Tilki? (25.Bölüm)

490 40 44
                                    

*geçmişe dönüş*
Adrien kalktığında kendini çok garip hissediyordu. Sanki dün yaşananlar gerçek değilmiş gibiydi. Sanki sadece kötü bir rüyaymış gibiydi. Nasıl hissettiği hakkında bir fikri yoktu. Bir şey hissediyormuş gibi de gelmiyordu. Kalkıp lavaboya yöneldi o sırada Plagg de uyanmıştı. Dün Uğur böceğinin söyledikleri onu da şoke etmişti. Tikkiyle konuşması lazımdı.
Kısa süre sonra Kara kedi olarak mesaisinin başladığını anladı çünkü Plagg akuma saldırı olduğunu söyledi. Kara kedinin aklında büyük bir soru işareti oluştu, Uğur böceği olmadığına göre ne olacaktı?

Ayakta durmaya bile hali yoktu. Kendini bitkin, yorgun ve çökmüş hissediyordu. Akumalıyı gördü neyse ki o kendisini görmemişti. Aniden yanındaki direkten bir ses geldi. Başını çevirdiğinde bunun uğur böceğinin yoyosu olduğunu gördü. Tüm duyguları tam tersinde dönüştü. Kalbinin atışlarını resmen duyabiliyordu. Aklında binbir soru oluşmaya başladı. Uğur böceği yoksa daha gitmemiş miydi? Yoksa dün olanlar gerçekten sadece kötü bir rüyadan mı ibaretti? Çok geçmeden yoyonun sahibi yanında belirdi. İlk seferi olduğu için yoyoyla yolculuk yaptıktan sonra biraz sendelemişti. Kara kedi gelen maskeli kızı süzdü. Aynı Uğur böceğininki gibiydi kostümü ama daha farklıydı. Saçları kahverengiydi ve at kuyruğu vardı. Önünde de saç perçemi vardı. Gözleri aradığı gökyüzü mavisi değildi.

Hayal kırıklığına uğramıştı. Kendini umutlandıran oydu aslında. Elbette Uğur böceği gitmeden önce mucizesi için bir kullanıcı bulmuştu. Yüzünde hiç saklamaya uğraşmadığı huzursuz olmuş ifadesiyle yeni partnerine bakıyordu. Kız tanıdık simasıyla kabalık ettiğini düşünerekten atıldı, "Merhaba ben Rena Bug". Kara kedi tek kelime etmeden ona bakıyordu. Rena Bug şoka uğramış görünen gözlerle karşılaşmayı bekliyordu zaten. Dün Marinette Kara kediyle buluşmasından sonra uzun bir süre ağlamıştı. İkisi için de zor olduğunu o zaman anlamıştı. Kendini tanıtmaya devam etti, "Ben yeni partnerinim Kara kedi tanıştığımıza memnun oldum" dedi şirin bir gülümsemeyle. Hala yanıt alamayınca "Uğur böceği artık yok sanırım sana bunu söylemiştir. O yüzden mucizenin yeni sahibi benim" diye devam etti.
Bu sözler Kara kedinin kalbini daha çok parçaladı. Soğuk bir tavırla "Ben de memnun oldum hadi şu akumalının işini bitirelim" dedi. Rena sanırım ilk defa Kara kediyi bu kadar ruhsuz görüyordu. Biraz endişelendi bu halde akumalıyla savaşabilecek miydi?

Kara kedi çoktan bir duvarın arkasından Animalizer ı gözetlemeye başlamıştı bile. Rena bug da yanına geçip yanı işi yapmaya başladı. Animalizer göründüğü üzere kolundaki tasmayı andıran bileklikte insanlara ateş ediyordu. İsabet ettirdiği insanlar saniyeler içinde hayvanlara dönüşüyordu, genellikle sokak hayvanlarına. Kara kedi Rena bug a döndü ve "U-uğur böceği sana neler yapabileceğini anlatmıştır muhtemelen" dedi. Rena başını olumlu anlamda salladı. "Başta garip gelebilir çatılarda koşup kötülerle savaşmak ama alışacaksındır" dedi kedi aslında içten içe alışacak kadar uzun süre kalmamasını umutladı. Rena ağzından kaçırdı "Merak etme bu ilk kahramanlık deneyimim değil-". Ne dediğinin farkına varınca ağzını kapattı hızlıca. Lanet olsun bunu söylememliydi Marinette kimsenin tanımadığı kahraman olmasının daha iyi olacağını söylemişti.
Kara kedi "Ne demek istiyorsun?" der gibi baktı sonra olayı kavradı. "Rena rouge?" dedi sorgularmışçasına. Rena kaskatı kesildi bu olmamalıydı. Yalvarır bir tavırla "Lütfen senden başkası bilmesin benim Rena Rouge olduğumu" dedi. Kara kedi başıyla onayladı. Az da olsa içi rahatlamıştı. En azından tanıdığu biriydi, daha kolay uyum sağlardı. Ama her o kostümün içinde Rena yı gördüğünde kalbi sıkışıyordu. Şuan tüm duygularını bir kenara bırakması gerekiyordu ama. Bir anda tüm gücüyle Animalizer sopasıyla saldırdı. Sanki tüm sinirini ve üzüntüsünü savuşturuyordu saldırırken. Aklında şu sözler yankılanmaya başladı "B-ben çok üzgünüm kedi". Bu kalbindeki yangının büyümesine neden olurken aynı zamanda sanki akumalıya saldıran o değilmiş çok saldırgan bir şekilde onunla dövüşmesine neden olmuştu. Sanki tüm hıncını çıkarıyordu.

Eskiden... (Ladynoir) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin