Kafka’nızın mektuplarında sonra biliyorum benim mektubum yavan kalacak. Mazur görün.
Öncelikle size büyük bir teşekkür borcum olduğunu düşünüyorum. Birbirinden güzel mektupların yazılmasına büyük katkı sağladığınız için. Ve tabi o mektupları akıcı bir şekilde dilinize çevirdiğiniz için.
Bugün Kafka’nız 130 yaşında. Size olan duygularıyla birlikte 130 yaşında. Kendinden önce sizi düşünen, mektuplarınızla huzuru yaşayan Kafka’nız.
Kafka’nız dememde sakınca yok, değil mi? Çünkü o sizin Kafka’nızdı benim gözümde hep. Size “Lütfen Milena,sev beni.” diyen biri, sizden başka birine ait olamaz. Olmamalı.
Merak ediyorum Milena. Nasılsınız? İyi misiniz? Hasta değilsinizdir umarım. Franz’ın hastalığınızı duymasını istemem. Siz hasta olduğunuz vakit sizden daha çok endişeleniyor,uykuları sizin hastalığınızla boğuşuyor. Bu durum sizi de onu da yoruyor. Bazen bir insan birini bu denli sevebilir mi diye düşünüyorum. Uykularını biri için feda edebilir mi? Mektuplar dile geliyor o zaman,aşkın kağıtlara dökülmüş hali olarak. Tek isteği yüzünüzü elleri arasına alıp gözlerinizi izlemek isteyen saf bir aşığın kaleminden…
Hayata tutunma çabası bir nevi Franz’ın size olan sevgisi. Sizinleyken hasta değil, sizinleyken mutlu, sizinleyken acıdan uzak. Ama bir yerde de suçlu. Sizinle birlikte geçirdiği zamanlardan sonra girdiği bunalımlar da bunun en büyük kanıtı. O duygu yüklü mektuplar mutluluktan gözlerimi yaşartırken, melankoli ve acının iç içe geçtiği o mektupları okurken ağladım; aşkının bu denli büyük olmasına dayanamadım.
Bu mektup size ulaşacak mı bilemem,belki sizin Franz’a yazdığınız mektuplar gibi yanıp kül olacak. Ama bu mektubu yazmak, o mektuplardan sonra benim için bir görev. Konu Franz ve siz olunca kelimelerim Franz’ın olduğu o koca boşlukta asılı kalıyor. Toparlayamıyorum bir türlü,gelmiyorlar bir araya; siz ve Franz gibi. O mektuplarla yarışamayacak düzeyde acemi olsa da sizin bağışlayıcılığınıza sığınarak yazıyorum.
Candan selamlarımla
Sizin Franz’ınızın okuru.
-LacivertLimon
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Bey'in
Poetry"Küçük bir Beyefendi, düşüncelerini yazarken belki sizde orada olursunuz." Okunacak o kadar sayfa varken hepsini bir güne sığdırma. Sonbahar kapıdayken sıkıldıkça oku.
