Resimdeki bayan İlluminati Müdürünün evleneceği resim öğretmeni Ebru'yu temsil etmektedir:))
Bölüm Şarkısı : Sinan Yılmaz-Trabzon Kolbastı'sı
Bugün ilk 3 dersim boştu.Diğer 5 derste yeni gelen öğrencilere,öğretmenlerin İlluminati hikayelerini dağıtıp, ezberlemelerini tembihlememle geçecekti.Neden ezberlettiğimi merak etmeyin.Onlara emir verince egomu ucundan azcık olsa da tatmin etmiş oluyorum.
İlk 3 ders yeni gelen iki öğretmenle görüşmeye gidiyorum.Üzerimde jilet gibi bir takım elbise, ceket cebimde ise üçgen şeklinde mendil duruyor.Odamı kilitliyorum.Erkekler tuvaleti penceresinde yine sıkışıyorum.Ne yazık ki ayakkabımın teki tuvaletlerin birinin içine düşüyor.Çorabımın delik olmasını da umursamıyorum.Ne de burası benim okulum.İster yalın ayak dolaşırım, ister yırtık çorapla dolaşırım.Son anda bir sıçrayışta atlıyorum.Sıçradığımda bıyığımdan bir tutam yere saçılıyor.Neyseki ortalıkta kimseler yok.Bir ayağım ayakkabılı, diğer ayağım delik çoraplı halde merdivenleri çıkıp öğretmenler odasına varıyorum.
Bir anda bir ılıklık yayılıyor vücuduma.Meğersem erkekler tuvaletine inmeye çalışırken azıcık altıma kaçırmışım.Karşımdan resim öğretmeni olduğunu tahmin ettiğim, yemyeşil gözlü acayip güzel bir kadın geçiyor.Gülerek yanıma yaklaşıyor.
"Siz Müdür Bey olmalısınız." diyor.
"Evet." diyorum.El sıkışıyoruz.O an çoraplarımın çok kötü kokmadığını ümit ediyorum.
"Ayşen Hanım okul hakkında her ayrıntıyı anlattı." diyor.
Sırıtmaktan başka bir şey yapamıyorum. O an ağzımdan şu sözcükler çıkıyor. "O halde benimle yıldırım nikahı ile hemen evlenmezsen dayaktan öleceğini de biliyorsundur." diyorum.
Dehşete düşmüş gibi bakıyor.
"Hangisini seçiyorsun?" diye deli gibi bağırıyorum.
Korkarak "Ölmek istemiyorum." diyor.
"O halde nüfus cüzdanını benim deli yardımcıma bırak. En geç yarın evleniriz." diyorum.Korkudan titreyerek yanımdan ayrılıyor.
O an yırtık çorabımla olduğumu unutup koridor ortasında kolbastı yapıyorum.Ayşen yanıma gelip izliyor beni. Bana eşlik etmediğinden dolayı yanağına sertçe çakıyorum. O da başlıyor kolbastı yapmaya. "DÜĞÜN VAR!!" diye bağırıyorum. Kantindeki deli teyze geliyor.Elinde bir kavanoz var.Kavanozun içinde 3 hamam böceği, 1 fare, 2 de çekirge var.Onları salıyor dışarı. O an böcekler bile dans ediyor sanıyorum. Deli teyze eşarbını çıkarıyor.Halay çekerek eşarbını sallıyor.Öğrenciler teneffüse çıkıyor.Bizde eğlencemizi yarıda bırakıyoruz.Deli teyze böceklerinin sırtına iğneler takmış.Cebinden bir mıknatıs çıkarıyor.Tüm böcekleri sırtındaki iğnelerden çekiyor, onları hapishane oldukları kavanoza yeniden güzelce yerleştiriyor. Bende bir dahaki ders, dersim olduğundan, ayakkabımı giymeye ve belgelerimi almaya odama gidiyorum.Bir bakıyorum "İlludog" yani köpeğim erkekler tuvaletinde bir tuvalete girmiş, çiş kaka banyosu yapıyor.Hemen çıkarıyorum.Musluğa zar zor sığdırıyorum ve onu yıkıyorum. Her yer su oluyor. Odamıza gidiyoruz.Ben bir çift ayakkabı giyiyorum,belgelerimi alıp derse gidiyorum..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İLLUMİNATİ LİSESİ
ComédieOrası İlluminati Lisesi'ydi. İnsanlar lisenin içerisinde ne oyunlar döndüğünü bilmiyor, 425 puanlık bir lise olduğu için gönül rahatlığıyla çocuklarını o okula gönderiyordu.Ancak oraya gelen öğrenciler okula başladığında yapılan eziyetlerin ayırdına...