"Kıyamet"
Part 5
Diğerleriyle daireye girdiniz ve sandalyeye bağlanmış bir zombi gördünüz, Minho'ydu. "BURADA NE OLDU?" Chan bağırdı.
*Dairede: Sen yokken*
"Koridorda hala zombiler olup olmadığını kontrol edeceğim" diye bağırdı Minho. "Peki tamam!" Felix ve Hyunjin karşılık verdi. Minho kapıyı açtı ve önünde zombi Changbin'i gördü. Minho kapatırken, Changbin koluna uzanıp onu kaşıdı. Minho, Changbin'i itti ve kapıyı çarparak kapadı. "O BENİ ÇİZDİ" Minho dedi "KİM? Hyunjin karşılık verdi, "Changbin" Minho zaten zayıf hissettiğini söyledi. Felix ve Hyunjin, Minho'yu kolunda büyük bir zombi sıyrıkla görmek için hemen odadan çıktılar. "Beni bağla falan" "Neden kolunu kesmiyorsun?" Hyunjin, "Beni öldürür" Minho sinirlendi ve Hyunjin güldü. Felix metal bir sandalye aldı, mutfağa getirdi ve Minho'yu bağladı, sonra sen ve diğerleri içeri girdiniz.
*şimdiki zaman*
Felix, "Minho, zombi Changbin tarafından çizildi ve şimdi bir zombi çünkü Hyunjin'in kolunu kesmesine izin vermedi" dedi. "Vay canına" Jisung cevapladı. Chan, "Pekala Seungmin, aşıyı salgına çevirmek için bir aşı önleyici oluşturmayı planlıyor, umarım işe yarar" dedi Chan. "Öyle olmalı" diye mırıldandı Seungmin. "Yani ... Y / n ... gidebilir miyiz dışarı .. yalnız ? "diye sordu Jisung ve sen gülümsedin ve başını salladın. Jisung ile "y / n..size bir şey sorabilir miyim?" "Evet devam et" "Çoklu ilişki istediğini söylediğinde ... ben düşündüğün biri miydim?" "Aslında ..." dedin, sesin yükselirken .... "evet" aşağıya baktın, "yani ... harika, bilmek güzel" dedi Jisung başını kaşıırken. Sonra aniden Jeongin dairenin içindeki kaotik karmaşadan çıkmak için dışarı çıktı. Yanınızda olduğunu fark ettiğiniz gibi, doğrudan ona doğru giden daha fazla zombi gördünüz. Çığlık attığını fark ettiğinde ve çoğu zombide ... yüksek sesler tarafından tetiklenirler. Jisung seni içeri sokmak için içeri koştu. Sen Jeongin'i kurtarmaya çalışırken. Chan senin çığlıklarını ve ağlamalarını duydu ve sadece senin Jeongin'i yakalamaya çalıştığını görmek için kapıya koştu. Chan'ın aklına iyi ama kötü bir fikir geldi. Kapıdan koridora fırladı ve Jeongin'in önüne atlayarak zombilerin ona saldırmasına izin verdi. Sen orada dururken Jeongin kapıdan koştu, Chan'ın zombiler tarafından ısırılıp tırmalandığını izledi. Dizlerinin üstüne düştün. Ağlıyor ... Merhamet için yalvardın, ama kimse seni duyamadı. Çaresizdin .....
*bir hafta sonra*
Chan'ın ölümünün üzerinden bir hafta geçti. Onu kafandan çıkaramadın. Düşünebileceğin tek şey oydu. Evet, Minho ve Changbin için üzgündün ama Chan daha çok incindi. Tüm gözyaşlarından tükendiğini hissettiğin için ağlayamadın bile. Yani ... sen nerede olursa olsun daha iyi olacağına karar verdin. Ölü. Çatıya çıktın, umudun tüm acılarına ve kederine son vermesi için. Binanın kenarında ayaklarınızı sarkıtarak kenarda oturdunuz. Sonra yüksek bir darbe duydunuz. Çatının kapısıydı. Sadece içini çektin ve aşağıya baktın altınızda yer. "Eğer katilsen ... hemen öldür beni" diye tekrar içini çektin. Sonra aniden tanıdık, yumuşak, sevecen bir ses tonu duydunuz bir şey "Neden sevdiğim birini öldüreyim?" O sesi tanıyacaksın herhangi bir yer..
"C-chan"
______________
Bölüm sonu
Bölüm atmayı unutmuşum kusura bakmayın 🥺
Oylarınızı ve yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen ❤️
