O Anı (24.Bölüm)

315 34 20
                                    

Selamlar evet biliyorum çok geç kaldım atmakta biraz kişisel şeylerden dolayı özür dilerim. Hack-san bölümü yani 4. Sezonun 16. Bölümüyle birlikte biraz çöp oldu benim bu serideki planlarım ama neyse zaten daha önce de söylemiştim 4. Sezondsn öncesinde olan bir hikaye.  Birkaç yazım hatam var beni maruz görün
Neyse iyi okumalarr💕

__________________________________________________________________

*Geçmişe dönüş*
Marinette New York'a gitmedne önceki son günlerinden ailesiyle daha çok vakit geçirmeye başlamıştı. Bu bazen dönüşmesi gerektiğinde zor oluyordu ama sorun değildi onlarla vakit geçirmeyi çok seviyordu. Hala Kara kediye veda edememişti ve sadece birkaç günü kalmıştı. Her geçen dakika daha çok geriliyordu. Gerçekten o konuşmayı yapmak zorunda mıydı? Korkuyordu ama onu öyle hiçbir açıklama yapmadan bırakamazdı sonuçta. Uğur böceği olmayı geçici de olsa bırakacağı gerçeğini benimsemiş mucizesini ve mucize kutusuna ne yapacağını bile bulmuştu.

Planladığı her şeyi gerçeğe dönüştürmek için tek yapması gereken Kara kediye aptal bir mesaj atmaktı. Eli sürekli telefonuna gidiyor ama sonra aniden telefonu bırakıyordu. Bu yüzden kendiyle kavga ederken bir anda odasına Alya daldı, "Selam kızım!". Marinette ani gelişinden dolayı irkilmişti. "Hoşgeldin Alya" Marinette o an ani bir karar değişikliğine yöneldi. Normalde aklında Kara kediyle konuştuktan sonra Alyaya Uğur böceği olduğunu açıklayıp ona mucizesini geçici olarak vermek vardı ama ilk adımı daha atamamıştı bile. Belki önce Alyaya açıklarsa her şey daha kolay olurdu.

Marinette etrafı kontrol etti ve Alyaya çok önemli bir şey söylemesi gerektiğini söyledi. "Öncelikle bunu kimseye söyleyemezsin Alya söz vermelisin" dedi. Alya biraz heyecanlandı ve "Söz" dedi. Marinette kulağındaki küpeyi hafif kavrayarak "Alya, b-ben Uğur böceğiyim" dedi biraz çekingen bir tavırla. Alya şok olmuştu. Duyduklarının gerçek olup olmadığını anlamaya çalışırken birden gözlerinin önünde Tikki belirdi. "Aman tanrım Marinette!" hala inanamıyordu bunca zamandır hayran olduğu kişi en iyi arkadaşı mıydı? Marinette dili tutulmuş Alyaya bakarak devam etti "Biliyorsun ki yakında buralarda olmayacağım ve bu demektir ki Uğur böceği de olmayacak". "O zaman ne yapmayı planlıyorsun?" diye sordu Alya durumu anlayınca. "Mucizemi ve diğer mucizeleri güvendiğim birine yani sana emanet etmeyi düşünüyordum. Yapabilir misin?" diye sordu, açıkçası reddetmesinden korktu. Alya bunu beklemiyordu "Y-yani benden yeni Uğur böceği olmamı mı istiyorsun?". "Geçici olarak. En azından ben dönene kadar" Marinette derin bir nefes aldı ve devam etti "Yapabilir misin" diye sordu tekrardan. Alya ağzı açık ona bakıyordu. "Elbette yaparım" dedi kendinden emin bir şekilde. Marinette gülümsedi içine bir rahatlama geldi. Alyaya sarıldı ve sesinde bir titremeyle "Teşekkür ederim" dedi.

Marinette ona mucizenin nasıl işlediğini ve yardıma ihtiyacı olduğundan ne yapması gerektiğini anlattı. "Eğer başka bir şey merak edersen Tikki ye sorabilir ya da beni arayabilirsin. Tekrardan çok teşekkürker Alya". Alya gülümsedi sonra aniden aklına geldi "Peki Kara kedi biliyor mu yani ayrılacağını?" Marinette in yine kalbi sızladı yere baktı. Bir an ne kadar da ilginç gelmişti yerdeki her şey. "Ş-şey bugün ona da söylemeyi düşümüyordum a-ama-" dedi sesi gitgide ağlamaklı gelmeye başlamıştı. "Ah Marinette!" dedi ve ona sarıldı. "Daha ona mesaj bile atamıyorum bu konuşmayı yapmak için n-nasıl açıklayacağım" dedi çağresizce. Alya "Bunu yapmak zorundasın biliyorsun değil mi?" deyince elleri titreyerek telefonu eline aldı ve harflere basmaya başladı "Hemen benimle Montparnasse kulesinde buluşur musun?".

Alya destek verirmişcesine Marinette in omzuna elini koydu. Kara kediden mesan çok gecikmedi "Elbette leydim bekliyor olacağım". Marinette o an kendini daha da kötü hissetmeyr başladı. Birkaç dakika sonra muhtemelen ağlıyor olacaktı. Şimdi bile kendini zor tutuyordu gözleri yanıyordu. Alya tek kelime etmedi çünkü biliyordu ne dese boştu. Marinette korkarak Tikkiye dönüşme komutunu söyledi ve balkondan çıktı. Ayakları onu yavaşça Montparnasse kulesine götürürken aklında tüm yaşadığı güzel anılar gelmişti. Kara kedinin kendisi sinir ettiği anları bile ne kadsr çok sevdiğini fark etti.

Eskiden... (Ladynoir) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin