Lydia korkuyla çıkış yolu ararken telaşla sağ sola koşuşturuyordu , saatlerdir buradaydık annem şu an beni arıyor olmalıydı , keşke ona haber verseydim en azından ormanda olduğumu bilirdi bunun için polislere haber verebilirdi ama eminim ki bizi şu anki durumdan polis dahi kurtaramazdı , çünkü burada normal insanlar yok , buradaki şeyler bir polisten korkmazlardı , umudumu yitirmelimiyim? yoksa bende çıkış yolumu aramalıyım? , şu an gerçekten yorgun ve bitkin olduğumu hatırladım küçük bir ortamda , hiç görmediğim , bilmediğim bir yerde , tuhaf yaratıklardan kaçmak oldukça yorucu bir şey sonuçta ,
Bir elimi anlıma koyup duvara yaslandım , lydia'da artık pes etmiş olacak ki ışık vuran bir yerde oturup bana baktı ,"Sonumuz geldi , ölene kadar burada kalacağız , tuhaf yaratıklardan her gün kaçıp biraz daha yorulup biraz daha bitkin düşeceğiz belki açlıktan öleceğiz , belkide burada çürüyüp gideceğiz ve bize ait bir mezarımız dahi olmayacak , ah! Şimdiden ailemi özledim , bak bu çok tuhaf ilk defa ailemi özlüyorum"
Uzun konuşması sessizliği dağıtmıştı , umutsuz konuşsada varlığı ve konuşma tarzı iyi hissetmeme neden olmuştu , eğlenceli bir kızdı ama korkunca insanı inanılmaz derecede tedirgin edebilecek bakışlar sergiliyordu , ve bu kızda asıl dikkatimi çeken şey birden bire değişen tuhaf ruh halleriydi ama bu ruh hastalığından daha çok eğlendiren tarzda değişimlerdi , yani bir anda kızgınken hiç ummadığın bir zamanda yüzüne samimi bir gülümseme takınabiliyordu , şu anda öyleydi , az önce korkudan ölecek iken şu an etrafı umursamaz ama komik bir ifadeyle inceliyordu , lydia'nın bakışları bir yerde durdu koridorun sonuna bakıyordu , sonra kafasını bana çevirerek
''Acaba bu koridorun sonunda ne var?''
Ona dehşetle bakarak ,
''Bilmiyorum ve merakta etmiyorum , sende etme başımız yeterince belada''
''hadi ama eninde sonunda öleceğiz öyle değilmi , burada oturup çürümek mi daha iyi , yoksa ihtimalleri değerlendirip etrafı kolaçan etmek mi?''
biraz düşünmüş gibi yaptıktan sonra lydia'ya dönüp
''çürüyerek ölmek kulağa daha cazip geliyor doğrusu''
''hadi ama , hem senin yüzünden buradayız unuttun mu bana borçlusun , çünkü yukarıda seni bırakıp kaçabilirdim , ama yapmadım''
haklıydı , kesinlikle haklıydı , derin bir nefes alıp ayağa kalktım ,
''pekala ama , herhangi bir tehlike anında kaçar seni bırakırım yani benden kahramanlık bekleme''
yüzü memnuniyetle gülümsedi ,
''angel birde iyi yanından bak''
ona tuhaf bir yüz ifadesiyle baktım , şu an ne iyidide ben o iyi tarafı göremiyordum ki acaba , lydia'ya soru soran bakışlar attım , ardında lydia düz bir sesle
''eğer buradan kurtulursak , bize verilen ceza için azda olsa bilgi toplamış oluruz ve o kadını biraz korkuturuz''
''asla olmaz , bir kere elimizde ne bir klalem , kağıt , ne de bir fotoğraf makinası var , bunlar olmadan ne yapabiliriz ki?''
"Kurtula bilirsek eğer , bir dahakine hazırlıklı geliriz "
Bunu söylerken suratı masum bir ifadeyle parlamıştı , ben onu aldırmadan etrafı incelemeye devam ettim , şaka zamanı değildi , ona sıkkın bir ifadeyle ,
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ceza
HorrorKüçük bir ceza Küçük bir çığlık Küçük bir merak Angel'a verilen küçük bir ceza onu ve onunla a...