"Prens Valery... Bu çiçeğin anlamını biliyor musunuz?" Çiçeğe bakarken başını hayır de gibi salladı. "Her çiçeğin bir anlamı vardır. Kamelya çiçeğinin anlamı aşk demektir. Ve aynı zamanda bağlılık ve sadakat anlamına da geliyor. Majesteleri lütfen bana evlenme teklifi edin. Sizi kral yapacağım. Size söz veriyorum ki size karşı bu çiçek gibi olacağım." ... Ölüm neydi? Ölümden sonra bizi bekleyen şey neydi? Gözlerimi ölüme kapatırken bana şu sözler söylendi. "İstediğin hayatı sana vereceğim fakat bir gün bunun karşılığını senden almak için geleceğim." Gözlerimi bu sözler ile açmıştım. Uyandığım ev bana ait değildi. Kitap satırlarında okuduğum ve içimi acıtan bir dünyaya uyanmıştım. Ruhum bana ait olmayan bir bedenin içindeydi. Bu bedenin sahibi ise henüz 21 yaşındayken sevdiği için her şeyi yapan fakat yine sevdiği adamın ellerinde ölen kızın bedeniydi. Bir şekilde gelecekten geçmişe gitmiş ve burada yaşamaya başlamıştım. İlerleyen zamanlarda neler olacağını biliyordum. Bir kez ölmüştüm ve bana bir şekilde yeniden birisi şans vermişti. Bu şansı kullanarak o karanlık günleri yok edip bana verilen bu hayata devam edecektim.