2.BÖLÜM:SİLAH

30 7 1
                                    

Bitirecekti.Şu yalan dünyada o da gülecekti.Artık vaat ettiği hayatı sunuyordu sanki kaderi.Şaşırmıştı.Bir tek isteği annesiydi.Çünkü babasını hiç görmemişti.Annesi tek varlığıydı.O da yoktu.Tünelin sonunu görüyordu.Artık herşey yeni başlamıştı.

...

Tam bittim derken yeniden diriltti bu intikam beni.Herşey benim lehimeydi.İpler benim elimdeydi.Yıllara ilmek ilmek ördüğüm intikam duygum şaha kalkmıştı.Yılları tamir etmeye hazırlanyordum.Bu duygudan Ezel'in sesiyle çıkmıştım.

"Nihan MÜJDE!Hazal Atasoy bugün Türkiye 'ye gelecek.Tarık söyledi az önce.Bugün onu vurabiliriz değil mi?"

"Hayır sadece  yaralayacağız.Sadece kolundan vuracağız.Hedef Türkiye 'ye gelecek sonra kardeş sevgisi burada kalmaya zorluyacak.Sonra tıkır tıkır işleyecek planımız."

"Harika yıllar sonra mutlu olucaz."
"O sadece bir piyon bizim şaha ulaşmamız lazım."

"Olsun yavaş yavaş bitecekler bir mum gibi ve biz de ateş olup yok edeceğiz onları."

Biraz olsun rahatlamıştım.Az da olsa.Merhamet yoktu.Acımak yoktu.Yıllardır yok ettiğim duyguları asla var olmayacaktı.Bana göre herşey güzelliğini yitirmişti.Siyahtı.Kendime tek layık olan renk siyahtı.Tek siyah.Ezel bana hep'SİYAH KRALİÇE 'diyip duruyordu böyle olduğum için.Aslında haklı başka renk yoktu ki bana göre.Beyaz renk bana çok uzaktı.Belki bir gün...

"Nihan nasıl bir silah seçeceksin.Küçük tabanca yoksa büyük mü?"

"Babamı silahı tabi Ezel.Bu silah onların sonu."

"Tamam 1 saat içinde çıkmamız gerek hadi hazırlan."

Babamın silahıydı bu.Işlemeli zarif birşey.Üstünde bir tarih vardı bilmiyordum ne tarihiydi.Evet Nihan intikam zamanı geldi.Onların sonu senin başlangıçın.Hadi başarabilirsin.
1 saat sonra oradaydık evlerin önünde.Ezel pis pis sırıtıp duruyordu.
İyice sinirlenip duruyordum ne zaman olacaktı?Ve hedef göründü.Şık bir araba yaklaştı.Hazal Atasoy indi.İçimde birşey oldu.Çok benziyordu.Saçmalama o senin öldüreceğin kişi.Ve silahı ayarladım bir nefes alıp tetiği çektim.Tam vurmuştum kolundan tam isabet.
Çığlıklar,bağrışmalar.Biz ise Ezel ile beşlik çakıp devam ettik yolumuza.Evet ilk kale fethedilmişti.
Savaş başlamıştı ve hedef büyük bir darbe almuştu.Ve herşey yeni başlıyordu...

"Nihan hastaneden haber aldık.Durumu iyiymiş ve KEREM ATASOY yarın ilk uçakla gelecekmiş.Evet herşey istediğimiz gibi."

"Durumu umrumda değil.Hedef gelecek ise bu iyi haber."

Evet olmuştu yıllardır beklediğine  değmişti.Babasına söz vermişti.Yazdığı mektupta'Intikamımı al kızım 'demişti ona.Keşke olmasaydı ölmeseydin keşke babam.Içimde oluşan bu derin kesik son bulacaktı.Yıllar onu iyileştirmemişti daha güçlü yapmıştı beni.Karanlık hayatım biticek ve aydınlınlığa geçecektim.Güneşi görecektim ilk defa.Ezel yine söyleniyordu acaba niye...

"Ezel ne oldu ya ."

"Babamınızın katili yıllardır burnumuzun dibindeymiş.Saklanmış senden adını biliyor ama seni tanımıyor."

"Bilmesine gerek  yok zaten elbet onada sıra gelecek.Ama saklandığına göre iyi korkuyor benden.Ama korkunun ecele faydası yok."

"Ne zaman öldüreceğiz onu ne yapacağız söyle Nihan ne olur kafayı yiyeceğim."

İlk defa Ezel'i bu kadar sinirli görmemiştim.

"Sakin ol .Elbet bildiğim var.O onları sonu.Unutma birşeylerin sonu birşeylerin başlangıcıdır."

"Yeter ya yaşadığı yeter sen öldüremeyeceksen bana söyle ben öldüreyim."

"Saçmalama ikimizide yakacaksın.Sakin ol ve beni dinle.Ben onu unutmadım o benim babamın katili.Hayatımın katili söyle ben onu öldürmeyeyim de kimi öldüreyim bu bizim intikamımız ama ben öldüreceğim sen değil."

Sakinlemişti.Içinde yanan ateşi hissedebiliyordum .Aynı ateş bendede yanıyordu.Haklıydı.O da benim gibiydi.Uzun bir sessizlik kapladı ölüm sessizliği gibi.Kalkıp gittim.Nefes almaya ihtiyacım vardı.Yanlız kalmaya.Kendim olmaya ihtiyacım vardı.Ne akrabam ne sevdiğim insanlar vardı.Bir Ezel vardı.Onunda zorunlu kaldığını hissedebiliyordum.Koca şehir ben ise yanlızım.Kalabalık yanlızlığı doğuştan öğrenmiştim.Yürüyordum.Attığım her adım yemin eder gibi ses çıkarıyordu.Sanki çığlık atıyordu içim ama dilim söylemezdi.Benim kitabım da pes etmek yoktu.Bir gölge gibi geçtim sokaklardan ne aradığımı bilmiyordum.Sadece ayakkabının sesleri  çıkıyordu.
Tak tak.
Tak tak.
Sanki ezbere bildiğim şarkı gibiydi.Gece olmuş karanlık basmıştı her yere.Ay çıkmıştı.Karanlığın kurtarıcısı gibiydi.Niyeyse küçükken hep geceyi severdim.Bütün kusurları saklıyordu.Ay'da gecenin kusurlarını gizliyordu.Kimsenin benim kusurlarımı sakladığı yoktu.Herşey bana karşıydı.Ama şimdi herşey iyileşiyordu.Yaralar iyileşiyiyordu.Ama izleri kalıyordu.
Ne yaparsa yapsın yok edemediğim yaralarla doluydu ruhumun her yanı.
Eve gitmeye karar verdim.Ezbere biliyordum herşeyi.
Tak tak.
Tak tak.
Nereye gittiğimi biliyordu. Eve geldiğimde Ezel 'i bulamdadım.

"Ezel nerdesin hadi çıkta konuşalım.Tamam ileri gittim kusura bakma ilk defa yendiğim için bu kadar tepki verdim.Hadi çık ."

Yavaşça aralandı.Çökmüş bir tavırla baktı gözlerime.

"Biz seninle...

Evet bu da ikinci bölüm. Olaylar başladı.Bende heyecanlıyım bilgi vermek istemiyorum ama Güzel katil'i çok şey bekliyor.Umarım beğendiniz.Daha uzun yollarımız var bana yardım etmek isteyenler mesajlarınızı bekliyorum kucak dolusu sevgiler 😘😘😘






GÜZEL KATİL SERİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin