Hatice iyileşip ayaklanmaya başlayınca ilk önce bu suikasti yapan haini görmek istedi ve şaşılacak bir şekilde Cafer ağa ona haini görmesi için izin verdi. Zira Cafer ağanın aklında başka planlar vardı.Hatice hainin yanına gitti ve ona sordu - Söyle seni görevlendiren bu hainliği yapmanı isteyen kimdir?
Adam ağlamaklı bir şekilde Hatice'ye baktı - Çok şükür sonunda. Sonunda Cafer ağadan başka birisi geldi beni sorgulamaya. Nihayet...
Hatice şaşırdı- Neyden bahsediyorsun sen?
Hain - Bak Hatun ben zaten Cafer ağanın adamıyım beni de orada Cafer ağa vazifelendirdi. Maksadım kimseye zarar vermek değildi, yalnızca korkutmak istiyordum.
Kimseye kendimi inandıramadım. Zaten beni sorgulamaya da sürekli Cafer ağa geldi.Hatice - Seni hain anlattıklarına inanacağımı mı zannettin? Cafer ağa senin gibi bir hain olamaz.
Hain - İşte Tam da bu yüzden kimse bana inanmıyor. Çok ince düşünülmüş bir plan bu. Cafer ağa o kadar göze girmiş biri ki kimse onun hain olduğuna inanmıyor.
Hatice - Bana bunu ispatlayabilir misin peki?
Hain - Sana bunu ancak ölümümle ispatlayabilirim zira böyle bir durumda senin gibi bir hatunu benim yanıma sokamazlardı ancak sen geldin. Demek ki ölümümü senin üzerine atacaklar.
Hatice bir an duraksadı - Merak etme senin ölmemen için elimden geleni yapacağım.
Hain - İnanın bu sizin elinizde değil. Siz ne yaparsanız yapın ecel beni bu yatakta bulacak.
Hatice sessizce arkasını dönüp odadan çıktı. İşte şimdi tam zamanıydı, gidip Orhan ağa ile konuşacaktı. Hatice'nin bildiği kadarıyla zaten Şehzade Mustafa'nın hafiyesiydi olsa olsa bu işi o çözerdi.
Hatice kimsenin haberi olmadan ağaya görüşmek istediğini bildirdi ve onunla bahçede buluştu.
Orhan ağa bir önceki izleniminden dolayı hainin Hatice olduğunu düşündüğü için Hatice ne dese inanmayacaktı.
Orhan ağa - Hayırlı günler Hatice Hatun, hayırdır inşallah. Neden beni görmek istediniz?
Hatice - Maalesef hayır değil Orhan ağa. Sizinle şu hain meselesini konuşacaktım.
Orhan ağa - Bir malumatınız mı vardı?
Hatice- Bugün haini hasta yatağında ziyarete gittim lakin bana söyledikleri biraz aklımı karıştırdı.
Orhan ağa şaşkın bir ifadeyle sordu - Sizi neden onun yanına soktular ki? Nasıl oldu bu?
Hatice - Ben de bilmiyorum. Bu izni bana Cafer ağa verdi ama bu izinde oyunun bir parçasıymış.
Orhan ağa - Ne oyunu açık konuşun lütfen.
Hatice - Hainin dediğine göre Cafer ağanın adamıymış ve orada olmasını isteyen de Cafer ağaymış. Kimseye zarar verme niyetinde de değilmiş, söylediğine göre asıl oyunu oynayan Cafer ağaymış. Doğruluğundan ben de emin değilim lakin bunun sırrını ancak siz çözebilirsiniz.
Orhan ağa bir an tereddütte kaldı. Hatice'nin doğru söyleyebilme ihtimalini göz önünde bulundurmak istiyordu ancak şüpheli olması gerekiyordu. Ve bunun sonucunda aklına gelen tek şey Hatice'nin hedef şaşırtmaya çalıştığı idi. Yani aslında hain onun adamıydı ve her şeyi Cafer Ağa'nın üstüne atmaya çalışıyordu zira odaya girebilmesinin imkanı bile yokken böyle laflar edebilmesi bu sözleri uydurduğu anlamına geliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Payitahtın Sultanı
Historical FictionŞehzade Mustafa'nın ölmediği ve torunlarından Dilruba Sultan'ın anlatıldığı paralel bir evren...