Unutmak... Son Kalanları (18.Bölüm)

376 34 13
                                    

{Öncelikle medyanın güzelliği 😻😻 aşırı güzelll
Neyse iyi okumalar 💕💕}
________________________________________________________

Adrienın tam öğretmeninden aldığı uyarısı bitmişti ki telefonu çaldı. Telefonu açtı ve Chloenin endişeli sesiyle karşılaştı, "Adrien! Lena yanında mı?!!". Adrien neler olduğunu anlamadı ama bir şeyler yolunda değildi belli ki. "Hayır, neden?" diye sordu. Chloe de onu "Bilmiyorum az önce onu aradım ve ağlıyordu ve sonra telefonu kapattı. Adrien ona kötü bir şey olmasından korkuyorum" diye cevapladı. Adrien Chloe ye uyardığı için teşekkür edip telefonu kapattı. Ne olmuşsa Chris yüzünden olduğuna adı gibi emindi. Onun yanına gitti aceleyle. Onu bir köşeye çekip "Ona ne yaptın?!" dedi adeta bağırırcasına. Chris pis pis sırttı, "Kime?" dedi sanki bilmiyormuş gibi. Adrienın ona öfkeli bakışlarından sonra alaylı bir şekilde "Oh sevgiline. Hiçbir şey sadece gerçekleri söyledim" dedi. Adrien ne demek istediğini anlamadı. Ne gerçeğiydi? Her neyse hemen Lenayı bulmalıydı. Chrisi sertçe ittikten sonra aceleyle Lenayı aramaya başladı. Gördüğü herkese onu soruyordu. Muhtemelen bu yüzden insanlar, ikisinin çıktığı saçmalığına daha fazla inanacaklardı. Ama umrunda değildi. Chris gibi bir pislik tarafından çıkarılmış bir dedikoduyu takmak aptallık olurdu.

Sonunda o sarışın saçlı, koyu griye yakın mavi gözlü kızı bulabildi. Bir duvara yaslanmıştı. Hemen yanına gitti. Lena da onun geldiğini fark etti anlık olarak ona baktı. Adrien onun kızarmış gözlerinden gerçekten ağlamış olduğunu gördü. "Ne oldu?" diye sordu endişeyle. Lena sanki bu bir şeyi değiştirecekmiş gibi kafasını başka yere çevirdi. Tam Adrien ona bir şey söylemek için ağzını açtığında kolunu gördü, belli bir kısmı kızarmıştı. Kolunu gösterip "Koluna ne oldu?" diye sordu. Lena kolunu sakladı ve hiç inandırıcı olmanayan bir tavırla yine "Hiçbir şey" dedi. Adrien o an aklına gelen ilk şeyi söyledi, "Chris mi yaptı?!!". Bunu söylerken burnundan soluyordu. Lena hemen atıldı, "Hayır". Ah olamaz yoksa bunu yine kendisi mi yapmıştı.
Lenaya biraz zaman verdi sakinleşmesi için. Aslında tam olarak neden sakinleşmesi gerektiğini de bilmiyordu. Muhtemelen Chrisle ilgiliydi ama. Endişelenmiyor değildi. Kendisine Chris yüzünden zarar verdiği fikri onu fazlasıyla üzüyordu. O pislik için değmezdi.

...
Adrien okul sonuna kadar Lenayı konuşturamadı. Sonra ona evine gelmesini teklif etti. O da kabul etti. Ama önce bu teklifi kabul etmesi gereken başka biri vardı. Telefonunu çıkardı ve babasını aradı. Tabiki de açmadı o yüzden Nathalie yi aradı. Ona bir arkadaşını getirmek için izin istediğini söyleyince bir sessizlik oldu. Sonra "Evet gelebilir" dedi. Hayret babası nasıl izin vermişti.
Birlikte Adrienın evine doğru yürümeye başladılar. Sonra fark etti Lena hırkasını giymişti. Oysaki tüm gün boyunca sıcaktan şikayet etmişti.

Evine geldiklerinde Nathalie onları karşıladı. Adrienın odasına girdiler. Lena odaya giren herkes gibi şaşırdı tabiki de, "Vay canına odan ne kadar büyükmüş". Adrien aslında bundan biraz rahatsız oluyordu, şahsen daha mütevazi bir evde yaşamayı tercih ederdi. Ama yapabileceği bir şey yoktu.

Lena biraz odayı inceledikten sonra bir yere oturdu. Ve bir şey söylemesi gerektiğini hissetti. "Adrien" diye seslendi ilk önce. Onu dinlediğine dair bir işaret alınca devam etti, "Şey biliyorsun Chris ikimizin çıktığı hakkında saçma salak bir dedikodu çıkardı. Özür dilerim bunları sadece beni sinir etmek için yapıyor". Adrien Lenanın böyle bir şey için özür dilemesine anlam veremedi. Asıl özür dilemesi gereken o pislikti. Ki onun da pek niyeti varmış gibi görünmüyordu.

Ayrıca umrunda değildi diğer insanların ne düşündüğü. Gerçeği onlar bilse yeterdi. "Saçmalama Lena, onun adına özür dileyecek değilsin herhalde. Önemli değil. Ayrıca bu yakın bir arkadaşımla çıktığımız sanıldığı ilk sefer değil" dedi. Lena biraz utandı. Sonra ona "Kim" dermişçesine baktı. Adrien da "Marinette le. Nino sanırsam bir keresinde bahsetmişti hatırlarsan" dedi. Marinette mi işte bu tam da Lenanın şansıydı. Hazır konusu açılmışken çaktırmadan onun hakkında bilgi alabilirdi. "Nasıl yani?" diye sordu önce. "Yani aslında arkadaşlarımız değil de daha çok dıştan bakanlar birlikte olduğumuzu sanıyordu. Ama biz sadece arkadaştık" diye açıklama yaptı Adrien. Bir an o kızın adına üzüldü. Adrien farkında olmadan onun kalbini kırmış. O kızın Adriena aşık olduğunu söylemişlerdi. Eğer Marinette, Adrienın sevdiğiyse gerçekten çok değişik ve üzücü bir hikayeydi. Ama bunun için Marinette in ondan vazgeçip vazgeçmediğini öğrenmesi gerekiyordu. Ama yo gerekmiyordu çünkü Adrien ondan bahsederken hiç o tepkilerini vermemişti. Ne gözlerinde sevdiği kızı hatırladığındaki acı vardı, ne de elleri titremişti. Marinette i eleyebilirdi. Sonra sohbeti daha güzel bir yere döndürerek devam ettirdi.

Eskiden... (Ladynoir) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin