Bölüm 3 - Pour la Plaisir

1.4K 134 33
                                    

Hailey sabaha kadar gözlerini kırpmadığı yatakta belki bininci kez soldan sağa sağdan sola döndü. Düşüncelerini toparlayabilmesi, Ray'in yan odada hala başka bir kadınla birlikte olduğu gerçeği tarafından başarılı bir şekilde engelleniyordu. Yine de gün ağarıp güneşin ilk ışıkları usul usul otel odasının penceresinden içeriye süzüldüğünde Hailey yataktan kararını vermiş olarak kalktı.

İçinden, küçük fakat etkili olduğu için bastırmakta zorlandığı bir ses evden uzaklaştığı anda bulduğu ilk kadınla kendisini aldatan bir adam için mücadele etmeye değmeyeceğini söylüyordu fakat kadınlık gururu bir kere kırılmış, iş inada binmişti. Değsin ya da değmesin Ray için savaşacaktı. Bu kadar kolay pes etmeye ve nişanlısını o Fransız sürtüğüne kendi elleriyle vermeye hiç niyeti yoktu. Bu ilişkiye tam beş yıldır emek harcıyordu ve ilk engelde dağılmalarına izin vermeyecekti.

...............................................................

Damon, Hailey'nin odasını bütün gece boyunca dikkatle dinlemiş ancak arada sırada gelen ağlama ve hıçkırık sesleri haricinde genç kadın ekseriya sessiz kalmıştı. Sabaha karşı sesler büsbütün kesilince de dinleme cihazını kapatıp bir parça uzanmış, uzanırken de Hailey'i düşünmüştü. Genç kadın gerçekten saf ve iyi niyetli birine benziyordu ve kesinlikle nişanlısı tarafından aldatılmayı hak etmiyordu. Zaten diye iç geçirdi kaşları çatılırken. İyi ya da kötü hiç kimse aldatılmayı hak etmez.

Kendisi gibi hırsızlık yaparak yolunu bulan bir adam bile...

Nişanlısını başka bir adamla yakaladığı o uğursuz günün görüntüleri parça parça hatırına geldiğinde dudakları gerginlikle inceldi, dişlerini sıktı. Şakaklarında bir damar pıt pıt atmaya başlamıştı.

Odette... Çocukluk aşkı ve daha sonra da nişanlısı olan büyüleyici fakat zehirli kadın... Damon, nadir de olsa zaman zaman aklına düşen Odette'i sirenlere benzetirdi. Tıpkı sirenlerin denizcileri şarkılarıyla büyüleyip ölümlerine neden olmaları gibi Odette de söylediği tatlı yalanlarla onu kendisine çekerek yem etmişti. Aradan geçen zamana rağmen aklı hala almıyordu. Nasıl olmuştu da onu bu kadar sevmesine rağmen kendisine ihanet edebilmişti? Nasıl başkasının onu Damon'dan daha fazla sevebileceğini düşünmüştü? Bilmiyor muydu ki o istese, genç adam onun ayaklarına dünyayı sererdi...

Damon, anıları uzaklaştırmak için gözlerini sıkıca yumarken dudaklarına alayla karışık acı bir tebessüm yerleşti. Belki her şey geçmişte, üç sene öncesinde kalmıştı ama hatırlamak Damon'ın artık neredeyse tamamen taşlaşmış kalbinde hala bir yerleri acıtabiliyordu. Kolay değildi, bu onun bir kadından yediği ilk kazık olmuştu. Ama ona gereken dersi de vermişti hani. Öcünü almış olmasına almıştı ama hayatta en güvendiği, en sevdiği insandan aldığı bu darbe ona pahalıya patlamış, onu bambaşka bir insana çevirmişti.

Damon, o günden sonra hiçbir kadına ciddi duygularla yaklaşamamış, hep gönül eğlendirmiş, günlük ilişkilere girmişti. Artık onun kalbinde aşka yer yoktu. Mücevherlerini Hailey'den alınca da tüm enerjisini, zamanını restoranına harcayacaktı. Aklına genç kadın düşünce yeniden sempatiyle içini çekti. Zavallı diye düşündü. Şimdi kim bilir ne haldedir...

....................................................

Hailey, elindeki kare biçimli siyah ekranı açtığında hemen yan odanın görüntüsü ekrana düştü. Ses ayarıyla oynarken bir yandan da Ray'in odaya getirilen kahvaltıyı içeriye almasını izliyordu.

"Bir de utanmadan oda kahvaltı istiyorlar, keyfe bak." diye hırsla söylendi. "Hah! İnşallah boğazında kalır yedikleri o Fransız sürtüğün!"

Harika Yalanlar #Wattys2022 (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin