21. bölüm "Rüzgâr"

86 56 70
                                    

Medya: Rüzgâr

Daha geçen gün bölüm atmıştım evet ama dayanamadım yazınca göndereyim dediim.

İyi okumalaaar...

Yaslandığım duvardan destek alarak yere oturmuş hayatı sorguluyordum saatlerdir. Birden üzerimde araba ışığını hissetmemle kafamı kaldırdım. Araba sahibinin Batu olduğunu görmüştüm.

"O telefon niye kapanıyor?"

"Niye kapanmasın" dedim ve kafamı dizlerimin üstüne koydum. Batu derin bir şekilde iç çekerek yanıma oturdu.

"Bak sen benim için çok değerlisin, bu zamana kadar hep destek olup korudum seni. Sana bir şey olsun istemiyorum Mehir" dedi elini omzuma koyarken.

O da haklıydı..

"Ben de sana bir şey olsun istemiyorum, benim yüzümden başın belada zaten. O kabustan sonra da.. ölümün düşüncesi bile üşütüyor fazlasıyla"

"Biliyorum güzelim" dedi ve sarıldı. "Bana bir şey olmayacak"

Sarılışına karşılık verdikten sonra kollarını benden ayırdı.

"Şimdi anlat bakalım" dedi. Yerimde doğrulup Batu'yla göz teması kurduğumda anlatmaya başladım.

"Tayfayla takıldığımız günün gecesinde telefonla konuşmaya gittiğin sırada çöp atmak için ayağa kalkmıştım. Bir anda biri çarptı eğlenceli günlerimi güzel değerlendirmemi ve çok arayacağım tarzında şeyler söyledi. Tam kim diye bakmak istemiştim ki göremedim işte" dedim.

"Bir terslik olduğunu anlamıştım"

"Sonra eve gelince mesaj falan attı, bugünde öyle dur bir dakika" dedim telefonu cebimden çıkarmaya çalışırken. Kapattığım telefonu yan tuşuna açılması için basılı tuttum. Kısa süre sonra açılınca okuması için ona uzattım.

"Al bak, mesajlar bunlar"

Batu telefonu eline alınca dikkatlice okumaya başladı.

"Kim bu şerefsiz?"

"Bilmiyorum" dedim. "Onunla buluşmak için buraya gelmiştim ama o gelmedi"

"Sen ciddi misin?" Dedi Batu kaşlarını çatarak.

"Evet"

"Kızım ya gelip sana zarar verseydi? Yemin ediyorum deli edeceksin beni"

"Ya kızmayı bırak artık oldu bitti işte gelmedi" dedim. Kafasını salladı.

"Hadi eve gidelim artık" dedi yerinden tek seferde kalkarak. Benim kalkmam için uzattığı elini tutarak ben de doğruldum.

"Gidelim.."

Yol boyunca tek kelime etmeyerek gökyüzünü izledim. Asla bitmeyecek olan aşklarımdan bir tanesiydi..

belirli bir zaman diliminden sonra görüş alanıma ev girince Batu uygun bir yere park etti. Arabadan inip eve girecekken telefonum çalmıştı.

Tanımadığım bir numarayı gördüğümde kaşlarımı çatarken geçen gün ki Rüzgar'ın numarası olduğunu anladım.

"Rüzgâr arıyor" dedim Batu'ya göstererek.

"Ya sabır ya selamet!"

Neden aradığının merakı sardığı için açtım.

"Efendim Rüzgar. Ne istiyorsun? Saçma sapan konuşacaksan kapatıyorum"

"Mehir kapatma" diyen sesiyle durdum. Bir yandan Batu'ya bakarken bir yandan dinliyordum.

"Nasıl olduğunu merak ettim. İzmir'e geliyorum birkaç saatlik yolum kaldı. İyi misin?" Dediği şeyle şaşkınlık geçirirken geçen gün ki tehdit edişiyle dengesizliğinin normal olmadığını anlamak güç değildi.

UMUT IŞIĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin