Kötü Bir Aşk Hikayesi (5.Bölüm)

545 39 7
                                    

*şimdiye dönelim*
Adrien elinde patlamış mısır ve içecekle yerine otururken biraz kısık bir sesle yanındaki onu sinemeya götürmeye söz verdiği kıza "Başka bir şey istiyor musun?" diye sordu. Lena da olumsuz bir şekilde salladı başını ve Adriena oturmasını söyledi. Adrien Lenaya sevdiği kızla ilgili bir şey söylememek için ona verdiği sözü tutmuştu şuan Lenanın seçtiği filmi izliyorlardı. Belki Adrienı biraz da olsa konuşturur diye aşk konulu bir film seçmişti ama Adrien hiçbir açık vermiyordu, ne bir mimik ne başka bir şey sanki düz duvarı izliyormuş gibi izliyordu.

Ama aslında filmdeki aşıkları görünce aklına leydisi ve onun ilişkisi dışında bir şey gelmemişti. Ağlamak istiyordu ama burda olmazdı. Orayı çıkıp terk etmek istiyordu ama bu sefer Lenaya bir açıklama borçlu olurdu. Sonunda film bitip dışarı çıktıklarında Lena pek de hoşnut olmuş görünmüyordu çünkü amacına ulaşamamıştı. Adrien bunu fark etti ve ne olduğunu sordu. Lena ona "İstediğimi alamadım" diye cevap verdi, "Bana sevgilin hakkındaki şeyi hala anlatmadın" diye ekledi. Adrienın kalbindeki o yangın biraz daha ateşlendi, belli etmemek için elinden geleni yaptı normalde böyle olduğunda kendini tutamaz ağlardı. Kendini toparladı" Unut bunu sana bir şey söylemeyeceğim" dedi. "Neyse filmini izledin sanıyorum ki eve kendin gidebilirsin, o zaman görüşürüz" diye devam etti ve arkasını döndü ve gitmeye yeltelendi. Yavaş adımlarla ordan uzaklaşırken Lenanın arkasından "Evet yine bir korkak gibi git ama bir gün ne olduğunu kendi ağzınla söyleyeceksin" diye bağırdığını duydu. Duymamış gibi yaptı ve sadece adımlarını hızlandırdı. O an tek istediği yatağına uzanıp ağlamaktı. Eve gidince de öyle yaptı, saatlerce ağladı...

...
Ertesi gün bir ruh gibi uyandı, sadece hazırlandı, kampüse gitti ve sınıfa girip yerine oturdu. Sonra yanına çok da muhatap olmadığı bir çocuk olan Chris geldi, ona selam verdi o da geri selam verdi. Şaşırmıştı çünkü şimdiye kadar onun hiç kendisiyle konuşmak için yanına geldiğini hatırlamıyordu ve bu nedenini anlayamadığı bir kaygıya yol açtı. Adrien ona neden yanına geldiğini sordu, Chris etrafını yokladı sanki birini arıyormuş gibi sonra bir şeyden emin olmuştu ki Adriena döndü ve Adriena yaklaştı ve Adrienı çok rahatsız eden o soruyu sordu "Lenayla çıktığınız doğru mu?" Adrien bunu duyunca şok oldu Lena ve o mu asla. Gülmek istedi, bunun bir şaka olduğunu umdu ama Chris hiç de öyle bakmıyordu. Nerden böyle bir şey çıkardığını sordu.
Ch:"Geçen gün onun peşinden koşuşturuyordun ve o sana sanki kavga etmişsiniz gibi trip atıyordu. Emin ol bu tribi iyi bili-"
Ad:"İyi de bu şey olduğumuzu göstermez"
Ch:"Devamı da var, onu sakinleştirmek için onu sinemaya götüreceğini söyledin
Ad:" Bizi mi dinledin! Ve ayrıca evet ne olmuş öyle dediysem bu onu sevdiğimi göstermez"
Ch:"Ama onu geri kazanmaya çalıştın"
Ad:"Evet ama o yüzden değ-"
Ch:"Onu seviyorsun ve çıktığınız çok belli"
Ad:"Evet onu seviyorum ama bir arkadaştan fazla değil!"
Ch:"Hadi ama artık çok geç daha fazla saklayamazsınız herkes öğrendi"
Adrien sinirden patlayacaktı onun böyle düşünmesine ve buna ısrar etmesine acayip sinir olmuştu. Artık bağırmaya başlamıştı. Chris ise tuhaf bir şekilde çok rahattı
Ad:"Herkes?!"
Ch:"Herkes bunun hakkında konuşuyor, bilmiyor musun?"
Ad:"Sen, sen onlara bizim çıktığımızı mı söyledin!?!"
Ch:"Ne yalan değil ki"
Ad:"ÖYLE BİR ŞEY YOK!!"
Tam Adrien Chrise bağırırken Lena sınıfa doğru geliyordu. Adrienın sesini normalden yüksek bir şekilde duyunca ters bir şeylerin olduğunu anladı ve koşarak sınıfa girdi. Adrienın yanında Chrisi görünce göz devirdi ve elini parçalarmışçasına sıktı. Onların yanına gitti. Adrien hala çok sinirliydi, Chrise çıkmadıklarını ispat etmeye çalışıyordu, ama Chris hiçbir şekilde fikrini değiştirmiyor sadece o pis gülümsemesi yüzüne daha çok yayılıyordu. Adrien Lenayı fark edince biraz olsun rahatdı ve Lenaya
Ad:"Tanrı aşkına sonunda geldin, şu pisliğe bizim çıkmadığımızı söyler misin?!"
Lena duyduklarına inanamadı. Neydi bu şimdi ve nerden çıkmıştı. Şaşkınlıktan bir Adriena bir hala orda pis pis sırıtan Chrise baktı. "Bunu o mu söyledi" diye sordu Adriena Chrisi kastederek. Adriendan olumlu cevap alınca Lena Chrise sanki ihanete uğramış gibi baktı. Hafif gözleri dolmaya başlamıştı ve o an elini sıkarak kırmak yerine ona "SENİ LANET PİSLİK!" diye bağırdı. Artık orda olan herkes onları izliyordu ama bu üçününde umrumda değildi. Lena devam etti "Tüm hayatımı alt üst ettiğim yetmezmiş gibi bir de arkamızdan yalan dedikodular mı çıkarıyorsun?!". Adrien Lenanın bu tepkileri vermesini beklemiyordu. "Bana zarar verdiğin yetmiyor mu da arkadaşlarıma zarar veriyorsun!!" Lena artık göz yaşlarına hakim olamamıştı ve ağlamaya başladı. Chris bu sözlerin sadece sonuncusuna cevap verdi "Hey orda dur bakalım sana zarar vermek mi? Gizli olmasını sen istedin ben ne yapabilirim". Lena da bunun üzerine hala gözlerinden yaşlar akarken "Sen de bunu avantaja dönüştüreyim dedin öyle mi?! Seni insan sanmıştım ama sadece küçük aptal bir şeytanmışsın" diye cevabı yapıştırdı. Tüm bu sözlere karşın Chris gururlu bir şekilde durup hala o sinir bozucu gülümsemesiyle Lenaya adeta onu küçümsermişçesine bakıyordu. Adrien neye uğradığını şaşırmıştı, dili tutulmuştu neler olduğunu hala anlayamamıştı. Olduğu yerde dona kalmış sadece olanları izliyordu. Lenanın onu kolundan tutarak çekmesiyle kendine geldi ve onun peşinden giderek sınıftan çıktılar. Lena ağladığı için kızarmış olan yüzünü gizleyerek kimsenin olmadığı bir yer buldu ve kimsenin ona bakmadığından emin olduktan sonra yere çöküp ağlamaya devam etti. Adrien yanına eğildi ve elini omzuna koyarak hiçbir işe yaramadığını bilmesine rağmen "İyi misin?" sorusunu sordu. Lena onun yüzüne baktı ve daha çok ağlayarak "hayır" anlamında başını salladı. Adrien onu öyle görünce çok üzüldü ve sadece "Anlatmak ister misin?" diye sorabildi. Lena cevap vermedi. Biraz sakinleşmeyi bekledi ve sonunda cesaretini toplayıp konuşmaya başladı
Söze sesi titreyerek "Hatırlıyor musun? Sana aşık olduğum birinden bahsetmiştim" diye başladı. Adrien bunun konuyla ne alakası olduğunu anlamadı. Lena "O Christi" dediğinde neler olduğu az da olsa anladı. Ona nasıl aşık olduğunu sorucaktı ki bunu Lenanın anlatmasını daha uygun buldu. Lena o basit cümleyi kurunca bile çok kötü olmuştu. Konuşmak istemedi ama Adrienın meraklı gözlerinden ona neler olduğunu anlatması gerektiğini hissetti. "Lisedeyken aynı sınıftaydık. İlginç bir şekilde çok yakın arkadaştık yani birbirimizden çok farklıydık. Ben daha içine kapanık hani olur ya okulda bazı ezikler işte ben onlardan biriydim, Chris de tam tersi, popülerdi ve okulda saygı görülüp seviliyordu. Aramızda buz dağları kadar fark vardı" Lena biraz duraksadı, derin bir nefes aldı ve devam etti "Ama sadece ikimiz varken çok eğleniyorduk, aramızdaki o buz dağlarının hiçbir önemi olmuyordu. Günler geçtikçe birbirimize daha çok yakınlaşıyorduk ve bende farkında bile olmadan ona daha çok aşık oluyordum. Bunu anca 12. sınıfın başında anlayabildim. O zamanlar çok yakın bir kız arkadaşım vardı, ona hislerimden bahsedince bana bir şansımız olabileceğini söyledi. Oysa ki çoğu kişiye göre Chris benimle sadece derslerim iyi diye zaman geçiriyordu. Bu doğru değildi benimle hiç dersle ilgili bir şey konuşmamıştı bile. O beni ben olduğum için seviyordu. Arkadaşımın sözleriyle bir özgüven kazanıp ona aşkımı ilan ettim. O da benden hoşlanıyormuş bir süredir, yani en azından öyle söyledi." Lena burda durdu kalbinde bir acı hissetti ve hala o aptal kalbinde onun bir yeri olduğu için kendine lanet etti. Adrienın yüzüne bakamıyordu çünkü böyle bir hata yaptığı için kendinden çok utanıyordu. "Çıkmaya başladık. Ailemin bu duruma karşı çıkacağını bildiğimden ve eğer bunu okuldakiler öğrenirse benim hakkımda daha fazla konuşacakları için Chrise bunu gizli tutmak istediğimi söyledim, o da istemeye istemeye kabul etti. Güzel bir ilişkimiz vardı, en iyi arkadaşlarımız dışında kimse bilmiyordu kimse de şüphelenmiyordu. Bir kaç ay böyle devam etti. Hiçbir sorun yoktu sanıyordum" burdan sonra Lenanın sesi bu sefer belli olur bir şekilde titremeye başladı hafif gözlerinin de dolmaya başladığını gören Adrien Lenaya hafif sarıldı. Lena kendini zorlayarak devam etti her ne kadar istemese de ama burdan sonrasını anlatmamanın anlamsız olacağını düşündü. "Meğersem o-o başka bir kızla çıkıyormuş ve bunu ben dışında herkes biliyormuş. O kız da popülerdi o yüzden genelde onunla takılırdı. Ama ben Chrise çok aşık olduğumdan ona çok güveniyordum ve aralarındaki şeyin çoktan basit bir arkadaşlığı geçtiğini göremedim. Ah benim aptal kafam!". Adrien artık ağlamaya başlamış olan kıza hiçbir şey diyemedi. Ağzında kelimeler gevelenip geri gidiyordu, onu teselli edemiyordu. Sadece içinden Chrise lanet ediyordu. Nasıl bu kadar pislik olabiliyordu. Düşüncelerini Lenanın ağlamaklı sesi bozdu. "B-ben anca tüm okulun önünde onu öpünce neler olduğunu kavrayabildim. Chris benimle oyun oynuyordu. O an hiçbir şey yapamadım, sanki tü-tüm kaslarım kaskatı kesilmişti. Onu öpmeyi bıraktığında beni fark etti ve bana ilk defa diğerleri gibi küçümser bakışlarla baktı. Çok kırılmıştım. Bu-bunu ondan hiç beklemezdim. Beni, benim onu sevdiğim gibi sevdiğini sanmıştım. Kimseye de Chrisin nasıl bir pislik olduğunu k-kanıtlayamadım, yapamazdım. Çıktığımızı kimse bilmiyordu ki, o da bu durumdan faydalanmıştı. Yapabileceğim hiçbir şey yoktu". Birden duraksadı ve hıçkırarak ağlamaya başladı ve yanında duran Adrienın koluna sarıldı. Adrien da onu biraz olsun iyi hissettirmek için hafif hafif saçını okşadı. "O-o günden sonraki gün onu yalnız yakaladım ve bunu neden yaptığını sordum, neden b-beni seviyormuş gibi yaptığını. Benden özür diledi ama ses tonu ve o küçümseyen bakışları öyle söylemiyordu. Bana beni eskiden sevdiğini ama artık duygularının değiştiğini söyledi. Ve gizli olmasının benim istediğimi söyledi. Beni orda tek başıma b-bırakıp gitti. Orda saatlerce ağladım. Bunalıma girdim kimseyle konuşmamaya başladım. Çok geçmeden en yakın arkadaşım benden soğudu. Christe benimle dalga geçip uğraşmaya başlamıştı diğerlerinden daha fazla. Ondan nefret etmeye başladım, onu bir daha görmek istemedim ama şansıma bak şuan aynı üniversitede aynı sınıftayız!" Lena sözünü bitirdi ve elleriyle yüzünü kapatıp ağlamaya devam etti. Adrien duyduklarından sonra Chrisi yumruklamak istedi. Lenaya bir şey söylemeye yeltelendi ama yine bir şey diyemedi, çünkü biliyordu ne dese boştu. Sadece kendini daha kötü hissetmesin diye ona sarılabildi.
O sırada Chris ve arkadaşları tam da Lena ve Adrienın önünden geçti. Chris ikisinin öyle görünce ufak bir kahkahayla atıldı "Aww şu çifte kumrulara bir baksanıza. Adriencık biricik Lenasını teselli ediyormuş. Ah ama sana kötü haberlerim var Adrien. Lena asla eskisi gibi olmayacak... ". Adrien ona nefretle bakıyordu. Son dediğini duyunca kafası yere dönük olan Lena başını kaldırdı ve Chrisle göz göze geldi ve Chris " Çünkü o paramparça" dedi Lenayı yaptığı şeyle daha çok üzmek istermişcesine. Etrafındaki arkadaşları da Chrisi desteklemek için güldüler. Adrien kendine daha fazla hakim olamadı hızla ayağa kalktı. Ona doğru hızlı adımlarla yürüdü ve ona bir yumruk attı. Yumruğun etkisiyle Chris sarsıldı ve kanayan burnunu tuttu. Etrafındakiler gibi Lena da bunu beklemiyordu o da çığlık attı. Her ne kadar bunu hakkettiğini düşünse de.
Ad:"Söylesene bundan keyif mi alıyorsun bir "Kaltak" olmaktan"
Ch:"Boyundan büyük işlere bulaşma Agreste"
Ad:"Ah öyle mi!?!"
Dedi ve üstünlüğü sağlamak için onu sertçe itti. Burnundan soluyordu adeta. Bunu nasıl yapabilmişti Lenaya. Sonra etrafındaki kalabalığı ve hepsinin onları izlediğini fark etti ama umrumda değildi. Yaptıkları affedilemezdi. Chrisin arkadaşları hemen onun yanına gitti. Adrien da ona nefretle bakıp Lenanın yanına geri gitti ve elinden tutarak kalabalığın içinden geçerek gittiler.
...
Adrien Lenayı kampüsün bahçesine, kimsenin olmadığı bir yere, götürmüştü. Hala çok sinirliydi. Bir duvara yaslanıp olayların şokunu atlatmaya çalıştılar. Lena Adrienın onun için yaptığı şeyden çok etkilenmişti ve duygulanmıştı.
Le:"Şey Adrien teşekkür ederim... Yani benim için bunu yapman-"
Ad:"Sadece o pisliğe hakkettiğini verdim, bunun için teşekküre gerek yok"
Adrien ona baktı ve gülümsedi Lena da ona geri gülümsedi. O an Lenanın aklına bir şey takıldı ve Adriena sordu
Le: "Adrien, Chris sana ben gelmeden önce ne demişti!?"
Ad: "İşte senin peşinden koştuğum için seni seviyormuşum falan bir ton saçmalık. İnanabiliyor musun?"
Le: "Peki sen, gerçekten beni seviyor musun? "
Ad: "Ne?! Hayır yani evet, yani evet seni seviyorum ama o anlamda değil anlarsın ya"
Lenanın hala ona şüpheyle baktığını görünce hiç istemese de adeta kalbindeki yangına benzin döktü. Onu hatırlamak onda bu etkiyi yaratıyordu.
Ad: "Ve ayrıca.."
Lena Adrienın ağlamak üzere olduğunu görünce hatırladı.
Le: "Ah doğru afedersin"
Kendini kötü hissetti. Sanki hiç bilmiyormuş gibi bu soruyu sormak hiç de hoş bir davranış değildi. Hatta biraz bencilceydi belki de. Ama o an bu gerçeği unutmuştu. Kısa bir sessizlik oldu sonra Adrien sessizliği bozdu.
Ad: "Gerçekten iyi misin Lena?"
Le: ".. Evet, sanırım şuan öyleyim. Ağlamak ve sonunda birine anlatabilmek iyi geldi"
Ad: "Dur yani sen daha önce bunları birine anlatmadın mı?"
Le: "Hayır demiştim ya ailem bu konuda çok katı ve kimse ilişkimizi bilmiyordu. Birine anlatsam bile inanmazlardı dalga geçerlerdi sadece. Güvenebileceğim tek kişi sensin Adrien"
Adrien ne diyeceğini bilemedi sadece yere bakmakla yetindi.
Ad: "Kimseye anlatamamanın nasıl bir şey olduğunu iyi bilirim, senin dert ortağın olduğum için mutluyum o yüzden"
Le: "Peki neyi anlata-"
Adrien Lenanın sorucağı sorudan rahatsız oldu ve Lena daha cümlesini bitiremeden ayağa kalkıp ordan uzaklaştı.


Eskiden... (Ladynoir) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin