❝Bir travma, sizi nereye kadar ulaştırabilir?❞ Küllerinden doğan vardı, bir de ölümünün ardından küllerini gömen. Genç kadın ise ikisini de olamayacak kadar yaralıydı. Aybeniz Asya Akyüz. Ruhu, bir sonbahar ayında, yalnız bir bankta canice katledilmişti. Genç kadın, yalanlarla süslenmiş bir bankta terk edilmişti. Zihnine tozlu elleriyle bastırmış, gücünü siyaha boyadığı kalbinden almıştı. Öldüğü bankta yeniden dirilmiş, hatalar yapmış ama en çok da hatalarından ders almıştı. Kendine güvenmiş, sırtını doğrultmuş ve yaşamına devam etmişti. Ta ki, o güne dek. Celâl Yiğit Karakaya. Bir terör örgütü tarafından ülkeye sürüklenerek geri getirilmişti. Artık cevapsız sorular vardı. Ve o sorularla boğuşması gereken bir polis. Dünya tersine döndü, yangınlar bir bir söndü. Yangınları söndüren genç kadının sıcak nefesiydi. Oyunlar genç kadını alaşağı etti, fakat genç kadın biliyordu ki, oyunbozan olmadığı müddetçe kaybedeceği bir oyunun tam da ortasındaydı. Saat, tersine döndü. Dördü on üç geçe durdu. Genç kadının fısıltısı dünya için bir haykırıştı. Artık hiçbir şey eskisi gibi olamayacaktı. ꧂ "Sensizken ruhumu katlettim," diye adımladı bedenime doğru. Tam da o anda soluklarım kesilmiş, zihnim ruhuma küsmüştü. Avuçlarımı birer yumruk hâline getirdim, sertçe yutkunabildim, belki bir işe yarardı; belki geçmişi bir kenara fırlatabilmeme yarardı. O an bir adım daha attı bana, vücutlarımızın arasında santimler kalmıştı. Sonra usulca vücudunu eğdi, iyice yanıma sokuldu. Ciğerlerime doluşan ferah kokusu beni yıkıp bitirebilmek için uğraşıyordu. Siyaha çalan gözleri, tam da gözlerimdeydi. "Ve şimdi," diye fısıldadı. "Bana onu tekrar canlandırabilmem için umut veremezsin, il mio coure donna." ☙ 11.02.2021 MÂHÎ SERİSİ, birinci kitap.
28 parts