Ufuk: Geliyoruz
Ufuk: Fazla uzak da değiliz ya 5 dkya ordayız cmdlxödçxöx
Ilgaz: Ben bayıldım gelmeyin
Ufuk: Aynen bunları da Giray yazıyor
Ilgaz: Evet ben Giray
Ufuk: Tamam kapıyı aç Giray apartmandan çıkıyoruz
Ilgaz: BAYILMAK
Heyecanımdan bir ileri bir geri yürüyordum. Ufuk’un bana evlenme teklifi etmesinin üzerinden tam 13 gün geçmişti. Saadet teyze sağ olsun bugün de beni istemeye geliyorlardı.
Ufuk’la bana kalsa birkaç ay sonra isteme olurdu...
“Ilgaz salak salak yürüme, sanki ilk kez göreceksin ha.” diyen Alper’e ters ters baktım. Kızlar gelmişti ama Alper eksik olur muydu hiç Esra’nın peşine takılıp gelmişti.
“Alper bak valla dayağımı yersin.” dediğimde Esra’nın koluna girerek Esra’ya yaklaştı. Başka bir zaman olsa bu haline gülerdim.
Biraz sonra zil sesi duyulunca koşarak kapıya gittim. Abim de arkamdan geldi. Hâlâ evlenmemi istemese de söylediklerinden sonra çok üzüldüğüm için artık laf etmiyordu. Kapıyı açmak için düğmeye bastım. Birkaç dakika sonra dairenin önünde olacaklardı.
Üzerimdeki elbisemin eteğini bilmem kaçıncı kez düzelttim. Ablam ve annem de yanımıza gelmişlerdi. “Çok heyecanlıyım.” diye konuşan ablama baktım. Ablam bu kadar heyecanlıysa ben nasıldım acaba!
Kapı tokmağına vurulduğunu duymamla adeta yerimde sıçradım. “Geldiler.” dedim anneme dönerek. “Aç kapıyı kızım.” Annemin talimatıyla derin bir nefes alıp kapıyı açtım. Kapıyı açmamla Arif Amcayı gördüm. Bunca zamandır arkadaşımın dedesi olan adamı görmek beni heyecanlandırdı.
“Hoş geldiniz.” dedim sessizce. “Hoş bulduk Ilgaz kızım.” derken Arif amca eve girdi. Arkasından Ufuk’un babası ve annesi girdi. Sonra Şermin’le Ufuk’u gördüm. Şermin ağzını açmış gülüyordu.
“N’aber kız gelin?” deyip gülerek eve girdi. Gülemedim. Gülemeyecek kadar stresliydim. Sonra Ufuk içeri girdi. Elindeki çiçekle çikolatayı bana uzandı. Diğerleri çoktan salona gittiği için rahattım. “Hoş geldin.” dedim heyecanla.
“Hoş buldum, bayılmamışsın.” dediğinde gergin de olsam güldüm. “Geldiğini işitince geri ayıldım.” dedim keyifli.
“Bayılana limon ayılana gazoz.” Alper... Alper’e döndüğümde katıla katıla gülüyordu. Komik miydi gerçekten?
“Alper sen de mi buradaydın? Çok mutlu ettin beni.” derken Ufuk Alper’e doğru yürüdü. Alper gülüşünü durdurdu. “Ben kayınçon olarak buradayım. Alper değil Alper abi diyeceksin.” dediğinde güldüm. “Giray’a bile abi demiyorum ben. Tatava yapma yürü.” dedi Ufuk ve onu ittirerek salona doğru yürüdü.
Babamın eksikliğini hissettiğim bir gündü ama ona da demiştim ya babalık sadece cinsiyetle oluşmuyordu. Benim annem de babam da içeride mutlulukla oturan kadındı. Onu üzmemek için kendimi üzmemeliydim.
Heyecanımla birlikte ben de salona gittim. Sessizce boş bir yere oturdum. Kapıya en yakın yere oturmuştum. Ufuk’u görebiliyordum.
Gülümsememi engelleyemedim. Her şey o kadar hızlı ilerliyordu ki inanamıyordum.
Sanki birkaç ay önce Ufuk’a abi diyen ben değilmişim gibi bugün onunla sözlenecektim. Gerçekten inanılmaz bir şeydi.
Büyükler kendi aralarında konuşurlarken Ufuk’un gözleri benim gözlerimi buldu. İkimiz de mutlu görünüyorduk. Ancak benim gerginliğime kıyasla Ufuk çok daha rahat görünüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Birisi | texting
Short StoryBirisi: Özür dilerim Birisi: Sana bunu yapmamalıydım Ufuk: Sakın bana tek mesaj dahi atma. Ufuk: Yoksa kalbini kırarım. Birisi: Beni dinlemiyorsun Birisi: Hiç mi değerim yok senin gözünde? Ufuk: Zerre kadar değerin yok. Sadece Birisi'ydin. Artık o d...