdi.

"O zaman bu yapacağımdan da rahatsız olma" diyip dudaklarıma yapıştı.

Ne olduğunu anlamadım bile ama sıkılmıştım artık ilerlemek istiyordum. En azından bu öpücükten sonra onunla bana karşı hisleri olduğunu anladım. Karşılık vermemi ister gibi alt dudağımı dişledi.

Bende daha fazla dayanamayıp öpülünce karşılık verdim. Gülümsediğini hissettim gerilen dudaklarından bende mutlu oldum. Beni belimden tutup kendine daha fazla bastırdı bende oda aynı anda inledik. Tuvaletin içindeki kabinlere doğru yönlendirdi ikimizi bende hayır demeden ilerledim. Sırtımı kabinin kapısına yasladı ve öpüşümüzü derinleştirdi.

Dilleri dudaklarımda gezinip ağzımın içine girmek ister gibi izin istedi. Bende dudaklarımı aralayıp izin verdim. Dili dilim ile buluşurken piercing'ime takıldı dili hoşuna gitmiş olacak ki biraz daha oyalandı çekiştirdi orayı emdi. Nefes alamayacağımızı anladığımızda ayrıldık o bana gülüyordu ben ona ikimizde mutluyduk çünkü.

Selam arkadaşlar umarım bu bölüm uzun olmuştur.

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın

Bence bu yeni kitap çok güzel olacak

Yeni bölümde görüşmek üzere görüşürüz.