🌙33. Bölüm🌙

70 13 9
                                    

Beeen geldiiiim! Hoşgeldiiiiim!

Yıldıza basıp bölümü okumaya başlayabilirsiniz güzellerim ⭐️💛

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

•Defne'den•
~~~~~~~~~~

"Alo, Defne merhaba ben annenin eşi Kerem. Annen.. Annen iyi değil. Bir kaza geçirdi. Kan lazım sadece senin kanın uyuyormuş.. Annem için kan verir misin?"

Ne diyeceğimi bilemedim. Bana o kadar kötü laf eden kadına yardım etmemi istiyorlardı benden. Ben o kadar içten içe ona nefret ediyorum o kadından desemde sanırım edememişim.. Başaramamışım.. Çünkü bu adamın söylediği şeyi duyduktan sonra içimde bir yerler sızladı.. Sol tarafım kasıldı, nefes alamadım. Bana o kadar şey yapan kadın için üzülüyor muydum bir de! Kendimi aptal gibi hissediyorum!

Karşı taraftaki adam hâlâ daha bir cevap bekliyordu benden. Ne demem gerekiyordu bilmiyordum! Kalbim ve aklım savaş içinde gibiydi! Kalbim 'o da bir insan ona yardım et!' derken aklım 'o kadına başkaları da yardım edebilir salak olma' diyordu! Ben ne yapmalıydım peki? Yapamazdım, olmazdı! Bana çektiren bu kadına yardım etmeyecektim! O bir zamanlar nasıl beni umursamadıysa bende onu umursamayacaktım işte!

"Üzgünüm, Sevda Hanım'a kanımı veremem. Lütfen başka bir yol bulun, iyi günler.." Diyip telefonu adamın yüzüne kapatmıştım. Aynı anda bana bir mesaj geldi. Yine o adamdandı! Resmen kan vermem için yalvarıyordu! Yine reddettikten sonra kalkıp çığrından çıkan evimi temizlemeye başladım.

********

"O kadar aradım seni Defne. Neden hiç birine cevaplamadın! Ne kadar korktum biliyor musun?!" Sesi çok hiddetli geliyordu. Ne olacak canım alt tarafı iç saattir evimi temizlemeye çalışıyordum! Bakamamıştım telefonuma!

"Evimi temizliyordum üzgünüm duymamışım." Demiştim ama Ege'ye yetmemiş gibiydi bu açıklamam.

Tam tamına on dakika önce kapım delicesine çalmaya başlamıştı. Aynı zamanda bir serseri yumrukluyordu da kapımı. Açtığım zaman üstüme atlayan bir Ege beklemiyordum tabii ki de! Sonrasında bayağı bir azarlamıştı beni ki hâlâ daha devam ediyordu azarlaması. Neymiş ger aradığında telefonumu açmam gerekiyormuş yoksa korkuyormuş,başıma bir şey geldiğini düşünüyormuş. Bende kafamı eğmiş bu azarlama zamanının bitmesini bekliyordum ama bitecek gibi değildi!

"Defne! Sen beni dinliyor musun? Eşek mi anırıyor burada! Lütfen bir daha telefonlarını aç!"

"Ay Ege! Amma büyüttün tamam açarım! Temizlik yapıyordum işte! Duymamışım!" Ne ama! Doğruya doğruydu çok normal bir şeydi duymamam öyle değil mi?! Çok büyütmüştü!

"Sana bir şey oldun diye aklım çıktı Defne. Lütfen bir daha böyle korkutma beni.." Kıyamayıp sarılmıştım. Üzülüyordum böyle olunca o. Olmasındı hiç üzülmesin o, ben üzülürüm onun yerine de..

"Tamam söz bir daha her aradığın açıcam.."

"Düşündün mü?" Yine masum masum sormuştu. Açıkçası çok düşünmek için zamanım olmamıştı ama zaten seviyordum neyini düşünecektim ki artık. Sanırım bu gidişle Ege'den beklediğim teklifi ben edicem!

"Düşündüm. Şans verecem sana. Bu şansını iyi kullan Ege.. Sana karşı içim bomboş değil. Sana karşı olan duygularımı bitirme. Dikkatli kullan bu şansını.."

Giderdi Hoşuma~Texting/ TAMAMLANDI ✔️ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin