Hedef Noktası [BakuDeku]

Görmüyor Musun?

Medyada çok garip bir şey denedim resim yeteneğimin çok iyi olduğunu anlamışsınızdır herhalde :') Neyse ilginç bir bölüm oldu. Önceki bölümü okuyup vote veren herkese kalpler sunuyorum. Nehir kaçarr

----------------

Sadece loş bir ışığın aydınlattığı sokakta duyulan tek ses yeşil saçlı çocuğun zemine değen adımlarının yankısıydı, etrafına şüpheyle bakıyordu ama kimse yok gibi görünüyordu.  Bir süre sonra karşısında yüzü belli olmayan bir silüet belirdi, adımları yavaşladı hatta durmayı bile düşündü ama yapmadı. Devam etti, yollar sanki gittikçe uzuyor gibiydi tehlikede miydi? Bunlar kötüler birliğinin bir planı mıydı? Sonunda adam tam anlamıyla görüş açısına girdi. Kendisininkinden daha açık yeşil saçları vardı, gözleri koyu yeşildi ve sklera tabakası (Şu beyaz yerler işte) kızarmıştı bunu metrelerce öteden bile fark edebilmişti Midoriya, Üstünde soğuk havaya rağmen kolsuz lacivert bir tişörtü vardı. 

"Ah, ben de seni bekliyordum." Dedi hafifçe gülümserken, karşısındaki çocuk korkusunu belli etmemek için savaş verirken onu yanıtlamaya fırsat bulamamıştı.

"Bunun sıradan bir teklif olmadığını biliyor olmalısın... Aksi taktirde koskoca bir ekiple gelmezdin."

Çocuk korkuyla adamın gözlerine baktı bunu nereden anlamıştı ki? Anladıysa çoktan onları etkisiz hale getirmiş miydi?

"Onlar nerede?" 

"Bilmem, sen bilmelisin neden bana soruyorsun ki?" Dedi ilgisiz bir tavırla, gerçekten bu konunun ilgisini çekmediği belliydi.

"Seni buraya neden çağırdığımı merak ediyor olmalısın, korkmana gerek yok şimdilik kimseye zarar vermeyi düşünmüyorum."

"Ama bir kahraman olmamana rağmen neden kendini öyle gösterdin?"

"Aslında böyle bir çabam yoktu, siz zaten kendi kendinize ayağıma geldiniz."

Bunların hepsini planlamış demek ki!  Diye düşündü çocuk, "peki amacın ne?"

"Sana küçük bir teklif sunmaya geldim, birkaç gün sonra tüm kahramanların kaybedeceği bir savaş başlayacak. Eğer onlardan biri olmak istemiyorsan sana bizimle çalışma fırsatı." Sağ elini çevirerek davet edermişçesine ona doğrulttu.

"Unutma, gelip gelmemen bir şeyi değiştirmeyecek. Ne olursa olsun biz kazanacağız ben sadece sana kazanan tarafta olma imkanı veriyorum." diye de ekledi.

Adam ona uzattığı elini geri çekti ve alayla konuştu, "Senin kahraman olmak istediğini ve bu fikri anında reddedeceğini biliyorum aslında... Bu yüzden, eğer benimle gelirsen onların ölümünü erteleyebiliriz." ardından da "bence bu gayet cazip bir teklif."  diye fısıldadı.

"Neden ben?"

"Düşündüğünden daha güçlüsün." 

"Bu kadar mı?" 

"Bilmem, belki fazlası vardır."

"Kazanacağımızı söylemem egomun sebebi değil Izuku, bunu çoktan gördük. Sevdiğin herkesin öldüğü bir senaryoyu zaten yaşadık şimdi senin farklı bir karar vermen her şeyi değiştirebilir."

Midoriya dehşetle Changer'a baktı, ne demek çoktan gördük? Oradan kaçmak istedi, seçiminin kötülerden yana olmasının imkanı yoktu hem bu adam bir kanıt bile göstermemişti, anlattıklarının hepsi külliyen yalan olabilirdi.

"Asla size yardım etmem." 

"Bunun üstüne biraz düşün, ben ya da diğerleri kötü değiller. Bu ayrımı yapmanız ne kadar doğru? Bu dünyada bize belli güçler veriliyor ve kullanımımıza göre, yan etkilerinin verdiği sonuçlara göre birilerini kötü ilan ediyorsunuz. Bizim sadece kötü yanlarımızı görürken kendinizin sadece iyi yanlarını görüyorsunuz. Ve sen de içten içe biliyorsun bunun doğru olduğunu."