EV
''Asıl tuhaf olan kendimi evimden uzaklaşıyormuş gibi hissetmem gerekiyordu ama ben şuan evime yola çıkmış gibi hissediyordum''Herkes meraklı gözlerle Ege'ye bakıyordu. Barkın biraz bekledikten sonra gülümsedi. ''Eee?''
Ege sinirle kaşlarını çattı ve Barkın'ın üstüne yürümeye başladı. ''Ne demek ee?''
''Evet izliyordum.'' Bu arada araya giren Fisun olmuştu. ''Sebep?'' Barkın yalandan gülümsedi ve tek kaşını kaldırdı.
''Çok aşığım arkadaşınıza. Hep onun peşindeydim. Annesinin teyzesi falan da yok zaten. Hepsi benim uydurmam. Hatta ve hatta annesinin teyzesinin eşi benden eşi için yardım istemedi. Hepsi benim hayal ürünüm. Amacım da Efsa'yı yakınımda tutup kendime aşık etmek.''
Sonra Arsen'e döndü ve yalandan dudaklarını büzdü. ''Numaramız ortaya çıktı Arsen. Çabuk Ülgen'e haber ver arabayı hazırlasın. Derhal buradan uzaklaşmamız lazım. Giderken Efsa'yı da bayıltıp kaçırmayı unutma ama.'' Dediğiyle gülümsemek istemiştim ama o an Fisun ve Ege'nin ciddiyetini görünce bu isteyim anında beni terketti.
''Sen ne saçmalıyorsun?'' Ege'nin sorusuyla Arsen büyük bir kahkaha attı. ''Ya arkadaşlar ne tuhafsınız. Efsa'nın teyzesinin eşi bizden rica etti. Böyle bir durum var kızdan emin olmamız lazım eşim üzülmesin kontrol eder misiniz dedi. Biz de o nedenle bakmaya geldik.'' Ege tek kaşını kaldırdı.
''Ama sen yoktun orada? Sadece Barkın'ı gördüm.''
''Hayır oradaydım. Görmek istememişsindir. Ne düşündünüz ki?''
''Efsa'yı zorla alıkoyduğunuzu?'' Bu sefer Ege'nin dediğine Arsen ve Barkın aynı anda kahkaha atmıştı. Benimde yüzümde hafif bir gülümseme oluşmuştu.
''Aynen. Bir gün onu tek başına yakaladık. Vurduk kafasına odunu. Kaçırdık ve Ülgen'in evine hapsettik. Sonra da dedik 'bana bak kızım sen bu evde kalacaksın arkadaşlarına bir yalan uydur'. O da hemen 'aa annemin bir teyzesi varmış' diye attı ortaya. Güzel senaryo. Bırak sen psikolojiyi bak.''
Arsen'in anlattıklarıyla yüzümde büyük bir gülümseme oluştu. Her şeyi ironi olarak söylemişti ama neredeyse birebir bunları yaşamıştık. Barkın bana dönüp gözlerini kırptı. ''Gidelim mi yurda?''
''Olur. Fisun'da bizimle gelebilir mi? O da yurda gidecek zaten.'' Barkın başıyla onayladı. Ege ile vedalaştık ve arabaya doğru yürümeye başladık. Fisun'un yüzü çok asıktı. Onun bu haline çok üzülüyordum. Benim için çok endişelendiğini biliyordum.
Kucağımda hareketlenen Güneş'i yere bıraktım ve tasmasını biraz serbest bıraktım. Hızlı adımlarla Ülgen'e koştu ve bacağına tırmanmaya çalıştı. Ülgen kaşlarını çattı.
''Bir mama verdik diye ne yılışıklık?'' Köpeğe mi sinirlenmişti o?
''Senin de onu çok sevdiğini hissetmiştir kardeşim.'' Barkın'ın dediğiyle Arsen büyük bir kahkaha attığında ben ufak bir gülümsemeyle yetinmiştim. Fisun'a baktığımda hala ciddi bir şekilde bizi inceliyordu.
Arsen Güneş'i kucağına aldı ve arka koltuğa oturdu. Peşinen ben ve Fisun'da oturmuştuk. Ülgen sürücü koltuğuna geçtiğinde Barkın'da yanındaki yerini almıştı çoktan. Araba çalıştığında kimseden ses çıkmıyordu.
Arabadaki derin sessizliği bozan Arsen olmuştu. ''Direkt eşyaları alıp çıkabilecek miyiz?''
''Evet, Kartal halletti.'' Barkın'ın cümlesiyle gözlerim irice açıldı. Ülgen'de Barkın'a sinirli bakışlarını göndermişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Başka Bir Ben
Ciencia Ficciónİçinde özel güçlerin bulunduğu bir hikaye... -- "Kim olduğumu bile bilmiyorum. Neden buradayım bilmiyorum. Sizin yanınıza ait değilmiş gibi hissediyorum. Dediğiniz hiçbir şeyi anlamıyorum. Bana başka biri gibi davranıyorsunuz. Yoruldum...'' ''Kendin...