Zehra'nın Bakış Açısı
Sabah uyanır uyanmaz yerimde esnedim ve kalkmak için hamle yaptım, ama kalkamadım.
N'oluyoruz be?
Dün Onur'la yatmadım ki! Tembelce kafamı yana çevirdiğimde Uğur'un biraz yanımda biraz üzerimde yattığını gördüm. Gülmemek için dudağımı dişlerken telefonuma uzandım ve Uğur'un hu haldeki fotoğrafını çektim. Birisi intikam mı dedi?
Fotoğrafı başarılı bir şekilde çektim derken, hem flaş patladı hem de çekim sesi yankılandı. Uğur far görmüş tavşan gibi sıçrarken saçı başı iyice dağılmış, gözleri kanlanmıştı.
"Napıyorsun kızım salak mısın manyak mısın kaçta yattım haberin var mi senin niye böyle şeyler yapıyorsun bıraksan da azıcık uyusam ne olurdu laaaan?" hararetle konuşurken bana değil de başka tarafa bakıp ordaymışım gibi konuşmasına bayağı sesli bir kahkaha attım.
"Sus bi be mahalle karısı gibi dır dır dır dır." dedim hala gülerken. "Hem ben burdayım gerizekalı duvarla mı konuşuyorsun?"
"Kızım sen varya, mal ettin beni mal." dedi bana dönerek.
"Zaten öyleydin canım." dedim gülümseyerek. "Hem niye geç yattın ne derdin vardı?"
"Deniz çıkmadı aklımdan."
"Yiih! İyi hatırlattın kalk bir şeyler yiyip ziyaretine gidelim." dedim onu dürtükleyip. O sırada telefonumu ve kameranın açık olduğunu gördü. Kalkacakken omuzlarımdan tutarak durdurdu beni.
"Sen, benim resmimi mi çektin?" dedi tane tane. O böyle şeylere kızardı biraz. Eh buna bir de sabah huysuzluğu eklenince... Kaçsam iyi olacak!
"Yok canım- çeker miyim hiç?" içimdeki gülme isteğini zar zor bastırıyordum. Uğur kırmızı yanaklarıyl telefonuma uzandı. Aklınca fotoğrafı silecekti. Yok ya, bir daha nasıl öyle komik yakalarım ki onu? Geri çekildim ama Uğur telefonu almakta kararlıydı.
"Ver şunu."
"Vermicem." diyip omuz silktim.
"Alırım." dedi sinsice gülüp. Yorganı kendine doğru hışımla çekince tutunacak yerim kalmadı ve tek bir itişiyle yere kapaklandım. Aşağı uzanıp telefonunu almaya çalıştı ama hızla kapıp geriye emekledim. Üzerime düştüğünde hala mücadelesine devam ediyordu.
"Ya. Mal. Sen benim. Videomu. Onur'a atarken iyi ama?!" tüm ağırlığıyla üzerimde olduğu için konuşmak bir hayli zor oluyordu.
"Bak verecek misin kendi rızanla?"
"Vermeyeceğim Uğur." dedim kaşlarımı çatarak.
"Ben alırım o zaman." dedi. Kararlı görünüyordu. Gıdıklamaya başlayınca resmen ben de anırmaya başladım. Kucağıma oturmuş belimi gıdıklıyordu. Ama telefonu elimde öyle sıkı tutmuştum ki vermeye niyetim yoktu. Gülmekten ağlarken Onur hızla kapıyı açtı. Uğur durarak üzerimden hız ve panikle kalkarken ben de ayağa kalktım hemen. Göz yaşlarımı sildim ve üstümü düzelttim. Onur sinirden kıpkırmızı olmuştu.
"Ne yapıyordunuz siz, ha?!" bağırınca bir adım geriledim.
"Düşündüğün gibi deği--"
"O düşündüğün gibi değil, bu düşündüğün gibi değil! Ne düşündüğüm gibi lan o zaman?!" Onur yine bağırarak Uğur'un sözünü kesti.
"Onur, dinler misin?" dedim usulca. Sakinleşmesini istiyordum sadece.
"Ne, ne var?! Neyi dinleyeceğim ya?! Senin için o kadar yol geliyorum ve yaptıklarına bak!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beni İyileştir
Teen FictionKişilik bozukluğu ve zihinsel takıntılı olan Onur, kilometrelerce ötede yaşayan bir kızda hiçkimsede bulmadığı bir şeyi bulabilir mi? Veya her lise son öğrencisi gibi normal bir kız olan Zehra'nın, hayatı rayında giderken tüm dengesi bir çocuk yüzün...