20. bölüm "benden ne saklıyorsun?"

91 53 78
                                    

Medyaya koyacak bir şey bulamadım ben de bayadır Enes'i koymuyorum diye onu ekleyeyim dedim shshdjshsjssa

Iyi okumalar...

Herkesin herkesten kaçmak istediği, her şeyi unutmak istediği bir yeri olurdu mutlaka.

Genç adamda kaçmak istedi buradan, sevdiği kişinin evinin önündeydi tam şu an. Kızın annesini görmesiyle birlikte beyninde yankılandı o gün ki sözler.

"Seray seni istemiyor"

"O seninle mutlu değil, ona zarar veriyorsun.. artık kızımı ruhen öldürmeyi bırak" 

Geçen konuşmalar bir bir kafasının içini fare misali kemirirken başının döndüğü hissetti genç adam. İçini yiyip bitiren o soruyu tekrarladı.
"Kötü bir seçim miydi buraya gelmek?"

Seslerden kurtulmak istercesine salladı kafasını. Ona zarar vermekten o denli korkuyordu ki üzülecek olma düşüncesi bile maf ediyordu, onun yerine ölmeyi seçebilirdi...

Şaşkın olmuş bir şekilde yüzümüze bakan kadınla kaç saniyedir göz gözeyiz hesaplayamamıştım.

"Merhaba" dedim sessizliği bozmak amaçlı.

"Merhaba Sevim abla" dedi Batu'da çekingen bir şekilde. Kadının bizi gördüğüne sevinip sevinmediğini çözememiştim.

Birkaç saniye sonra aniden Batu'ya sarıldı.

"Oğlum.."

dediği kelime ben de bile mutluluk hissi uyandırırken Batu'nun ne denli iyi hissetmeye başladığını düşünemiyordum şu an.

Sıkıca sarılmalarından sonra 'gelin hadi' diyerek bizi içeri davet etti.

"Siz şöyle salona geçin, ben Seray'ı getireyim"

Sevim ablanın son cümlesinden sonra salona geçtiğimizde Batu bayılmamak için oturmayı tercih etmişti. aniden elimi alıp kalbine koydu.

"Ölüyorum Mehir, nasıl hızlı atıyor görüyor musun? Seray'ı getirmeye gitti! Ay allah'ım yemin ederim kalp krizi geçireceğim şimdi. Mehir, Mehir tut beni valla bana bir şeyler oluyor" dediğinde sessizce bir kahkaha patlattım. Kalbi o kadar hızlı atıyordu ki cidden yerinden çıkacak gibiydi.

"Yaa sakin ol. Bu kadar heyecanlanmakta haklısın ben bile çok heyecanlıyım" dedim.
"Ve bu arada sana her şeyi iyi gideceğini söylemiştim" diye ekledim son cümlemde sarılmalarını kastederek.

"Birde Seray beni gördüğüne mutlu olursa yemin ederim ki ne istersen yapacağım. Senin sayende buraya geldim yoksa hala düşünüyor olup vazgeçmiş olacaktım" dedi.

"Lafımı dinlersen güzel şeyler olur Batuş. Istediğimi yapacak olduğun kısım hoşuma gitti" dedim gülerek. O da gülümsediğinde içeri tekerlikli sandalye ile gelen Seray ve annesini gördük.

Seray kafasını bize çevirdiğinde gözleri kocaman olmuştu. Şaşkınlığı tüm yüzünü hapsetmişken konuşup konuşamadığını merak etmiştim o an.

Birden gözlerinden yaş geldiğini gördüğüm anda yanımda heyecandan kaskatı kesilmiş olan Batu'nun omzunu dürttüm. Beni anlamış olacak ki hemen ayağa kalkıp Seray'a sarılmıştı. Seray'ın kollarını kullanma açısından bir sıkıntısının kalmadığını karşılık vermesinden anlamıştım. Annesi gözü yaşlı bir şekilde onların sarılmalarını izlerken ben de tüm mutluluğum ile onları izledim.

UMUT IŞIĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin