"Kahraman göz kırpmadan düşmana saldırandır."
Sorunun cevapsız kalmasına sebebiyet veren Çağdaş beyin sesi ile tüm tim olduğu yerde dona kalmıştı.
Restoranın kapısından biraz uzaklaşmış. Ağaçların önünde duruyorduk. Kuzey'in yeşilleri öyle bir ton almıştı ki bir elmas gibiydi ama dokunsan yakardı. Adem elmaları belirginleşmişti bu genelde ya kızınca ya da gerilince olurdu. Benimse elalarım en koyu tonuna ulaşmıştı. Oysa her şey ne de güzeldi şuana kadar. Göz göze gelip birbirimize baktığımızda ikimizde içimizden birbirimize doğru fısıldamıştık ama kimse duymamıştı.
"Bu görev asla sandığımız gibi olmayacak"" Biraz önce subay arkadaşım aradı ve Yaptığımız tuzaktan şüphelenmişler dikkat etmemiz gerektiğini söyledi. Sanırım benim haber almak için gideceğim alanın etrafını her hangi bir durum için bomba döşemişler bir şeyden şüphelenirler ise oradan kimse sağ çıkamazmış."
Korkuyordum bir şey çıkacak diye şimdi herkes bu denli bu kadar mutluyken gelmemeliydi bu haber.
"Bu yüzden subay arkadaşım yeni bir yer ayarlamış bizim içinde her türlü ayarlamaları yapmış."
" Anladım Çağdaş bey ama emin misiniz? Bu kadar koruyorsunuz bu subayı ama güvenimiz boşa gitmesin. Timim orada olacak hiç bir subayımın hayatını riske edemem. Olası bir durumda sizin de vicdanınız bunu kaldıra bilir mi?"Nevra'nın Çağdaş beye yönelttiği soru karşısında herkes şaşırmıştı. Neden böyle konuşmuştu ki şimdi?
" Anlaya biliyorum sizi Nevra hanım buyrun bakın belki adresi görünce emin olursunuz."
Eline aldığı telefonla dumura uğramıştı üsteğmen. Bazen bazı gerçekler üzerinize üzerinize doğru koşar ama siz göremezsiniz.
" Kuzey!"
"Efendim. Nevra N'oldu?"
"Adres. Çok tanıdık bir yere benzettim bir bakar mısın?"" Haklısın. Ankara istanbul yolunda ki at çiftiği burası."
Derin bir nefes aldı Üsteğmen. Düşündü, yıllar olmuştu o çiftliğe gitmeyeli."Emin oldunuz mu Nevra hanım?"
" Peki Çağdaş bey, Nevra sen birini gördüğüne emin misin bir bakalım mı etrafa? "
"Kuzey oradan bakınca emin değil gibi falan mı gözüküyorum? "
"Tamam, Nevra bir bakalım."
Kuzey o an içinden geçirdi.
Çağdaş bey'i tanıyan subay kimdi, kimse bilmiyordu ama bu subay her kimse bizimle bir ilgisi vardı.
Ağaçların arkasını dikkatle aramışlardı ama hiç bir iz bir kişi yoktu.Kimse mutlu bir günün böyle biteceğini tahmin etmemişti olan olaylarla ortam gerilmişti. Eve geldiğimizde ise herkes yeni yer için plan ve subayları ayarlamaya çalışıyordu, hem istediğimiz kişiyi almalı hem de atlara zarar vermemeliydik hasas hayvandılar. Bunların içinde bir de Çağdaş beyi korumalıydık bu süreçte Mert ile Gamze ise bizi evde bekleyecekti. Biz operasyondayken Gamze'ye de saldıra bilirlerdi bu yüzden birisinin onun ile kalması gerekiyordu.
Bu sırada Nevra ustalıkla savaş sanatı bilgisini konuşturuyordu planı yaparken. Alfa timi alışıktı bu duruma ama Kuzey, Turan timi onun bilgisi ve mantığı karşısında şok olmuştular.
" Bu plan güzel ama şartlar değişir ve bu planın uygun olmaması durumunda yeni bir plan yapmak gerekirse diye diyorum, bütün savaşlar hile üzerine kuruludur bundan dolayı orada onları almak için bile olsak almayacak gibi görünmeliyiz."
" Bu sefer Çağdaş bey korkmaz mı ama?" Demişti Turan timinden teğmen, Nevra ise ustalıkla planı anlatmaya devam etti.
" Eğer en güçlü olduğumuz anda onlara zayıf gibi görünürsek yetersiz sayıda ve mühimmatta olduğumuzu düşünürler eğer düşmanımıza bunu hissettirsek çağdaş beyin korkması işimize tehlikeye atmaz ki o bir devlet gazetecisi başını verir korkusunu asla vermez. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kehanet Kumları
Action‼️Bu hikaye güçlü ve güçlü olmak için her savaşı veren kadınların hikayesidir.‼️ Yıllar yıllar önce bir kehanette bulunuldu. Bu kehanetden habersiz bir Asena yemin etti. Ben bir söz vermiştim ve bu can bu tende olduğu sürece de bu sözümü tutacaktım...