BÖLÜM 12|KORKU

17 0 0
                                    


KORKU
''Beni öldürmesinden korkmadım, size karşı olma düşüncesinden korktum.'' 



Barkın'dan

Saatlerdir salonda turlayıp duruyorduk. Kimsenin aklına bir çözüm yolu gelmiyordu. Ülgen hariç. Onun fikri saatlerdir netti. Formülü Serdar'a vermek...

"Ya yeter işte. Kaç saatimiz kaldı şurada? Ne düşünüyorsunuz hala? Verelim!" Kartal sinirle Ülgen'e baktı.

"Formülü verdik diyelim. Sonra ne olacak düşündün mü hiç? Hayır! Ben düşündüm ama! Benim iyi amaçla yaptığım formül ile dünyaya zarar verecekler Ülgen!"

"Böyle de Efsa'ya zarar verecekler Kartal?"

Kartal derin bir nefes alıp koltuğa oturdu. "Bir çözüm olması lazım. Biz hep bulduk. Şimdi neden bulamıyoruz?"

"Çünkü şuana kadar tüm karşımıza çıkanlar bizi bu kadar iyi tanımıyordu. Ama bu adam farklı. Açık vermiyor!" Cümlemle bakışlar bana döndü. Ülgen biraz durdu ve etrafa bakındı.

"Delireceğim! Yok! Formülü vermekten başka çaremiz yok Kartal!"

"Yeter Ülgen! Yeter! O formülü veremeyiz!"

"Ya sikeceğim arkadaş ne formülmüş ya!" Kartal sinirle ayağa kalktı.

"Sen mantıklı düşünemiyorsun Ülgen! Sen yapamazsın bunu! Sen lidersin!" Ülgen sinirle saçlarını çekti.

"Yardımcısı alıkonulan bir lider!"

"Bugüne kadar yardımcın yoktu Ülgen. O yokken nasıl düşünüyorsan şimdi de öyle düşün." Ülgen sinirle Kartal'a yaklaştı.

"Senin de dediğin gibi Kartal. Bugüne kadar yoktu. Ama artık var. Aynı düşünemiyorsam nedeni budur!" Hızla salondan çıktığında Kartal'da arkasından gideceği sırada onu durdurdum.

"Sen dur Kartal. Ben bakarım." Hızla evden çıktığımda merdivene oturmuş Ülgen'i görünce derin bir nefes aldım. En azından gitmemişti...

"Gittin sandım."

"Nereye gideyim Barkın? Nereye gideceğimi mi biliyorum sanki? Kaldık burada. Ne haber var ne başka bir şey. Delireceğim." Elimi omzuna koyduğumda bakışlarını yere çevirdi.

"Bulacağız. Biliyorsun değil mi?"

"Bilmiyorum. Hiçbir şey bilmiyorum. Plan yapayım diyorum elimde bilgi yok." Evden gelen seslerle elimi Ülgen'in omzundan çektim.

"Ülgen, Barkın! Çabuk gelin!" Hızla merdivenden kalkıp eve girdik. Salonun ortadasında Ahlem öylece duruyordu.

"Ne oldu?"

"Efsa benimle iletişime geçmeye çalışıyor!"  Dehşetle bakarken Ülgen araya girdi. "Sakın konuşma! Yanında adam olabilir. Gizlice iletişim kuruyor olabilir!" Başıyla onayladığında bir şey dinlediği belliydi.

Birkaç saniye öylece bekledik. Ahlem bize bakığ gülümsedi. "Uyandığının farkında değilmiş adam. Gözleri kapalıymış. Yorgun hissediyorum diyor."

"Neredeymiş? Dedi mi bir şey?" Ülgen'in telaşlı sorusuyla bakışlarım tekrar Ahlem'i buldu.

"Gözlerim kapalı olduğu için nereye getirdiklerini görmedim dedi. Ama telefonunun hala cebinde olduğunu hissediyormuş. Yerini bulabilir miyiz böyle?" Sorusuyla Ülgen'e baktım.

Başka Bir BenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin