Beşinci Bölüm

191 11 2
                                    


Uzunca bir süre bütün adamlarımı seferber etmeme rağmen hain ile ilgili kesin bir haber alamamıştım. Hainin bulunması için cariyelerin yeri yurdu, nerde yaşarlar, kimlerle görüşürler... Aklımıza gelebilecek ya da gelemeyecek bütün hususların araştırılması hiçbir sonuç vermemişti.

Bir müddet sonra haini bulmak için yaptığınız tüm eylemleri kademeli olarak azalttık. İki ayın sonunda tamamiyle haini bulmaktan vazgeçtik.

Bu vakte kadar yeni arkadaşlarımla iyice kaynaşmış, onlar olmadan hiçbir şeyden keyif alamaz olmuştum. Validemle düzenli olarak mektuplaşıp birbirimizi habersiz bırakmıyorduk. Murat'tan tek tük mektup geliyordu kimi zaman aşk dolu kimi zamansa dostça mektupları vardı. Bu davranışı ilk başlarda beni şaşırtsa da zamanla alışmıştım.

Bir akşam yine arkadaşlarımın yanına gitmek için saraydan kaçtım.

Saffet - Oooo sultanım hoş geldiniz. Gözlerimiz yollarda kaldı. İki gündür yoksunuz ortalıkta.

D- Saray işi gücü işte Esma Sultan iyice göz açtırmaz oldu. Bende akşam vakti geldim mecburen. Eee siz neler yaptınız bakalım.

Lokman - Ne olsun sultanım. Hint diyarından gelecek baharatları bekliyoruz.

Harun - Sultanım daha geçen günlerde bir tarif öğrendim boyun ağrılarına bire bir.

D- Yaaa!?

Furkan - Yaaa sultanım yaa. Harun merhem yapacağım diye tüm dükkanın kökünü kuruttu.

Lokman - Artık usta da illallah etti.

Harun - Ustanıza söyleyin boyun ağrısı için bana gelmesin sonra o zaman.

D- Sende ne var ne yok Yakup?

Saffet - Aman sultanım ona dokunmayın.

D- Aaa niye?

Yakup - Sormayın sultanım. Epey bir vakittir ben farkındayım. Benim usta uygunsuz kundura yapıyordu.

D- Eeee?

Yakup - E si ne olsun sultanım. Ahiler fark etti. Benim ustanın papucunu dama attılar. İşler kesat.

D - Yaaa çok üzüldüm. Ee Saffet sen hiç anlatmadın. Neler oldu neler bitti?

Saffet - Sultanım, şu sıralar ahali pek bir galeyana geldi.

D - Hayırdır inşallah.

Saffet - Ahali Şehzade Mustafa mı yoksa Şehzade Murat mı diye ikiye ayrıldı.

D- Allah Allah Mehmet'ten bahseden yok mu hiç?

Küçük bir kahkaha koptu. Saffet gülerek :

-Yok sultanım Şehzade Mehmet kimsenin umrunda değil adeta.

D- Nedenmiş o?

Yakup - Kendilerinin kim tahta geçerse onun yanında olduğunu düşünüyorlar.

Furkan - Keza bizde öyle düşünüyoruz.

D- Allah Allah çok tuhaf...

Lokman - Nedir tuhaf olan sultanım?

D - Hünkarımızın sağlığı gayet yerinde, taht ile ilgili konuşulan hiçbir şey yokken nerden geliyor bu dedikodular?

Saffet - Aslını isterseniz sultanım bu bana da biraz tuhaf geldi.

D- Bir bakın bakalım nereden, kimlerden çıkmış bu dedikodu.

Saffet - Aslında ben biraz iz sürdüm lakin tam olarak emin değilim.

Payitahtın SultanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin