17. Bölüm

165 6 0
                                    

Bacaklarım koşmaktan uyuşmaya başlamıştı , ama bedenim , korkuyla bütünleşmiş bacaklarıma işkence etmeyi umursamadan koşmaya zorluyordu , nereye kadar koşabilirdim , yada nereye kadar kaçabilirdim ,

Bir anda koşmayı bıraktım ve bu görüntüden kurtulmak istermişçesine ters istikamete koşmaya devam ettim ,

Arkamı döndüğümde bu sefer kaçışımın olmadığını anlamıştım ...

1 saat önce

Karşımda beyaz önlük giymiş -eskiden burada çalışan biri olduğunu tahmin ettiğim - bir kadın vardı , gözleri kanlanmış ve korkutucu bir ifadeye bürünmüştü , bakışları tam olarak benim gözlerimin içine sabitlenmişti , ama bunların yanı sıra boynundan bir halatla tavana asılması ve kana bulanmış vücudu gözlerimin yaşarmasına sebep olmuştu ,

Bedenim hareket etmekte zorluk çekerken beynim hala tehlike sinyalleri vermeye devam ediyordu , bacaklarım nihayet kilidini açınca geri adım atmaya başladı , daha sonra gidebileceğim en büyük hızda koşmaya başladım , koridorda herhangi bir yere kendimi savururken arkama bakmadan edemiyordum , her üç adımımda bir başımı arkaya çevirip tekrar o korkunç görüntüyle karşılaşmayı bekledim , o sırada kafama çarpan şeyle kalçamın üstüne düşmem bir oldu , hızla kalkıp koşmaya devam edecek iken , o korktuğum görüntü karşıma yüzlercesiyle çıktı ,

Uzun ve karanlık koridor boyunca sıralanmış asılmış ve kana bulanmış bedenler , az önce gördüğümden daha korkunç , daha iğrenç , daha zihnden çıkamayacak bir görüntüydü , korku filmlerini aratmıyordu ,

Arkamı dönüp gidecekken önüme çıkan duvar beni durdurmuştu , duvarın üstüne kırmızı sıvıyla yazılmış bir yazı vardı ,

'HAKETTİLER'

hemen altında başka bir yazı daha vardı ,

'CESETLERİ İZLEMEYE DEVAM ET'

gözlerimi kocaman açarak yazıyı tekrar ve tekra okumaya devam ettim , ne demeye çalıştığını anlamıştım , cesetleri izlemekten kastı sanırım onları takip etmekti benden bunu istiyordu ya da istiyorlardı ,

Başka şansım olmadığını bildiğim için arkamı dönüp o mide bulandırıcı manzaraya dikkatle baktım , bu görüntü zihnimden asla çıkmayacaktı , bu denli korkunç sahne belkide buradan kurtulunca her aklıma gelişinde psikolojimi bozacak ve hayatı bana zehir edecekti , kendimi korku filmlerindeki baş karakter gibi hissediyordum , lydia'da yan rolü almıştı , yan roller o tür filmlerin sonunda daima ölürlerdi baş karakterler ise o korkunç ve sıradışı hayattan sıyrılıp kendi sıradan hayatlarına geri dönüyordu , ama tam emin değildim belkida baş rol lydia'ya aitti ve ben burada fazlalık olandım yani ölmesi gereken şahıs , emin değildim...

koridorda ilerlemeye devam ediyordum , ama bunun yanısıra bir şey farketmiştim kalbimin atışı ve duygularım sabitti , yani ne bir heyecan ne de bir korku belirtisi şu an görünmüyordu , bunun nedeni acaba artık ölüm korkusu olmadığından mı yoksa alıştığımdan mı bilemiyordum tabi .

cesetlerin yanından geçerken çürük et kokusu daha yeni yeni burnumu dolduruyordu , kötü koku gözlerimi yaşartmıştı ayrıca kusma isteğimi biraz daha arttırmıştı , nedense şu an bunlar bana normalmiş gibi korkmamam gerekliymiş gibi hissediyordum aslında şimdi düşünümce bize verilen cezadan sonra olan biten herşeyi sıraladığımız zaman , benim ve lydia'nın verdiği tepkiler ve hala sağlam olan ruh halimiz tuhaftı , belki buraya başka biri düşseydi kafayı yerdi , kendini öldürmeye kalkar ve hastaneye yatırılması gereken bir hal alırdı kısacası psikolojisi bozulurdu .
Ama ben ve lydia bu durumu öyle normal karşılamıştık ki şu an bile anlamsı güç ve bir o kadar imkansız geliyordu bana .

Buraya düştüğümüz gün acaba bir tesadüfmüydü ya da daha farklı , bir tuzakmıydı ,

Kafamı olumsuz anlamda sallayıp kendime olumsuz yanıt verdikten sonra , adımlarımı fazla hızlı attığımı fark edip duraksadım ve yavaş adımlarla yürümeye devam ettim , yürümekten sıkılmıştım artık , çünkü uzun zamandır yapabildiğim tek şey yürümekti , can sıkıcı ve onur kırıcı olmasının yanı sıra insana ağlama isteği veriyordu . bir kaç saat önce bu kadar sıkıcı değildi , çünkü yanımda lydia vardı , o zaman daha heyecan verici ve gizemli oluyordu , bir de yalnız olmadığım için içimdeki cesaret daha çok kendini gösteriyordu , ama şu an yalnızdım , tek başıma karar vermek , tek başıma hareket etmek zorundaydım .

Bacaklarım iflas etmek ve ben vaz geçmek üzereyken koridorun sonuna geldiğimi fark edip durdum fakat artık durduğum için sevinsem mi , yoksa onca yolu boşuna geldiğim için kendime kızsam mı bilemedim bu yüzden sadece derin bir "Of!" çekerek yetindim ,
Ama tam o sırada duvarla aynı renkte olduğu için zor görünen kapıyı görmemle oraya yönelmem bir oldu , kapının tam önünde durduğumda kolunu serçe kavrayıp çevirdim ve ben içeri girmeden kapıyı ittim ,
Aslında şimdi fark ettimde ben sadece yürümekten değil , nereye açıldığını bilmediğim kapılardan ve boş sonsuz gibi görünen koridorlardan da sıkılmıştım , ve bunu şu an karşımda duran karanlık koridor sayesinde anlamıştım ,
Acaba ne zaman bu bitmek bilmeyen hikayem sadede ulaşacak ve ben normal hayatıma devam edecektim ,
Çok yakında angel , çok yakında sen ve lydia burdan sağlam bir şekilde çıkacaksınız ve o gün çok yakın , amacıma çok yaklaştım , özgürlüğüme çok yaklaştım ...

CezaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin